Kenan yüksek taburelerden birine oturmuş önündeki fıstıkları elleriyle eziyor, ardından ağzına atıyordu. Canı çok sıkkındı ve parmakları arasında ezdiği fıstık kabuklarının sesi bile onu iyi hissettirmiyordu.
Mert sırtını sandalyelerden birine yaslamış etrafını çapkın suratıyla süzüyordu. Sonunda Kenan dayanamadı.
"Kadınlara şöyle bakmaktan vazgeç."
Mert, sahte bir şaşkınlıkla ona baktı. "Ben bir erkeğim."
"Merve'ye aşık olduğunu sanıyordum."
Mert'in yüzü karardı. Konuşurken sesi sıkıntılı çıkıyordu.
"Ona açıldığımı biliyorsun."
"Evet benim zorumla. Ona aşık olduğunu bilmeden onu öldürmemden korktun!"
İki erkek birbirlerine ters ters bakıyordu. Sahildeki olayın üzerinden bir hafta geçmişti, ama Kenan Yağmur'la aralarına bir duvar gibi giren uzaklığı hissedebiliyordu. Bazen onu ne kadar çok sevdiğini düşünüyor, onun masumluğu altında ezilip yok olmak istiyordu. Bazense, ona karşı bir uzaklık hissediyordu. Buna engel olmak istiyordu, ama başaramıyordu. Çünkü lanet olası Aslı'yla yaşanan tüm anılar ruhunu sıkıştırıyor, onun bir adım daha atmasına engel oluyordu.
"Ama bildiğin üzere arkadaş gibi takılmak istedi ve bir haftadır böyle takılıyoruz."
"Sende bu durumu başka kızlara takılarak devam ettiriyorsun."
Mert ellerini sertçe masaya dayayıp, gözlerini direkt olarak Kenan'a sabitledi.
"Beni daha fazla zorlama Kenan. Bununla baş etmeye çalışıyorum."
Onun beyninin içindeki karmaşayı görebiliyordu. Ona kızamıyordu; çünkü aynısını o da yaşıyordu.
Ama Mert'in yüzündeki hınzırlığı görünce meraklandı.
"Sarhoşken ondan birkaç öpücük kaptığımı söyleyebilirim." Gözlerini kapadı ve gülümsedi. "Gerçekten sevdiğini öpmenin verdiği zevk o kadar başkaymış ki..."
Kenan kendini tutamadı ve onun şapşallığına güldü.
"Karşılığında ne verdiğini hiç ama hiç merak etmiyorum." deyip önündeki içkisinden hızlı iki yudum aldı.
Mert'in yüzü düşmüştü, ama susmayı tercih etti. Sarhoşken, Merve'ye karşı gelmek zordu..
Kenan, bilgisayardan yükselen müziği gözlerini kapatarak dinlemeye koyuldu. Ruhu ikiye ayrılmış gibiydi. Bir yanda Aslı'nın hayaleti, diğer yanda Yağmur'a olan sevgisi..
Yağmur'u sevdiğini biliyordu. Ona dokunduğunda, onu gördüğünde içinde oluşan o kıvamlı sıcaklığı çok seviyordu. Fakat Aslı'ya dair şeyleri görünce onun aklına düşmesine de engel olamıyordu.
Gerçekten kalbi kime aitti? Kalbi ve aklı ayrı telden çalıyordu ve aklı bazen kalbini çeliyordu. Ve kalp doktoru kendine bile hayrı olmayan bir çapkındı. Gözlerini aralayıp Mert'e baktı. Bakışları bardağındaydı.
"Sence bir insan birini severken, eski sevgilisini de sevdiğini düşünebilir mi?"
Mert onun siyah gözlerine baktı. Onunla bu konuda kaç defa konuştuğunu hatırlamıyordu bile.
"İki ayda çok şey oldu arkadaşım. Aslı'dan ayrıldın ve o tepetaklak olmuş hayatında Yağmur karşına dikiliverdi. Hiçbir şey düşünmene izin vermediler, bir sürü olay oldu. Ve onu sevdin."
Kenan, arkadaşının maviye çalan gözlerine baktı. Haklıydı. Yağmur'u sevmişti.
"Peki neden sürekli aklıma geliyor? Neden tamamen silip atamıyorum, gerçekten anlamıyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN KOKUSU
Romance1.KİTAP ->> AŞKIN KOKUSU 2.KİTAP->> ÇOCUKLUĞUMUN KOKUSU Çocukluğumun Kokusu'nda ki Kerem ve Yekta'nın ailesinin hikayesi... Kerem'in annesi Yağmur ve babası Kenan'ın nasıl bir araya geldiğini okumak istiyorsanız bu hikayeye bu...