Skyler Grey - Words
Dolunay Ünal;
"Asya, sus artık lütfen!" dedim yalvaran bakışlarla Asya'ya bakarak.
"Ama çok tatlı bir çocuk değil mi?" diye sordu dudaklarını büzerek.
"İdare eder." dedim gözlerimi devirerek.
Tam bir haftadır her gün, Rüzgâr'dan bahsediyordu.
"İlk kez bir erkek kankam oluyor ne yapayım?" dediğinde gözlerimi devirmekle yetindim.
"Kaç gün oldu mesaj almayalı?" diye sordu kafasını sıraya koyarak.
"Üç gündür hiç mesaj gelmedi." dedim düşünceli bir şekilde.
"Bekliyor musun?" dedi gülümseyerek. Asya'nın bu çokbilmiş tavırları yok mu resmen işkence.
"Bilmem sanırım bekliyorum ama ben alışığım terk edilmelere." dedim gözlerimi yumup derin bir nefes alarak.
Bu sırada Efdal bir anlık Asya'ya baktı. Bakışları o kadar sert ve soğuktu ki içimin ürperdiğini hissettim. Etrafına yaydığı bu soğuk hava herkesi korkutuyordu.
Kahverengi gözlerinde tehditkâr bir bakış vardı. Resmen ben tehlikeliyim diye haykırıyordu gözleri.
Asya Efdal'ın ona baktığını fark edince afalladı ve hemen önüne döndü.
Eğer bir insan bakışlarıyla birini öldürebilseydi, kesin Efdal baktığı herkesi öldürmüştü.
Sınıfın kapısı çaldığında herkesin dikkatle kapıda kim diye baktılar.
"Dolunay Ünal, dekan seni odasına çağırıyor." dedi sarışın çocuk içeri girerek. Acaba yine ne yaptım?
Öğretmenden izin aldıktan, sonra ayağa kalkıp sınıftan çıktım. Herkes merakla bana bakıyordu. İkinci kata inip dekanın odasının önüne durdum. Ne kadar da tuhaf, dört gündür buraya gelmiyordum.
Kapıyı iki kere tıklattıktan, sonra içeri girdim.
"Geç otur kızım." dedi dekan bana bakarak.
Klasik bir dekandı bizimkisi. Tek fark kömür siyahı saçlarının olmasıydı.
"Bak Dolunay bu sana son uyarım, zaten bu dönem öğretmenler sürekli şikâyet ediyorlar seni. Artık aileni aramak zorundayım." dedi önündeki defterleri karıştırarak ve göz ucuyla bana baktı.
"Yine ne yapmışım?" diye sordum gözlerimi devirerek.
"Dün üniversitenin bahçesinde, sigara içerken görmüşler seni." dedi çatılmış kaşlarıyla bana bakarak ve dosyaları karıştırmayı bırakıp bana baktı.
Şaşkınlıkla dekana baktım. Ben sigara içiyordum doğru, ama üç gündür hiç sigara almamıştım elime. Beni dekana şikâyet eden kimse yalan söylüyordu.
"Murat bey beni kim şikâyet ettiyse yalan söylüyor." dedim sakin bir şekilde.
"O zaman çantanın aranması senin için bir sorun olmaz. Üniversitenin kurallarını biliyorsun." dedi Murat bey bana bakarak.
"Hayır, bir sorun yok arayabilirsiniz." dedim kendimden emin bir şekilde.
Murat bey yine o sarışın çocuğu çağırıp, sınıftan çantamı almasını söyledi. Çocuk çantamı getirdikten sonra içini aradılar tabii ki hiçbir şey bulamadılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bana Görünmeyeni Anlat
Novela Juvenil#Wattys2017 Büyük Buluşlar Kazananı Her gün gizli numaradan alınan mesajlar. Kimse mesajları kimin gönderdiğini bilmiyor. Tanımadığınız biri sizin hakkınızda en çok ne kadar bilgiye sahip olabilir ki? İsimsiz; Tehlikeli sularda yüzüyorsun Dolunay ve...
