#Wattys2017 Büyük Buluşlar Kazananı
Her gün gizli numaradan alınan mesajlar.
Kimse mesajları kimin gönderdiğini bilmiyor.
Tanımadığınız biri sizin hakkınızda en çok ne kadar bilgiye sahip olabilir ki?
İsimsiz;
Tehlikeli sularda yüzüyorsun Dolunay ve...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dolunay Ünal;
Doğruyu mu söylüyordu? Ona gerçekten inanabilir miydim? Sırf beni korumak için neden bu kadar şey yapsın ki? Beni korumasının bir nedeni olmalıydı. Bunun nedenini öğrenmek zorundaydım. Yoksa ondan asla kurtulamazdım.
"İnanmıyor musun ona?" diye sordu Asya sorgulayıcı bir ses tonuyla.
"İnanmaktan başka çarem yok. Ama tek şüphe duyduğum olay ne biliyor musun? Benimle kimin ne derdi olabilir ki? Yani beni ve etrafımdakileri öldürmek isteyecek kadar kim benden nefret edebilir?" diye sordum sırtımı duvara yaslayarak. Ve düşünmeye başladım evet çoğu kişi beni pek sevmezdi ama beni öldürmek isteyecek derecede de benden nefret etmiyorlardı.
Belki de İsimsiz sırf kendini iyi biri gibi göstermek için yalan söylüyordu. Kafam çok karışıktı ve neyin doğru, neyin yalan olduğunu anlayamıyordum.
''Nedense ben İsimsiz'e güveniyorum o bugüne kadar sana aslında hiç kötülük yapmadı ki hatta hep zor zamanlarında sana yardım etti. Kendini saklasa bile onun adamları seni hep kurtardılar. Yücel'in seni kaçırdığı günü hatırlıyorsun değil mi o zaman onun adamları gelmeselerdi belki şu an hayatta bile değildin. Ya da sen vurulduğun zaman yine o olmasaydı ne yapardın acaba? Bence yalan söylemiyor.''
''Asya şu an kafam zaten çok karışık ve sende benim kafamı karıştırıyorsun!''
"Haklı olduğum için kafan karışıyor." dedi ciddi bir şekilde ve kollarını göğsünde birleştirdi.
"Ama senin spor salonunda kapalı kaldığın gün orada adamları olmasına rağmen sana yardım etmedi." dedim aklıma gelen ilk düşünceyi dile getirerek.
"Yanılıyorsun eğer o sana haber vermeseydi nereden haberin olacaktı acaba? Hem ben orada yalnız değildim Efdal'da yanımdaydı." dedi Asya hemen bir cevap bularak "Sen onun sadece kötü yönlerini görüyorsun."
"Asya sen kimin tarafındasın?" dedim nefesimi dışarı üfleyerek.
"Tabii ki bize bir zararı dokunmayan birinin tarafındayım. Şimdi burada Yücel için oturup üzülecek değilim." dedi bir anda öfkelenerek.
"Asya lütfen bu konuyu kapatalım." kafam feci derecede ağrımaya başlamıştı ve Asya'yla daha fazla tartışmak istemiyordum.
Çünkü Asya'yla ne zaman tartışmaya başlasak sonu hiç iyi olmuyordu. Hem o üzülüyordu, hem de ben.
