16. Bölüm "Kuzen harbiden biz çok geri zekalıyız!?"

4.3K 307 17
                                    

Sevgili okuyucularım. Bir önceki bölüm biraz saçma oldu. Bende fark ettim. Neyse lafı uzatmayacağım çünkü bende bölüm üstü yazıları sevmiyorum o yüzden bu bölümü elimden geldiğince güzel yazmaya çalışacağım. İyi okumalar... ♥♥

YAREN'DEN...

Evin kapısından içeri girdiğimizde 'sizin ne işiniz var lan burda?' Bakışlarına maruz kaldık. Kendi öz ailemiz bile böyle tepki verirken diğerleri ne yapsın? Özel şoför bizi havaalanından almıştı. Özel mülke girerken kapıdaki bekçiye bir selam çaktım. En son adamı arkadaşım ölüyor diye kandırmış parti time yapmıştık. Yazık adama şimdi... Cık cık cık... Dedem sevinçle "Kızlarım!" Diye kucak açmış bekliyordu. Hemen dedeme koşup her zaman olduğu gibi bir kokuna ben diğer koluna Zehra girmişti. Tek tek bütün aile üyeleriyle hasret giderdik. Tabi ki de Ceydaya bir tane geçirip İlker abiyle şakalaştık. Onları da böyle seviyor, onlar da bana sevgisini böyle gösteriyordu. Zehra Ceydaya "Sevduğummm!" Diye sarıldı. "Lan? Ne seduğum mi?" Diyip alttan kafasına vurdum Zehranın hafif bir "ah" sesi çıktı sonra otuz iki diş gülümseyerek gönlümü almaya çalıştı.

"Hıh yine aynı Yaren ve Zehra. Ben daha fazla bu manzaraya tanık olmak istemiyorum." Diyip söylene söylene içeri girdi. Hafif esen rüzgar bir anda içimizi ürpertti. "Havalar soğumaya başlıyor. Hadi bizde içeri girmelim." Dedi dedem. Hala ona sarılıydık. Hep beraber içeri girip oturma odasına geçtik. Bize arkası dönük olan koltuğa atlayıp yayıldım. "Ohh be! Evim evim güzel evim..." diyip bir oh çektim. Sonra üstüme düşen bir ağırlık hissettim. Çığlık çığlığa yerimden zıplayıp bana sırıtan Ceyda ve Zehraya baktım.

"Hayvanlar ne yapıyorsunuz lan? Resmen dalaklarım dışarı taşıyordu. Ne biçim yaratıksınız ben anlamıyorum ki! Türk mal derler ya ha işte onun kelime karşılığısınız." Diyip derin bir nefes aldım. Hala bana gülen iki pişmiş kelleyi birbirine vurup "Sevduğunla oyna sen. Git!" Diye trip attım Zehraya. Hızla odama çıkıyordum ki arkadan annem seslendi. "Kızım yemek yiyeceğiz nereye?"

"Üstümüde mi değiştir miyim?" Diye Zehraya biriktirdiğim atarımı anneme boşalttım. Merdivende kapalı telefonumu cebimden çıkarıp açtım. Bir sürü cevapsız arama vardı birkaç tane de mesaj! Hepside Buğradandı. Açacaktım ki telefonu elimden çektiler. "Hangi beyinsiz beni telefonumu al-" babama öylece baka kaldım. "Baba sen miydin? Sen al yaa. Sorun yok Zehra sandım da!" Diye toplamaya çalıştım. Babam kaşlarını kaldırıp "cık!" Yapıp kafasını geriye attı. "Ol...madı... mı?" Diye heceledim korkuyla. Kafasını iki yana salladı. "Olmadı kızım. Olmadı Yaren. Olmadı." Dedi.

"Daaayıııı!" Diye bağırıp babamın sırtına atladı Zehra. Baba Zehrayı zor tutup "Lan eşek sıpası düzgün dursana!" Diye kükredi babam. Zehra hemen korkuyla çekildi kenara. Babam telefonu incelemeye başladı. "Buğra!" Dedi. Dudağını aşağı bükerek. Zehra babamım arkasına geçip nelere girdiğini bana işaret yoluyla anlattı. Galeri derken selfie ceken bizi taklit etti. Rehber derken telefon... Babam arkasına dönünce Zehra eski önceki yerine pıstı ve öksürmeye başladı. Babam Zehraya bakıp aniden kafasına vurdu. Bu babamın sevme şekliydi. İnsan sevdiğini yerden yere çalarmış cümlesinin can bulmuş haliydi. Bu da onu daha özel yapıyordu. Çünkü hem benim ilk kahramanı hem de özelimdi...

"Kim lan bu Buğra?" Diye kükreyen babama baktım. Gözlerimden ateş çıksa şu an yanmıştım. Telefonu tuttuğu eli titriyordu.

"Kim olacak Zehranın sevgilisi işte!" Dedi arkadan sakin bir ses. "İşte şimdi sıçtık." Diyip yüzünü kapattı Zehra. Arkamı dönüp sesin sahibine baktım. "Dedeciğim!" Dedim flash tv dizilerindeki oyuncu edasıyla.

"Niye çok özledim yazıyor o zaman!?" Daha da bağırarak. Ölümcül bakışlarını esirgemeyen babam bu sefer yüzünü kapatmış Zehraya döndü. "Hı?!" Dedi açıklama bekleyerek.

× KUZEN ×Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin