"Konuşabiliriz arkadaşlar yapmayın böyle." Dedim. Bir süre sonra kömür atmaya başladılar. Tabi bizde ayakkabı olmadığı için gittiğimiz yerde sınırlıydı. Ayağım burkulup dengemi kaybettim Onura tutunayım derken ben yere yatıştım Onur da üstüme. Yarenle Buğra 'ooo' yapamaya başladı. Onur kalkıp beni de kaldırdı yerden. Uzattığı elini tuttuğumda hızla beni kendine doğru çekti. Beni kucağına alıp göle attı. Kafamı sudan çıkarıp "Neden yaptın bunu?" Diye bağırdım.
"Bazı şeylerden emin olmak için..."
●●●●
2 gün sonra -Pazartesi-"Dıt... Dıt... Dıt..." çalan alarma elimi vurup kapanmasını sağladım. 2 gün aradan sonra üniversiteye gitmek ahh... Kalmak istemiyordum. Gitmek istemiyordum. Giyinmek istemiyordum. Bugün sadece böylece bir elim yataktan dışarı fırlamış yere değmekte ayağımın biri yorganın içinde biri dışarıda yastıklarım yere düşmüş. Kafam boşta öylece uyumak. Ama olmuyor işte. İlle de okul ille de okul...
"İlle de aşk
ille ille illee
Yani nay ni nay nay
Hadi nay ni nay nay..."Birden aklıma geldi ne yapayım. Of öğretim seni ben... niye okumak zorundayım ki? Bir bitmedi gitti. Ama daha dur birde hukuk okuyorum ben. 6 sene!! Koca 6 sene... off ölüm... Telefonum çalmaya başladı. Kim arıyor sabah sabah? Hemde kalkmayacağım dediğim zaman. Arayan kişinin ismini okumaya çalıştım. "Ommaa ♥♥" korece anne demek. Tabi böyle yazılmıyor. Neyse... Aramayı açıp telefonu hoparlöre aldım.
"Alo! Kızım!? Annem nasılsın? Hiç aramıyorsun! İnsan bir arar. Sorar. Annem ne yapıyor der?" Diye söylenirken Yaren annemin sözünü kesip yatakta uykulu uykulu bağırdı.
"Ya kapayın çenenizi şurada uyuyoruz değil mi ama??!" Diye çemkirip amacı belli olmayan bir yastık fırlattı. Tabi bunu duyan annem evi bassa yeridir. "Kız ben seni arıyorum şurada kızım ne yapıyor merak ediyorum! Sen bana kapa çeneni diyorsun! Bak yolarım gelirsem seni!! Anneyle düzgün konuşacaksın!!"
"Ama anne..."
"Kes!" Diyip kapattı. Kadına bak kapattı. Ben ağzımı bile açmadım kapattı. Yuh ya...
"İyi halt ettin kuzen bravo!!" Diyip alkışlamaya başladım. Hiç kalkmak istemediğim yatağımdan Yarenin yanına zıplayıp üstüne atladım. Bir çığlık atıp yataktan sıçradı. "Hay..." içeri Fatoş Yengem dalınca toparlayıp "van... kuzenim benim yavaş annem.!" Diyip yüzümü avuçlarının içine alıp tüm gücüyle sıktı ve ben yanaklarımı hissetmezken Fatoş Yengem niye geldi onu algılamaya çalışıyordum. Çenemdeki kemikler bükülmüş gibi ağrıyordu. Elini çekince inlemeye başladım.
"Anne!" Dedi Yaren yatakta toparlanırken. Fatoş Yenge öylece etrafa bakıp Nur Yerlitaş gibi 'bu ne biçim oda?!' Bakışları atıyordu.
"Sizin eve gelmeye niyetiniz yok herhalde?" Dedi bizi derin derin süzerken. Yarenle birbirimize bakıp kafa salladık. "Kızım orası sizin eviniz! Daha fazla kalmayın buralarda akıl çıkıyor." Dedi acılı gözlerle.
"Dedem evlilikten vaz geçti mi?"
"Ayrı eve çıkabilecek miyiz?"
"Yaren Buğra ile olacak mı?"
"Zehra istediği kişiyle evlenecek Buğra da bana kalacak mı?" Dedi Yaren. Ardı arkası kesilmeyecek sorulara elini 'tamam' anlamına gelen bir işaret yaptı. Biz ikimiz susup Yengeme baktık. "Ben bunları bilemem ama Buğra kim?" Diye bağırdı sonunda. Yaren kocaman gözlerle yengeme bakıp "Buğra kim?" Diye tekrar edip bana baktı.
"Kim Buğra?" Dedim bende. Fatoş Yenge bize ölümcül bakışlarını atıp kapıdan ayrılıp yanımıza yaklaştı. "Şimdi senin evleneceğin çocuk Yareni seviyor Yarende o çocuğu. Bu çocuğun adı Buğra! Tamam onu anladım ama senin sevdiğin çocuk kim peki?" Diyip bana döndü.
![](https://img.wattpad.com/cover/43574849-288-k831048.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
× KUZEN ×
HumorAşkların içinden çıkmaya çalışırken ihanete de uğraşmayı unutmayan iki kuzen... Öyle saçma sapan olaylar yüzünden başları derte giriyor. Sizin bile hayret edeceğiniz komedi karışık aşk ve dram gibi olayların bir şekilde buluşması. ♥♥♥ "Ananas kafa...