25. Bölüm "Kız isteme!"

4.7K 259 26
                                    

YAREN'DEN...

Sabaha karşı kaçta uyuduğumuzu bilmiyorum. Hatta saat kaçta sızdığımızı... Dün gece Buğra ile girmiştik yeni yıla ve arkadaşları da unutmayalım. Bütün yıl birlikte olacağız demek ki!! Ay şimdiden kalp krizi sebebi. Ben ne ara kaptırdım kendimi bu çocuğa? Galiba ben uyurken... Gözlerimi açtığımda Buğra ile dipdibe bukdum kendimi. Allahım ne tatlı uyuyor öyle. İnsan olduğunu bilmesem melek derdim o kadar masum ve tatlış uyuyordu. Ellerini belime sarmış sıkı sıkı sanki gidecekmişim gibi... Saçları ile oynamaya başladım. Dağınık saçları aaayyy... yanaklarını sıktım. Ayağımdan birşey çekince panikle sıçradım. Ayağıma sarılmış salyaları aka aka uyuyan Batuhana baktım. Tipi istemsiz gülmeme neden oldu. "Allahım ya..." diye söyleyip sağa tarafa baktım.

Lan?! Ohaa... Yalçın ile Onur sarmaş dolaş yatıyorlardı yerde. O değilde şimdi fark ettim. Biz niye yerde yatıyoruz?! Dün gece hakkında en ufak bildiğim şey Buğranın saat tam 12 olduğunda beni öptüğü idi. Allahım yaa hiçbir şey hatırlamıyorum. Sola döndüğümde Dorukla arkadaşları vardı. Ayakları birbirine karışmış birbirlerine sokulmuştu. Kimse uyanmasın diye sadece sırıttım. Çok aşırı komik duruyorlardı bunlar yaa...

Bu arada Zehra nerede?! Ayağa kalkıp salonda bir göz gezdirdim. Nerde şimdi bu kız? Allah bilir o nerede sızdı kaldı?! Tuvalet bile olabilir. Söz konusu Zehra ise her yer olabilir. Bu soğukta bahçede bile olabilir. Valla beklerim kuzenimden. Evi gezmeye başladım. Amma da büyük ev. Kayıp oldum diyebilirim. Yukarı ya çıkmadım bile siz düşünün artık. Salona geri geldiğimde Zehrayı mutfaktan çıkarken gördüm. Elinde su bardağıyla rahat rahat dolaşıyordu.

"Zehra!" Diyip el salladım. Bana dönüp baktı.

"Günaydın!!" Dedi sevinçle. Zehraya garipser bir bakış atıp "Sen niye bu kadar mutlusun?! Sen en son uyandıktan sonra mutlu olduğunda İlker abim babannesigile kalmaya gidecekti. Hayırdır?!" Derin bir nefes alıp bana sırıttı. "Noldu lan?! Korkutma beni?!" Elimi alnına koydum ateşi var mı diye kontrol amaçlı. Elimi ittirip ofladı.

"Yok bir şey! Hem uyumadım ki ben! Siz uyuyup kaldınız bende oturdum. Azıcık Onuru izlemiş olabilir. Birazda Yalçını..." son cümlesini çok kısık sesle söylemişti.

"Efendim?!"

"Iııı... boşver."

"Zehraa!" 

"Sen sen..." diyip suyundan bir yudum aldı. "Ver azcık da ben için. Bitirmişsin bile hayvan!" Diyip elinden bardağı alıp içinde kalan az miktardaki suyu içtim.

"Kuzi ne buldum?!" Diyip beni mutfağa çekti.

"Yine ne buldun?! Niye karıştırıyorsun sen elalemin mutfağını?!" Ben takmayıp dolabın en tepesine çıktı. Bir kutu alıp geri indi. "Ne lan bu?!" Dedim merakla.

"Çok seveceğiniz bir şey Yaren hanım. Açtıktan sonra iyi ki karıştırmışsın diyeceksin." Diyip kaşlarını kaldırıp indirdi. Kapağı açtığında birde ne göreyim. "Küp şeker..." diye çığlık attım.

"İnsanları uyandır da yiyemeyelim küp şekerleri. Sus!" Elini hemşire gibi ağzına götürdü. Ağzıma görünmez bir fermuar çektim. Tezgaha oturup yemeye başladık.

"Oraya çıkmak nereden aklına geldi?!"

"Bilmem öyle sıkıntıdan çıktım karıştırdım. Veee sonuç." Diyip küp şekeri ağzına attı.

× KUZEN ×Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin