4. Bölüm & DEFOL &

6.3K 780 57
                                    



Mesaja cevap vermemistim ama icim sizlamisti ismini okuyunca yazmayi bile cok ozlemistim, belki bugun okulda karsilasirdik, Kim bilir...

Okulun onune geldigimde sessizce sinifa dogru yol aldim, gozlerim onu aradi bi an biliyorum yanlisti ama kim kalbine soz gecirebilirdi ki...

Her neyse Ali'nin sinifi bir alt kattaydi zaten gormemek icin hizli adimlarla sinifima yurumeye basladim. Iki gundur kose bucak kaciyordum... Neyden mi ? Herseyden... Kalabaliklardan, nese dolu kahkahalardan, hayallerimden, en kotusude kalbimin sesinden kaciyordum... Mecburdum.. Hic bir cikar yol sunmayan bir hayat vardi karsimda kacmayacaktim da ne yapacaktim...

Duygularima hakim olabilseydim aslinda hersey daha cekilebilir daha kolay olacakti... Ama ne yazikki! Gonul ferman dinlemiyodu.. O'nu ilk gördüğüm andaki o his anlatilamayacak kadar guzel ve aciydi.. Aci olmasinin sebebi benim hislerimin karşılıklı oldugunu sanmamdi...

Bu aciya alismam gerektigini cok iyi biliyordum... Cunku alisamadigim her dakika kalbime cakilan civilerin sayisini arttiriyordum... Izdirabin diger yuzuydu sanki... Tarifi olmayan bi aciydi bu.. Icten ta derinden insani yiyip bitiren birseydi... Yasamayan anlamazdi...

"Unutmaliyim evet" dedigim 2836492647 inci andi suan ama beynimin bunu algılayamadigi apacik ortadaydi degil mi? Hayatin bana sunmus oldugu iki secenekten birisydi unutmak... Alismak ve unutmak arasinda bocalarken hala O'nu dusundugume inanamiyordum... Bu kadar trajikomik bi durumdaydim iste!!! Ama suan tek bildigim bir sey varsa oda alismak unutmaktan daha kolaydi...

Dusuncelerimden guclukle siyrildim ve sinifin pencresinden bahcedeki farkli hayatlari izlemeye koyuldum... Herkes kendi halinde, kimi guluyordu arkadaslariyla, kimi kulakligin yaptigi bir arkadaslikla bankda oturuyordu yanliz... Ben ise acaba aralarinda benim gibi aciz bir hayat yasayan birileri varmi diye merak ediyordum...

Sanmam!!! Bu sadece bana ozeldi ben oyle dusunuyordum ve yanilmadigimi anladim... Bu tezimi kanitlayan aci gercek suan karsimda bana gulumsuyordu... Tam suan gorduklerim yuzunden gozlerimin oyulmasini diledim... Allah'im! Bu olamaz!!! Olamazdi degil mi? Şaka olmaliydi.. şaka olmasini istedim ama korkutucu derecede gercekti.. Tam karsimda Ali'nin sarisin bir kiza sıkıca sarildigini goruyordum... Yavas yavas gozlerimin bugulanmaya basladigini hissettim... Kalbime sayamayacagim kadar civi ayni anda saplanmisti sanki..

Ve o anda Ali'nin kafasini kaldirip oldugum yere baktigini gördüm.. gozlerini gozlerime sabitledi ve acimasizca gozlerimin derinliklerinde kendini bir kere daha öldürürken dudaklari yukari dogru kivrildi... O an sol gozumden asagi bi damla yuvarlanip ozgurlugunu ilan etti...

Aci gercek beynimde cinlamaya basladi Ali beni aldatmismiydi yoksa... "Hayir, bu olamaz nolur!!! Hayir" Bu kadar sey cok fazlaydi.. Ayaklarimin beni artik tasiyamayacagini hissettim, biraz sendeledim elimin altindaki mermere sıkıca tutundum...

Gözlerimi bu igrenc manzaradan zorlukla cekebildim... Kelimenin tam anlamiyla 1bosluktaydim suan.. Bunu bana nasil yapabildi, bunlarin hangi birini haketmistim ki ben...

Sirama zorluklada olsa oturdum belirli bir noktaya sabitlemistim gozlerimi hala soktaydim... Sonra Betul'un yanima geldigini farkettim ona hic birsey farkettirmemeye calistim...

Son ders ziline kadar zaman can yakici derecede yavas gecmisti... Zil caldiginda cantami toparladm ve okuldan ciktim... Ruhum cekilmis gibiydi, beynim durmus gibiydi...

Eve vardigimda hic birsey dusunemez haldeydim.. artk kendimi tutamamis ve butun gözyaşlarımin yastigimi islatmasina izin vermistim... Bir zaman sonra rahatlayip kendime geldim elimi yuzumu yikadiktan sonra biraz daha iyiydim... Bu olanlari dusunmemeye calistim yoksa bunyem bunlari kaldiramayabilirdi...

Notebookumu alip blog sayfami actim belki birseyler yazbilirsem rahatlardim... Ama gordugum mesajla butun pozitif dusuncelerim yerle bir oldu... "Allah askina bu cocugun derdi neydi? Ne yapmaya calisiyordu, akliyla buyuk bir sıkıntısı oldugu kesindi"...

Mesajinda tam olarak sunlar yaziyordu:

" Su toz pembe siirlerindeki inanilmaz acilardan biraz banada bahsetsene, bende agliyim biraz"

Gercekten bunca olayin ustune olayin ustune birde bu mesaj butun sabrimi tuketmisti... Cevap olarak

"Sen kimsin ya! Kendini Kral falan mi saniyosun, kim veriyo bu hakki sana, sen benim yazilarimla dalga gecemezsin kör cahil"!!!

yazip yolladim, hak etmisti ama. Sasirdim hemen cevap gelmisti..

"Uuuu cok korktum Kibir Kraliçesi ne olur beni cezalandir :))"

Bu ne vurdumduymazlikti boyle hemen ellerim klavyeye gitti...

"Hangi kafadasin hic bir fikrim yok ama benim acilarim seni hic mi hic ilgilendirmez Ukala Golge Bey!"...

Cevabini beklemeden sinirle notebooku kapattim, boyle seylerle ugrasicak vaktim yoktu benim... Sanirim biraz uyumak iyi gelecekti...

Yuksek bir sesle kapinin duvara vurulma sesi yankilandi odada.. korku icinde ne oldugunu anlamadan yataktan sicradim... Daha ne olduğunu anlayamadan Halam bagirmaya basladi avaz avaz...

" Hala ne oldu, neden bagiriyorsun? " diye sordum.

" Cabuk pılını pırtını topla dofol bu evden!!! Seni artik bu evde cekecek degilim"

diye hiddetle bagirdi yuzume dogru...

Bu sozlerin ustune adeta oldugum yere cakildim enistem ise benim gece gec vakitte bi yere gitmememi sabah gitmemi söyleyip duruyordu ama ben coktan eşyalarımi toplamaya baslamistim cantami taktim koluma paltomu alip o sinirle attim kendimi sokaga...

Gidecek yer dusunmeye vaktim bile olmamisti ne yapacaktim simdi... Karanlik sokakta yurumeye basladim... Nereye gidecektim hic bir fikrim yok hele de yanima aldigim uc kurus parayla.. Birden kolumu sert bir sekilde kavrayan elle dusuncelerimden hizla ayrildim... Butun vucudumu korku ve panik ele gecirmisken kolumu tutan kisiye baktigimdaysa bu duygulara bir ucuncusu daha eklendi... ..Şaşkınlık..

" Ali "



Selamun aleykum umarim bolumu begenerek okursunuz :) Allaha emanet olun..

LABİRENT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin