Bölüm Şarkıs; Aysel YAKUPOĞLU- Gün gelirMültimedya; Eymen
Gür sesi salonda yankilanırken heybetli vücudu ve öfkeden kararan gozleri ile etrafa tehlike sinyalleri yayiyordu.. Yanlış birsey yapiyormus gibi hisse kapilip panikledim.. Koltuktan destek alip ayaga kalkip ona dogru ilerledigimde;
" Sakin ol, sade- "
" Sus! " diye ezici bir tonda gozlerime bakarak tıslayinca oldugum yerde kalakaldim..
" Beni dinler misin, lut- "
" Kes sesini! " diye yuzume bagirinca titredim.. İçimden birsey koptu gitti sanki.. Gozlerim aninda dolarken sadece bos gozlerle ofkeden kızarmış olan suratina baktim.. Neden boyleydi?
" Sana bu iti yaninda gormeyecegim dedim! Senin evinde, bu koltukta ne isi var lan! Beni delirtmek mi istiyorsun sen! "
Pimi çekilmiş bir bomba gibi salonun ortasinda dururken Delfin ve Elifin de hareketsiz bir sekilde bizi izlediklerini gordum.. Ne tepki vermem gerektigini bile bilmiyordum.. Sozleriyle Oguzun arkamda ki varligini hatirlarken kafami ona dogru cevirip goz ucuyla baktim.. Tepkisiz bir sekilde yüzüme bakıyordu..
Kafamı çevirmeye kalmadan Eymenin " bu şerefsizi ben gebertmekten mutluluk duyarim" sözünü işittigimde çoktan Oguzu yattığı yerden kaldırıp yumrugu yüzüne geçirdi.. çıglık atıp ellerimi agzima kapattıgımda Oguzun güçsüz bedeni ve acıdan buruşmuş olan suratına şaşkınlık içerisinde bakakaldım..
Yakalarını daha da sıkıp gozlerinde ki öfkeyi akıtmak ister gibi tükürürcesine konustu. " Seni parçalara ayırmam gerek. Çünkü O küçük beynin basmiyor! Kemiklerini ellerine verecegim, kendine canta yaparsın"
Bu canice kelimeler bir zehir gibi agzindan dökülünce kan beynime sıçradı adeta.. Onu bu hale getiren kendisiydi üstelik, şimdide parcalarina ayırmaktan bahsediyordu.. Nasil boyle igrenç birisine dönebilmişti.. Icimdeki öfke damarlarıma hücum ederken tum gücüm ile bagırdım..
" Yeter! Tamam mi? YETER! " ikiside şokla gözlerini yuzume çevirdi.. Bunu beklemedikleri kesindi..
Hızlı adımlarla yanlarina yaklasip ofkeden uyusmus olan ellerimi kaldirip Eymenin sert kollarını Oguzun yakalarindan çekiştirerek ayırdim..
"Çek ellerini" deyip ofkeden kizardigina emin oldugum gözlerimi Eymene diktim..
" Artık yeter! Seni tanıyamıyorum. " Acaba hic tanımış mıydın diye bir ses yankılandi beynimde.. O ses haklı olabilirdi..
Eymenin sert cehresi kaskati kesilmis ve gözleri ne oldugunu anlamaya çalışır bir sekilde suratimi tariyordu..
Oguzun uzerinden kalkip bir adım geriledi ve tam gozlerimin icine duygusuz birsekilde bakmaya başladi. Ama umrumda bile degildi. Hic bir şey şuan umrumda degildi, boyle davranmaya hakki yoktu..
" Bana onu koruyorsun " dedi hayret icinde.. Sesinde ki yakınmayı hissetmistim.. Herkese tehditler savuruyor, dövüyor, istedigi herşeyi yapıyor ve benim onu korudugumu mu düsünüyordu? Bu kadar bencillik beni aşardı...
" Sana inanamiyorum.. Şuan gercekten bunu mu düsünüyorsun? " kaşlarımı olabildigince çattım, sinir kat sayım iyice tavan yapmıştı.
"Neredeyse bir insani olduruyordun. Nasil bu kadar ileri gittin ya nasıl? Aklım almıyor.. " dedim sesimi biraz daha yükseltirken..
Yüzünde ki ifade değişirken "neyden bahsediyorsun? "dedi ve duraksadi çenesi seyiriyordu " Ne öldürmesi?"
"Birde anlamamazliktan geliyorsun? " sesimdeki alayı aldıgında kaşlarını çatıp bir adım yaklaşıp gözlerimi öfkesiyle esir aldı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LABİRENT
SpiritualRuveyda! Mavi gözlerinin ardına sakladığı acılar ve yüzüne yerleştirdiği sahte gulumsemesi ile hayatını sürdürmeye çalışan kırılgan bir kalp.. Umutlarını bağladığı kişilerden aldığı darbeler ile hayata küsen gözler.. Kime güveneceğini şaşıran yorulm...