16. Bölüm & BONİTOCU &

4.2K 331 61
                                    

Selamun aleykum canlar :) Oncelikle Mubarek ramazan bayramimizi en icten dileklerim ile kutlarim, sizlerle daha nice Bayramlara insallah :)

Bu bolum bayrama ozel cok uzun heyecanli oldu, umarim bu bolumu begenerek okursunuz :)

Lutfen yorum yapmayi unutmayin, bizi yorumlariniz motove ediyor...


Simdi labirent zamani :)

*_*_*_*_*_*_*_*

"Bu cocuk surprizlerle kafayi bozmus ben sana diyeyim, baksana sana surprizler yapip duruyor. Eve kutu gondermekte ne boyle? Kesinlikle hastaneye kapatılmalı.. " elindeki ekmege reçel sürerken oldukca dusunceli gozukuyordu. Benimde Delfinden farkli olduğum söylenemezdi dogrusu..

   " O bir cocuktan baska birsey degil, kendine yeni oyuncak ariyor ama o kesinlikle ben olmayacagim.. " tedirginlik gercekten insani yiyip bitirebiliyordu okula her gidisimde bunu yaşamak kadar can sıkıcı bir olay olamazdi.. Oğuz denen şu cocukla ugrasirken birde Eymen şoku keçileri kacirmama ramak bırakıyordu...

    
O şoku yaşadığım gunden sonra kesinlikle yuzune dahi bakmama karari almıştım.. Gerekirse yolumu degistirecektim ama onu gormeyecektim.. Bu dusuncemin sacmaliginin farkindaydim, dersime giren bir ogretmenden nekadar zaman kaçabilirdim ki? Çok sinir bozucu bir durumdu..

  
Delfinin bıçağı masaya vurmasiyla  birden irkildim.. " Hey sana diyorum! daldin gittin yine uzaklara " gozlerindeki sinsi pırıltılar yüzüne yayilirken " yoksa birileri Eymenimi dusunuyormus, doğru söyle derste bakışmıyorsunuz dimi? " sinirli olmaya çalışırken kendini gulmemek için zor tutuyor beni ise çileden çikariyordu..

   
Eymeni düşündüğüm dogruydu.. Tabiki Delfinin kastettigi seyden cok daha uzak dusuncelerdi bunlar..

Olayin ustunden gecen dort gün sure zarfinda dersinde ne yapacagimi dusunurken aksine hicbirsey yokmus gibi hareket etmesi beni hem rahatlatmis ayni zamandada germisti..

   
   Rahat olmamin sebebi açıktı.. Derste farkli bir davranisini gordugum an dersine girmemekte kararliydim.. Ama bu onun tam tersini yapiyor ufak bir bakışını bile yakalamiyordum..

   Konusacagimizi soylediginde hem butun sinirimi ona kusmak hemde suratindaki ifadeleri gormek istemistim.. Icime attigim acilari elbet birgun yuzune vuracaktim.. Ne yasadigimi cok iyi biliyordum.. Oda gorecekti tum bunlari..

   Tum bunlari dusunurken benimle tekrardan gorusecek olmasi derinlerde biryerlere sinyaller yollarken hemen kendimi kontrol altina aliyordum.. Mantigim herseyi perdeliyor sacma sapan dusuncelerden siyriliyordum aninda..

    Kızgın bakislarimi Delfine yollarken.. "Saçmalama Allah aşkına Delfin! Derste bir kere bile bana baktığını gormedim, ne bakışması? " masadakileri buzdolabına yerlestirirken bir yandanda bayan çenebaza laf yetistirmeye çalışıyordum..

     " Yaa demek her hareketini izliyorsun.. Demek bu kadar bakmasini istiyorsun he.. " bu sozlerden sonra birde goz kirpmasi yokmuydu. Katil olacaktim gercekten..

"Ahh acaba isimlerinizi birlestirsem nasil birsey cikar ortaya diye dusundum ve 'RuvEymen' cikti ortaya, tipki supermen gibi sizde ruveymen'siniz" diyip kahkaha atmaya basladiginda,

 
Yüzüm artik nasil şekil aldiysa korkudan jet hiziyla salona dogru kosmaya basladi..

Guzel sakız olmustum agzina.. Kac gunden beri laflariyla beni sinir krizlerine sokuyor sonrada arsizca siritiyordu.. Bense butun gun çatık kaşlarimla ona laf yetiştiriyordum..

 
" Delfin! Seni cok kötü yapicam, kaçacak delik ara kendine! " diye bağırıp salona dogru koşmaya başladığımda koltuğun uzerine çıkmış, elindeki yastigi kendine siper etmis bir adet Delfinle karşılaşmistim..

LABİRENT Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin