Selamun aleykum can dostlar...
Bol yorumlu ve umarim begeneceginiz bir bolum olur :)Iyi okumalar
*****
"Kimmiş bu ağırlanması gereken mühim kisi bakayım?"
Sesin geldigi yone dogru kafalarimiz donerken gelen kişinin Serkan olması yine bir kavganın daha habercisi olacağından bakışlarımı Delfinin suratına çevirdim.. Tam da tahmin ettigim gibi ofke ile Serkana bakıyor tabiri caizse gozleriyle milyon kez parcalayip kurtlara meze yapıyor gibi gözüküyordu şuan..
" Oğuzun sag kolu olmaniza ragmen her seyden bi haber gibisiniz Serkan Bey, bar bar gezdiginiz icindir sanırım ya da watsappta sürekli çevrimiçi olmanızdandır."
" Gözunuz hep uzerimde anlasilan yoksa benim neler yaptigimi boyle pat pat sayabilecek çok az kişi tanıyorum.."
Ikisinin rutin tartişmalarina abarti ile göz bayarken artık birbirlerini sevdiklerini anlamalari icin ne yapmam gerektigini bilmiyordum. Okuldan bu yana sürekli kedi kopek gibi kavga edip birbirlerini merak etmeden gormeden yapamadiklari bir gun bile oldugundan supheliydim.. Ama bu kavgaların bir gün bitip birbirlerine açılacaklari gunun de cok uzak olmadigindan emindim..
Gözlerim gülüsen kosusturan yanlız takılan yemek yiyen insanlarda tek tek oyalanırken buradaki ilk iş günüm geldi aklima.. Nasıl da korkuyor ve bu koskoca mimarlik sirketinin çetin savaşlarina dayanabilecegime inanamiyordum.. Ama gelin görün ki şuan burada Oguza en yakın mevki de asistanlık gorevini yurutuyordum.. Tabiiki buralara gelmek hic kolay olmamisti..
Delfinle Amerikaya tasindigimiz zamanlarda benden bir seyi gizlediğinin farkindaydim, bunu yavaştan seziyordum ama bir şey de sormuyordum.. Başta ben yeni bir ulke yeni bir sehir de yasayacak olmanin endisesini uzerimde tasirken o hep mutluydu ve her şeyin yoluna gireceğini burada çok rahat edeceğimizi söyleyip duruyordu.. Kafamda bir sürü sorular dönüp dururken sonra öğrendim ki Serkan aracılığıyla Oğuzla hep gorusuyormus ve şirkete baslamam icin her sey onceden planlanmis.. Ön yargılarım ile Delfine savaş açsam da aslında ne kadar da saçma şeyler düşünüp kendimi üzdüğümü sonradan farketmiştim..
O zamanlar icinde oldugum psikolojik durumun icinden cikmama yardim eden kisiler Delfin ve Oguzdu.. Evet! Inanilmasi zor bir durumdu ama Oğuz Amerikaya geldigim ilk andan beri hem bir patron olarak hem de bir arkadaş olarak bana çok destek oldu..
Onunla evlendigim ilk gunden itibaren gormedigim Oğuz gercekten sasilacak sekilde degismisti.. Ne o eski serseri tavirlari vardi ne de o lakayıt konuşmaları, sanki otuz yaşında bir adamın olgunluguna sahip olmustu.. Babasının yardımları ile şirketin basina gecse de sonradan kendi uğraşları ile Amerikanın sayılı şirketleri arasina girebilmeyi başarmıştı.. Kabul etmeliydim ki o gercekten cesur zeki ve başarılı bir adam olmuştu.. Bir zamanlar Oğuzu bir kaşık su da boğabilecek olan Delfin bile onu her seferinde takdir ederken benim takdir etmemem garip olurdu oyle degil mi?
Burada mutluydum, mutlu olmamam için hic bir sebep yoktu.. Evet, her şeyi bu kadar çabuk atlatmiş gibi gozukebilirdim, insanlar 'bu kız ne kadar da güleç ve pozitif' diyebilirlerdi evet hakkımda bunları düşünebilirlerdi.. Öyle de olmaya çalışıyordum.. Her geçen gün kendimi yeni bir güne hazırlıyor her şeyin daha da güzel olacagini kendime hatirlatarak insanlar ile iliskilerimi guclendirip kendimi işime veriyordum..
Ama..
Aması zihnimin bir yerleri hala onunla doluydu.. Sakladigim hatta kilidini okyanusun derinliklerine yolladigim hatiralar pesimi birakmiyordu.. Ilk zamanlar oyle zordu ki geceleri uyku da bile agliyordum, sabahları bir ruh gibi etrafta gezip duruyordum.. Buna bir dur demem gerektigini anladigim zaman ve cevrem de bana destegini sagladigi zaman o ve yaşattıklari eskisi gibi beni etkilemiyordu artik.. Sanırim alisiyordum.. Zihnim daha rahat bedenim daha huzurluydu, artik yeni bir hayatim yeni bir duzenim vardi..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LABİRENT
SpiritualRuveyda! Mavi gözlerinin ardına sakladığı acılar ve yüzüne yerleştirdiği sahte gulumsemesi ile hayatını sürdürmeye çalışan kırılgan bir kalp.. Umutlarını bağladığı kişilerden aldığı darbeler ile hayata küsen gözler.. Kime güveneceğini şaşıran yorulm...