Yeni odamda oturup buraya alışabilmek adına planlar yapıyordum.
Daha doğrusu planlarım buradan kaçmak adınaydı.
Ama sorun şu ki, buradan henüz kaçamazdım.
Tate beni bir ay sonra öldürmeyi planlıyordu, o zamana kadar onun planlarına sadık olmalıydım.
Bu sayede onu, kaçmayacağıma ikna edebilirdim.
Ve en sonunda da arkama bile bakmadan kaçabilirim.
İşte mükemmel düşüncem bu, tek sorun buradan kaçmak çok büyük bir sorun.
Odada tek bir pencere var ve onda da demir parmaklıklar takılı.
Parmalıkları sökmeliyim.
Ama bunu yapabileceğim bir aletim yok, bu yüzden sivri uçlu bir şeyler bulmalıyım.
Parmaklıklar kaynak şeklinde yapılmadığından sökmem pek zamanımı almayacak.
Pencere zaten küçük olduğu için korkuluklarını fazla sağlam yapmamışlar. Bu benim avantajıma.
Bir ay içinde korkulukları sökmeli ve buradan çıkıp gitmeliydim.
O süreçte de Tate hakkında bilmek istediğim her şeyi öğrenmeliydim.
Bu sayede, eğer ki beni tekrar yakalarsa o zaman ona karşı kullanacağım şeyler olmalı.
Kapının kilidi açıldığında pencerenin önünden çekilmiştim.
"Yiyecek bir şeyler getirdim sana" dedi Tate ve kahvaltılıklarımı önüme koydu. Genelde tabakta çatal bıçak olmuyor, her zamanki gibi yoktu.
"Teşekkür ederim" dedim ve yere çöküp getirdiklerini yemeğe başladım.
"Bu sefer itiraz etmedin, şaşırdım doğrusu"
"Acıktım. Ve itiraz etmenin işe yaramadığını anladım."
Yemeği ağzıma tıkarken aynı anda da Tate'i süzüyordum.
"Banyo yapmam gerek. bir haftayı aşkın süredir yıkanmıyorum ve üstümdeki kıyafetlerde kokmak üzere"
"Bir ay sonra öleceksin, banyo olayı kafana takman gereken son şey olmalı" dedi Tate tıslarcasına.
"Pislikten ölmeme mi istiyorsun? Ayrıca banyo yapmak istiyorum, bu durum çok can sıkıcı."
"Banyo yapmayacaksın"
"Benden bu derece korkuyor musun? Alt tarafı yıkanacağım. Merak etme seni şampuan ile öldürmeye kalkmam"
Tate ciddiyetle bana bakmaya devam ediyordu.
"Çok konuşuyorsun, çok konuşanları sevmem"
"Bende banyo yapmadan oturmayı sevmem. Banyo yapmama izin verirsen susarım. Bence adil bir anlaşma."
Tate derin bir nefes alıp odanın kapısına yöneldi.
"Yemeğini yedikten sonra yıkanman için on dakika zaman vereceğim sana. Bence yeterince adil bir anlaşma bu"
Odadan çıktığında onun taklidini yapıp kendi kendime gülmüştüm, ne yapayım en büyük eğlencem Tate.
Tepsideki her şeyi silip süpürdükten sonra odanın kapısına yöneldim ve birkaç kez sertçe kapıya vurdum
"Hey yemeğimi bitirdim, şimdi duş almak istiyorum"
Bir ses gelmeyince beklemeye karar verdim ama yine ses yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Run From Me (Tate-Malia)
FanfictionBir efsane... Bir rivayet... Bir lanet... Ve bunun için var olmuş iki kişi... Biri acımasız, gözü dönmüş ve hiçbir şeyden mutlu olmayan... Diğeri ise mutlu olmayı en çok isteyen... Birinin mutluluğu diğerinin mutsuzluğu demek... Peki ya onlar için m...