Nice Plan

715 63 106
                                    

Arabayı büyükçe bir müstakil evin önüne park ettiğinde arabadan hızla çıkmıştım.

Matt bizi kapıda bekliyordu ve beni gördüğü anda yüzünde kocaman bir gülümseme oluşmuştu.

"Malia, iyi gözüküyorsun. Tate sana son derece iyi bakmış anlaşılan"

"Senin uyarından sonra"

Tate yanımıza gelip bizi takmayarak kapıdan içeri giriş yapmıştı. Biz de Matt ile arkasından onu takip ettik.

"Cidden sonunda bende kalmaya karar verdiniz. Tate'e bunu defalarca kez söylemiştim ama kabul etmemişti."

"Birkaç güne gideceğiz Matt, hemen heveslenme"

"Birkaç gün olur, bir hafta olur, bir ay olur... Bana fark etmez bunlar."

"Kalacağımız odaları göster, sonra bende üstümdeki şu pislikten kurtulmak için duş alayım."

"Yalnız..." dedi Matt duraksayarak. "Toplam iki oda var, birisi zaten benim. Diğerinde hanginiz kalacak?"

"Ben kalırım. Malia'yı da bodruma kilitleriz."

"Yok öyle bir dünya" dedim sinirlice.

"Odada Malia kalsın, Tate sende salonda yatarsın artık."

"Tamam öyle olsun, odanın anahtarını bana ver yeter."

Matt yüzüne keskin bir ifade yerleştirip "Odaların anahtarı yok" demişti.

"Benle dalga geçiyorsun değil mi?"

"Üzgünüm Tate, daha önce hiç adam kaçırıp evimde saklamadım."

"Bu kız camın pervazını söküp evden kaçtı, olayın boyutunu sen düşün Matt."

İkisi bir süre birbirlerine diklenircesine baktılar.

"Tamam şöyle yapalım, evde kelepçe var mı?"

Matt göz devirip "Tabi ki de var " dediğinde şaşkınca ona bakmıştım.

"Neden evinde kelepçe var? Ya da bekle, bunun cevabını duymak istediğime emin değilim."

"Malia'yı kaçmaması için kelepçeleriz."

Matt ile aynı anda "Ne?" diye bağırmıştık.

"Kelepçe filan yok Tate, bunu aklından çıkar."

"Aynen Matt'e katılıyorum, kelepçe yok"

Tate sinirle burnundan soluyordu resmen.

"O zaman Malia ile aynı odada kalacağım, başka da bir önerim yok."

Matt sanki bunu bekliyormuşçasına saniyelik bir gülümseme atmıştı bana, ama hemen kendini toparlamıştı.

"Tamam o zaman, ben sizin odanızı hazırlıyım" dedi Matt. Gitmek için hazırlandığı sıra Tate'e doğru eğildi.

"Kelepçeleri verebilirim, tabi başka bir şey için kullanacaksan"

Tate onu yavaşça itip kendinden uzaklaştırdığında beni bir gülme tutmuştu.

"Ben duş alacağım, Malia'yı gözünün önünden ayırma gözünü oyarım senin."

Tate yanımızdan ayrılırken Matt onun taklidini yapıyordu.

"Gel hadi Malia, odayı düzenleyelim biz."

Ondan izin alıp lavaboda elimdeki kanları yıkadım, ardından birlikte odaya çıktık.

"Matt, patronun kim olduğunu biliyor musun?" dediğimde Matt'ın yüz ifadesi değişmişti.

"Kimse kim olduğunu bilmiyor, Tate yıllardır onu arıyor ama bir türlü bulamadı. Ama patron her defasında Tate'i eliyle koymuş gibi bulabiliyor ve bu durum Tate'i çileden çıkarıyor."

Run From Me (Tate-Malia)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin