Bölümde +18 sahne var, normalde yazmam bilirsiniz ama hikaye sonu yaklaşıyor ve sanırım ilk ve son kez açık sahne yazdım. Rahatsız olacak varsa diye buraya uyarı yazıyorum. O kısım geldiğinde isteyen atlayabilir.
Tate'in dayısı iki gün sonra tekrar gelmişti ama bu sefer Tate kendinden bahsetmedi. Tate zaten uzun süre kendinden bahsetmeyi sevmez.
Dayısı kendinden ve ailesinden bahsetti, Tate ile olan bazı anılarını filan anlattı ve Tate sanırım bir şeylere ikna olmaya başladı.
Adam ona kimliğini bile gösterdi ikna olması için.
Sonuç olarak Tate dayısının telefon numarasını filan aldı, tatile gideceğimizi söyledi ve bir dahaki görüşme için haberleşiriz dedi.
Şimdi ise çanta hazırlıyoruz, hala tatile gideceğimize inanamıyordum.
"Adam sana kimliğini mi gösterdi?" Dedi Matt şaşkınca. "Vay be, seni cidden ikna etmek istiyor."
"Kimliği de iyice inceledim, sahte değildi kesinlikle."
"Sahte kimlikten anlar mısın?"
"Sahte kimlik kullanıyorum Malia, gerçek kimliğimi kullanıp insanlara ben buradayım mı diyeyim? Gerçi patrondan kaçarken hiç işime yaramadı çünkü içerde ajanı vardı." Bunu derken Matt'e bakmıştı.
"Yaa tatile gidiyoruz, harika değil mi?" Matt konuyu değiştirmeye çalışmıştı. Tate ona sinirle baktığında yutkundu.
"Tamam hadi vur yüzüme, hatta kafama da vur. Beni pencereden at, ağzıma sıç. İstediğin her şeyi yap karşı koyan en adi şerefsizdir."
"Kes tamam, dramaya bağlama şimdi. Malia senin de hazırlıkların bitti mi?"
"Bitmek üzere, Matt odadan çıkarsa iç çamaşırı kısmına geçeceğim."
"Benden mi çekiniyorsun ayol." Dediğinde kahkaha atacaktım.
"Matt çık dışarı." Tate emredercesine konuştuğunda Matt "aman be tamam" Diyerek odadan çıkmıştı.
Ben de ayaklanıp iç çamaşırı çekmeceme yöneldim.
"Hangilerini aldığını bana da göster." Tate bunu yatağa uzanırken söylemişti.
"Gittiğimiz zaman görürsün işte."
Ayaklanıp yanıma geldi ve arkadan belime sarıldı.
"Şu sözün, unutmadın umarım."
"Hayır unutmadım."
"Güzel, şunu da al." Elini çekmeceye attığında eline vurmuştum.
"İşime karışma."
"Bana böyle agresif şeyler yapma."
"Sen yapınca sorun yok ama."
Dudaklarını hafifçe boynuma değdirdi.
"Hala o konuda mısın sen? Zaten o konu hakkında konuştum."
"Yine de bazı şeyler konuşunca geçmiyor biliyorsun değil mi?"
"Ne yapayım? Ne istiyorsun?"
"Bir daha yapmamanı istiyorum, bu bence büyük bir şey değil."
"Sinirlendiğim zaman gözüm dönüyor."
"Bu bir bahane değil." Dediğimde beni kendine çevirmişti.
"Bahane aramıyorum." Yüzümü elleri arasına aldı. "Beni böyle kabul edemez misin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Run From Me (Tate-Malia)
FanfictionBir efsane... Bir rivayet... Bir lanet... Ve bunun için var olmuş iki kişi... Biri acımasız, gözü dönmüş ve hiçbir şeyden mutlu olmayan... Diğeri ise mutlu olmayı en çok isteyen... Birinin mutluluğu diğerinin mutsuzluğu demek... Peki ya onlar için m...