Birkaç saatlik uykudan sonra dinlenmemiş bir halde uyanmıştım.
Tate'in taktığı kelepçe bileklerimi sıkıyordu ve canım yanmaya başlamıştı.
Üşüyordum, dün gece ıslanmıştım ve büyük ihtimal hasta olacaktım.
Halsizdim, gözlerim yanıyordu.
"Tate..."
Sesim bile çıkmıyordu.
"Tate... açlıktan ölüyorum"
Ses yoktu.
"Tate lütfen..."
Birkaç dakika geçmeden Tate kapıdan içeri girmişti, elinde de yiyecek bir şeyler vardı.
"Sonunda gelebildin" dediğimde gülmüştü.
"Kötü gözüküyorsun, acıktın demek"
Karşıma oturup elindeki sandivici yemeye başladığında amacını anlamıştım.
"Tamam anlıyorum, bana bu şekilde acı çektirmek istiyorsun. Devam et, bu anların zevkini çıkar."
Tate yerinden kalkıp yanıma yaklaştığında duruşumu dikleştirmiştim.
Ona karşı güçsüz gözükmek istemiyordum.
Elindeki sandvicin yarısını koparıp elime tutuşturduktan sonra tekrar yanımdan uzaklaşıp karşıma oturdu.
"Ye şunu, sonra ölürsün filan. Beni uğraştırma."
"Ölmemi istememen gururumu okşadı."
Elime tutuşturduğu yarım sandvici güçlükle yemeye başladım.
"Tate bu kelepçeler fazla sıkıyor."
"Sence umrumda mı?"
"Bence olmalı, bu nedenden ötürü ölmemi istemezsin" dediğimde gülmüştü.
"Senin ölümün bu kadar acısız olmayacak, hemen heveslenme."
Yarım sandvicin son yudumunu da ağzıma atıp gözlerimi Tate'e diktim.
"Bu altı ayın sonunda da beni öldüremeyeceksin Tate, buna adım gibi eminim"
Tate alayla gülüp ayağa kalktı ve yanıma doğru geldi.
"Bu altı ayı iple çekeceğim"
"Dikkat et de o altı ay elinde patlamasın"
Yanıma eğilip yüzümü elleri arasına aldığında acıdan ötürü dişlerimi sıkmıştım.
"Eğer konuşmaya devam edersen dilini keseceğim. Seni öldüremiyor olabilirim ama diline ihtiyacım yok değil mi? En azından kafamı dinlerim."
Bunu dediğinde dilimi dışarı çıkarıp ona gösterdim.
"Bu tatlı şeyi nasıl kesebilirsin ki?" dedim alayla. Beni sertçe bırakıp ayağa kalktı.
"Konuşmaya devam edersen sonuçlarına katlanmak zorunda kalırsın."
Mahzenden ayrıldıktan sonra kendimi geriye verip soğuk duvara yaslandım.
Bu altı ayda ben ne yapacağım peki?
---
Elimde bileklerimi sıkan kelepçe canımı daha da yakıyordu.
Vücudumun titrediğini hissedebiliyordum. Islandığım için büyük ihtimal hasta olacaktım.
Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama hava kararmaya başlamıştı bile.
Kapının açıldığını duyduğumda tüm dikkatini o yöne çevirmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Run From Me (Tate-Malia)
FanfictionBir efsane... Bir rivayet... Bir lanet... Ve bunun için var olmuş iki kişi... Biri acımasız, gözü dönmüş ve hiçbir şeyden mutlu olmayan... Diğeri ise mutlu olmayı en çok isteyen... Birinin mutluluğu diğerinin mutsuzluğu demek... Peki ya onlar için m...