Saçı örgülü olan Moğol yüzünden uyuyamamıştım bütün gece.
Abar Noyan'ın iki yıldır beni rüyasında gördüğünü söylemişti. Bu sözleri bütün gece kafamı kemirmiş beni uyutmamıştı. Bu odada öylece oturamazdım. Bir şeyler yapmam gerekiyordu.
Bu gece gelen Moğola'da güvenemezdim. Belki de benimle dalga geçiyordu. Bu yüzden bu işin doğruluğunu kendim öğrenmeliydim.
Dar koridordan Abar'a doğru yürürken bedenim korkudan titriyordu.
Abar Noyan belki de benimle oyun oynuyordu. Oyunu bitince beni ve kardeşlerimi öldürecekti. Böyle bir niyeti varsa eğer, Abar'ın oyunu bitmeden buradan kaçmalıydım.
Önümde yürüyen cılız Moğol'a Abar'ı görmek istediğimi söyleyince ikiletmeden beni ona götürmeyi kabul etti.
Her ne kadar korksam ve o Moğol komutanı görmek istemesem bile bunu yapmak zorundaydım.
Dar koridorun ortasında durduk. Sağımızda ahşap büyük bir kapı vardı.
Cılız Moğol;
"Noyan'ın misafirleri var içerde. Biraz bekle. Ben uygun vakitte senin geldiğini söyleyeceğim." dedi ve ahşap kapıdan içeri girdi.
İçeri girerken büyük ahşap kapıyı aralık bıraktı. Bende bunu fırsat bilerek sessiz bir şekilde kapıya yöneldim. Uzaktan gelen sesleri dinlerken aralık kalan kapıdan içeriyi görmeye çalışıyordum.
Abar'ın sesiydi bu;
"Kız daha çok küçük. 14 yaşında. Büyümesini beklemeliyim."
Bir sofrada iki kişi ile birlikte oturuyordu. Gümüş tepsi üzerinde buradan seçemediğim yiyecekler vardı.
Tam karşımda oturan Abar, sağında oturan kel Moğol'a söylemişti son cümlesini. Kel Moğol ise obada cesetleri soyan Moğol'un ta kendisiydi. Tiksintiyle baktım ona.
Solunda oturan adam konuştu bu sefer;
"Onun bu kız olduğuna emin misiniz Abar Noyan?" dedi.
Görünüşü ve konuşması Moğollardan farklıydı bu konuşan adamın.
Bir şaman gibi giyinmişti. Şaman olmalıydı ama asla bir Moğol değildi.
Gözleri onunda çekikti Moğollar gibi ama bir Moğol ve Türk arasında ki farkı anlayabilirdim.
Abar'ın soluna oturmuş bu şaman bir Türk'tü.
"Eminim. Beni şaşırtan tek şey yaşı oldu. Rüyalarımda ki kız on sekiz yaşlarındaydı. Ama bu kız on dört yaşında. Yine de eminim, yüzleri tıpa tıp aynı. İki yıldır ezbere bildiğim bir yüzü karıştırmış olamam."
Demek ki rüya doğruydu. Akşam gelen Moğol'un uydurmuş olacağını düşünmüştüm ben.
Kel Moğol çekingen bir tavırla;
"Bir planınız vardı. Moğol ordusunun başına geçmek için. İmparator olmak istiyordunuz. Bu kızı o plan için mi kullanacaksınız Noyan?"
"İyi dinle beni Bartu. Moğol ordusunun başında Cengiz Han'ın oğlu Ögeday Han var. Planım Ögeday'ın koynuna bir kız sokmaktı. Bu kız ilerde gebe kalacaktı. Erkek doğurdu takdirde diğer varislerini ortadan kaldırıp tahta o oğlanın geçmesini sağlayacaktım.
Bu iş için uygun kızı bulduktan sonra bunları yapmak benim için çok basitti. Yaşı küçük olan bu oğlana ben yardım edecektim devlet işlerinde. Vakti geldiğinde o küçük oğlanı da babası gibi ortadan kaldıracak, Moğol ordusuna ben hükmedecektim. Hak ettiğim her şeyi alacaktım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAYBARS Düşüş (DÜZENLEMEDE)
Fiksi SejarahSonumuz hikayemizin başladığı yerdi. Yaşlı kadın bana biraz daha yaklaşarak bu seferde; "Mısır'ın ve Suriye'nin en güzel sultanı, kraliçesi" demişti. Artık onu duymazlıktan gelmeye dayanamayarak başımı onun olduğu tarafa çevirmiş, insanın içine işl...