BİZ RAKİBİZ SİZE

204 67 2
                                    

Multi:Arabalarımızzz😉😉😉😉

"Elis eve gitmek istemiyorum" "Off Erva. Her zaman olan şeyler. Alış artık." Erva yürümeyi kesip arkamda kalınca sabır dileyip Erva'ya döndüm. "Çok memnunsun sanki sen. Kızım hizmetçi gibi 'Şunu yap Erva, Şunu getir Elis, Kanalı deiştir...' Falan falan. Yaaa Elis" Erva'nın yanına gidip kolumu omzuna attım "Başka seçenek yok Erva. Malesef. Hem aynı şeyi bizde yapıyoruz." Erva oflayıp ayaklarını sürüye sürüye yürümeye başladı.

Gruptan birine bişey olduysa en ufak şey de dahil evdeki herkes o ne isterse yapmak zorunda gibi bişeydi. Ve bunun acısını en iyi Mete ve Bora çıkarıyodu. Tuvalet hariç diğer bütün işlerini biz yapıyoduk. Yedirmesi, içirmesi, yatırması hatta kanal deiştirmek bile bizim görevimizdi. Eminimki şuan Aras kaçmak için bizi bekliyodu.

Evin kapısına geldiğimizde Erva bana dönüp "Hala vaktimiz var Elis. Bence hiç girmiyelim." Hain bi gülüşle kapıyı açtığımda kapının önünde Selma abla ile burun buruna geldim. Tam azımı açmış bi şey dicektimki elini dudağına bastırıp susmamı söyledi. Arkasını dönüp parmak uçlarında salona girdi. Erva bana 'Noluyo' bakışları attığında. Dudaklarımı büzüp Selma ablanın arkasından salona girdim.

Gördüğüm manzarayla ne kadar gülmek istesemde Erva bir elini benim azıma bir elinide kendi azına bastırıp gülmemi engelledi. Aras Mete'nin ayaklarını bi leğene koymuş yıkıyodu. Ama asıl komik tarafı ise Aras yaptığı işe o kadar odaklanmıştı ki yüz ifadesi kahkahaya değerdi. Erva ile aynı anda tlf çıkartık resim çektiğimizde patlayan flaş ile bi küfür savurdum. Aras bize döndüğünde sanki yeni gelmiş gibi Erva ile elimizi kaldırıp "Selam beyler. Gününüz nasıldı." Aras bi bize bi de elimizdeki tlf baktığında Erva ile itişe kakışa merdivenleri çıkıp odama girdim. Erva'da kendi odasına girdiğinde Aras'ın "Bittiniz kızım siz. Şimdi eğlenin ben sizi 1 saat sonra görcem.

Odamın kapısını kilitleyip banyoya girdim. Hala kanlı eşyalar lavobada ve yerdeydi. Elime aldığım poşete hepsini koyduktan sonra aynaya bakışlarımı çevirdim. Bu gün o olaydan sonra okulda bazıları imrenircesine bazıları da düşman edasıyla bana bakıyodu. Rüzgar ve Demir'i ise bi daha hiç görmedik. Ekin ise 2 . Ders tenefüsünde beni ve Erva'yı süzmekle geçirmişti. Sonra onuda bi daha görmemiştim. Derin bi nefes alıp dirseklerimi lovabaya dayadım. Başım ellerime yaslı bi şekilde gözlerimi kapattım. Dün akşam ki olay aklımın karanlık köşesinde sanki bu anı bekliyomuş gibi karanlıkta parladı. Gözlerimi açıp elimi yüzümü yıkadım. Düne ait bütün duygu ve düşüncemi zihnimin en derin yerinde ki odaya kilitleyip anahtarını zihnimin uçsuz bucaksız boşluğuna fırlattım.

Kısa bi duştan sonra üzerime siyah tayt ve üzerinde kuru kafa baskısı olan erkek reyonundan aldığım gri tişörtü giydim. Yatağa kendimi sırt üstü attım. Ellerimi başımın altında birleştirip gözlerimi yumdum. Öyle bi oyun içinde sıkışıp kalmıştık ki oyunun bitmesi için her kesin ölmesi gerekiyodu. İyi veya kötü yoktu. Herkes kötüydü. Herkes bi şeylerin peşindeydi, bi gayesi vardı. Benim tek hedefim intikam alıp içimdeki sesleri susturmaktı. Gözlerimi kapattığımda kendime, kardeşlerime verdiğim bi tane bile tutulmamış söz kalmasını istemiyodum. Yorulmuştum ve kendime verdiğim en büyük söz herşeyin sonunda nolursa olsun bi kişiyi bile feda etmeden ELİS GÜNEY'İN HERKES İÇİN KENDİNİ FEDA ETMESİYDİ.. . Ve ben bu güne kadar her sözümü tutmuştum.

Kapımın çalınmasıyla yataktan doğrulup kapıyı açtım. Aras omzunu duvara yaslamış yamuk bi gülüşle"Hadi Elis Mete bey seni bekliyo. " gözlerimi kısıp Aras'a sert bi bakış attım" Hainsin ikiz. " " Sorma yaa. Bunu bana gizlice resmimi çeken ikizim mi söylüyo.? " Aras meydan okurcasına bana baktığında omzumla omzuna vurarak odadan çıkıp aşşağı indim...

GEÇMİŞİN KARANLIĞI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin