3. Ders sonu başımı sıraya koyup yanımda dizlerini masayaya yaslamış telefonuyla uğraşan Erva'ya bakıyodum. Tahminimce oyun oynuyodu. Kaşlarını çatıp bir müddet bu şekilde telefonuna baktıktan sonra küçük bi çığlık atıp "Bu oyun böyle oynanır öğrenin" dedi. Uzaylı görmüş köylü anarmalliğiyle ona bakarken sınıfta oturan bi kaç kişide Erva'ya baktı. Erva umursamadan telefonuna kulaklığını takıp gözlerini kapattı.
Ben hala ona bakarken sınıfa Rüzgar ve Demir hararetli bi konuşma eşliğinde girdiler. Herkes onlara baktığında başımı elime yaslayıp Erva'ya imalı bi tonda "Sevgilin geldi." Dedim. Erva kulaklığından dolayı beni duymamış olcak ki bi tepki vermedi. Demir ve Rüzgar bizim çaprazımızda ki en arka sıraya oturduklarında bende gözlerimi kapattım. Demir'in konuşma ortasında 12 f'den Tuna Veli diyip bize göz ucuyla baktığında Erva'yı dürttüm. Kulağında ki kulaklığı çıkarıp bana döndüğünde sınıfa Ender girdi.
Elleri cepte sınıfa bi bakış attıkta sonra Erva'da durdu. Hafif tebessüm edip bizim sıraya doğru geldiğinde Erva'da ayaklanıp Ender'e doğru ilerledi. Demir susup Erva ve Ender'e bakarken. Ender Demir'e göz ucuyla bakıp sinir bozucu bi şekilde güldü. "Erva dans için bi gelsene bi konu hakkında konuşmamız lazım." Erva bana döndüğünde Ender "Elis'in gelmesine gerek yok. Ama yine de gelmek isterse gelsin." Ben daha azımı açmadan Demir'in sesi sınıfta yankılandı "O senle hiç bi yere gelmiyo Ender." Ender Erva'yı es geçip "Niyeymiş o?" Erva'da Demir'e dönüp "Haa evet. Neden gidemicekmişim.?" "Ben öyle istiyorumda ondan." Erva kaşlarını şaşkınlıkla kaldırıp Demir'e baktığında Ender "Sen kim olduğunu zannediyosunda Erva'nın üstünde hakimiyetlik kuruyosun." Demir umursamaz bi tavırla "Sevgilisi." Dediğinde. Erva Enderi geçip Demir'in yanına gitti. Masaya ellerini koyup öne doğru eğildi.
"Bana bak sevgili mevgili noluyoruz lan. O gün de Mete'ye sevgiliyiz dedin. Deddin ne oğlum senin." Demir Erva'nın yüzüne bile bakmayınca Erva sinirle elini masaya vurup Ender'i de kolundan tutarak kapıya yöneldi. Demir bi hışımla ayağa kalkıp Erva'yı bileğinden tutup kendine çekti. Ender Demir'e bi adım yaklaşmasıyla suratına yumruk yemesi bir oldu. "Ulan şerefsiz puşt. Bi daha SEVGİLİME yaklaşırsan gebertirim seni." Diyerek Erva ile beraber sınıftan çıktılar. Sevgilim kelimesinin üstüne özellikle bastırmıştı.
Ender yerden kalkıp sınıftan çıkmasıyla içeri Derin ve Rüya girdi. Derin bana bakıp hemen yanıma gelip boş olan yere oturdu. "Karşı grubumuzsunuz Eyvallah. Normalde asla karşı grupla konuşmam. Ama siz... Aman neyse şey dicektim abimle Erva'yı gördüm el ele. Söyle Erva'ya o çocuğu adam edene kadar süründürsün. Abim o kıza yakmış abayı." Derin bi solukla konuştuğunda hala dediklerini idrak etmekle meşguldüm. "Derin Demir ve Erva sevgili deil. Olamazlarda. Sadece saçma bi oyun. Boş yere ümitlenme." Derin göz devirip sıradan kalktı. Kalkmadan öncede "Bends zeki sanmıştım. Farkında deillermi bunların birbirine olan bakışlarından.." Derin sinirle sınıfatan çıktığında Rüya'da peşine çıktı.
Saçma hayallar kutmaya gerek yoktu. İkiside birbirine aşık olsalar yinede beraber olmazlardı. Erva yapmazdı. Bu kazığı bize atmazdı...
Sıramdan kalkıp eşyalarımı topladım. Bu günlük okul bitmişti benim için. Sınıftan çıktığımda koridora bi bakış attım. Bi çok grup beraber gülüp eğleniyodu. Okuldan çıkıp arka bahçeye yöneldim. Ön kapıda güvenlik vardı ve benim izin kağıdım falanda yoktu. Arka bahçe duvarını dönmemle Ekin'nin bi çocuğun yakasından tutup sarsmasını görmemle duvara yaslanıp olanları izlemeye başladım. Ekin'in arkasında iki kişi daha vardı. Bunlar bu gün yanımıza Ekinle gelen çocuklardı.
"Bana bak eğer bi şey söylersen bitiririm olum seni." "Ekin o kızlar beni arıyo. Bide kardeşlerimi abilerimi ne var. Senden önce onlar öldürcek beni." "Nasıl erkeksin lan sen. İki kızdan mı korkuyosun." Karşıda ki çocuk bi şey demediğinde Ekin yakasını bırakıp "Bana bak oşay kapanana kadar okula gelmiyosun. İzin konusunu bana bırak. Hiç bi açığın olmicak. Anlaadın mı?" Başını olumlu anlamda salladığında Ekin hafif tebessüm edip arkadaki çocuklara işaret etti. Hepsi arka bahçeden çıktıklarında iyice duvara sinip bemi görmelerini engelledim. Ekin ler okula girdiğin de hırpaladıkları çocuk okul çıkışına yöneldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇMİŞİN KARANLIĞI
Mistério / Suspense"Geçmiş, gelecek,şuan hepsi ölüme nisbet bir zehir" 5 Dost kardeşten öte, kendilerinden başka tutunacak dalları olmayan... Kana susamış ruhlar, İntikam ateşiyle yanan bedenler. Hastalık derecedinde suskunluklar,acılar... Bunların sadece bir tedavisi...