Ertesi gün Miray, Gözde ve Zuhal öğle paydosu zili çalar çalmaz kendilerini okul bahçesine atmışlardı. Hava oldukça güzeldi ve hafif esen rüzgâr Miray'ın saçlarını savuruyordu. Gölgelik alandaki boş bir masaya yerleşerek kantinden aldıkları yiyecekleri yemeye başlamışlardı çoktan. Miray'ın gözü ise bahçeye doluşan öğrencilerin üzerindeydi. Hangilerinin üçüncü sınıf öğrencisi olduğunu pek kestiremese de onlara doğru yaklaşan herkes Miray'ı tedirgin etmeye yetiyordu. Bahçeye çıktıkları andan itibaren tüm gözler onlara çevrilmişti.
'' Neden herkes bize yiyecekmiş gibi bakıyor? '' diye meraklandı Zuhal.
'' Dünkü kavgadan sonra okulda epey meşhur olduk. Umarım başımız bu yüzden balaya girmez. ''
Miray hala endişeli görünüyordu. Bir yolunu bulup Gözde ile dün kavga ettiği öğrencileri bir araya getirip barıştırmalıydı ama bunu nasıl yapacağını kendisi bile bilmiyordu. Müdür beyinde söylediği gibi lise üçler bu işin peşini asla bırakmayacaklardı. İşte Miray'ı endişelendiren tek şeyde buydu. Yeni bir kavga daha istemiyordu. Zuhal'in tekrar söze girmesiyle kafasındaki tüm düşünceler bir anlığına da olsa dağılmıştı.
'' Bugün çıkışta ne yapıyoruz? Bir önerisi olan var mı? ''
'' Bakın ne diyeceğim. Dün babama biraz sizden bahsettim. Sizinle tanışmayı çok istiyor. Neden bu hafta sonu akşam yemeğine bize gelmiyorsunuz? ''
'' Bence bu mükemmel bir fikir. Ailelerimizi de tanıştırmak arkadaşlığımızı daha da güçlendirir. Sen ne düşünüyorsun? ''
Zuhal bunun pek iyi bir fikir olduğunu düşünmese de en sevdiği arkadaşı bunu gözü kapalı kabul ettiği için ona uymakla yetindi. Bu yeni kıza halen ısınmış değildi ve yakın bir zamanda bu kız yüzünden başlarına bela açılacağından emindi. Miray'ın inatla bu kızı neden arkadaşı olarak seçtiğini bir türlü kafasında çözemiyordu.
'' Pekala, bence de bir mahsuru yok. Ama ailem bu daveti nasıl karşılar bilmiyorum. Onlarla bu akşam konuşurum. Gelemeyecek gibi olurlarsa bile ben mutlaka Miray'la birlikte gelirim. ''
'' Anlaştık o zaman. Bu hafta sonu bizdeyiz. Size daha önce tatmadığınız kadar lezzetli hamburgerler yapacağım. ''
'' Hey bu kulağa hoş geliyor. Mutlaka orada olacağım bundan emin olabilirsin. ''
Üç kızın gülüşmeleri kendilerine doğru yaklaşan kumral, bukle bukle saçlı kızı görmeleriyle yarıda kalmıştı. Miray, tedirgin bir halde kızın bulundukları masaya doğru yaklaşmasını izledi. Bu kızda kimdi ve neden onlara doğru geliyordu anlayabilmiş değildi. Gözde ve Zuhal gibi oda merakla kızın niyetini anlamaya çalışıyordu. Ama durum pekte sandıkları gibi çıkmamıştı.
'' Hey merhaba, umarım sohbetinizi bölmüyorumdur. ''
'' Ne istiyorsun? ''
Gözde'nin sesi oldukça sert ve ürkütücü çıkmıştı. Miray ani bir hareketle masanın altından Gözde'nin kolunu tutup sakinleştirmeye çalıştı. Kızın güler yüzlü olması Miray'ın dikkatinden kaçmamıştı. Oldukça güzel bir yüzü vardı ve birinci sınıf öğrencisi olmadığı her halinden belli oluyordu bu kızın.
'' Şeyy, ben aslında size teşekkür etmek için gelmiştim. ''
'' Önemli değil, artık gidebilirsin. ''
'' Gözde lütfen '' diyerek araya girmek zorunda kalmıştı Miray. Artık kızın kötü bir amaçla gelmediğinden iyice emin olmuştu. '' Lütfen bırak ta konuşsun. ''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAKSİM - ( KİTAP OLDU )
ActionYedi romandan oluşacak TAKSİM serisinin ilk romanı '' Okullar Açılıyor '' Erkan Yılmaz, İspanya'da açtığı romanı, sokakların ve dansın büyülü atmosferiyle harmanlayarak sürdürüyor. Gizemli bir gösteri ve o gösteriyi gerçekleştiren dünyaca ünlü kore...