Kenan odasından çıkarak salondaki kanepelerden birine uzanmıştı. Kumandayı eline alarak kanalları tek tek gezdi. Bu bakıcılık işine halen alışabilmiş değildi. Evde bir türlü vakit geçiremiyordu çünkü. Bu duruma alışması epey zamanı alacaktı anlaşılan ama ilerleyen günlerde buna bir çözüm bulacağından da emindi. Uzandığı kanepeden kalkarak merdivenleri hızlıca çıktı ve Selenay'ın odasının önünde duruverdi. Okuldan döner dönmez mutfağa bile uğramadan odasına kapanmıştı küçük kız. Ablası eve gelmeden yemek yemeyi ret ediyordu. Kenan ne yaptıysa da küçük Selenay'ı bu kararından vazgeçirememişti.
'' Hey ufaklık, içerde misin? Bak ablanı beklediğini biliyorum ama ablanın okuldan çıkmasına daha iki saat var. İstersen sana yemek hazırlayabilirim. Sadece bana hangi yemekleri sevdiğini söyle yeter. ''
Odadan bir ses gelmiyordu. Belki de uyuyordur diye düşündü Kenan. Tam arkasını dönüp merdivenlerden inmek üzereydi ki kapının yavaşça açıldığını duydu.
'' Bana pizza yapabilir misin? ''
'' Şeyy bunu daha önce hiç yapmadım ama senin için deneyebilirim. Yâda istersen dışarıdan söyleyebiliriz. ''
'' O zaman ablam eve gelmeden bir şey yemek istemiyorum '' diyerek kapıyı tekrar kapattı Selenay.
'' Bak ne diyeceğim. Neden arabayla ablanı almaya gitmiyoruz. Onun okuldan çıkmasını beklerken çevredeki oyuncakçıları gezebiliriz. Ablan okuldan çıktığında da onu da alır hep beraber pizza yemeğe gideriz. Ne dersin? '' Kısa bir bekleyişten sonra kapı tekrar açıldı.
'' İşte buna hayır demem. '' dedi küçük Selenay. Artık yüzü gülüyordu.
'' Öyleyse hemen hazırlan, ben aşağıda seni bekliyorum.''
'' Tamam '' diyerek kapıyı tekrar kapattı. Kenan merdivenleri hızla inerek odasına girdi. Aynadan nasıl göründüğüne baktı ve eliyle saçlarına şekil vermeye çalıştı. Üzerindekileri çıkarıp spor bir şeyler giymeyi düşündü ama sonradan bu fikirden vazgeçti. Klasik giyinmek onu daha olgun ve yakışıklı gösteriyordu. Yeni aldığı parfümden üzerine sıktı ve tekrar salona döndü. Selenay hala odasından çıkmamıştı. Ceplerini yoklayarak unuttuğu bir şey olup olmadığını kontrol etti. Arabanın anahtarlarını aldıktan sonra yukarıya doğru bir kez seslendi.
'' Haydi tatlım ben hazırım. ''
Daha cümlesini yeni bitirmişti ki Selenay'ın odasının kapısı açıldı. Ablasıyla beraber aldıkları açık mavi bir elbise vardı üzerinde ve bir melek gibi süzülüyordu merdivenlerden. Saçlarını atkuyruğu şeklinde toplamıştı. Merdivenlerden inerek Kenan'ın yanına doğru yaklaştı.
'' Hey muhteşem görünüyorsun. Baloya gitmiyoruz sadece yemek yiyip geleceğiz. Ayrıca yakışıklı erkeklerden seni uzak tutmak için çok uğraşmam gerekecek. ''
Bu söz küçük Selenay'ı çok mutlu etmişti. Selenay artık Kenan'ın evdeki varlığını benimsemeye başlamıştı. Ondan çekinmiyor, kendinden ne kadar büyükte olsa onu arkadaşı olarak görüyordu. Çünkü evde onunla epey vakit geçiriyorlardı. Ablasının yokluğunda onunla Kenan ilgileniyordu. Ve bu küçük afacanın nelerden hoşlandığını çözmek çokta zor değildi Kenan için. Birlikte evden çıkıp arabaya bindiler. Kenan Selenay'ın emniyet kemerini bağladıktan sonra kendisininkini de bağlamayı ihmal etmedi. Arabayla yavaş yavaş geri viteste garajdan çıkarıp yola koyuldular.
'' Sence ablan çıkışta bizi görünce çok şaşırır mı? ''
'' Evet, bu onun için bir sürpriz olacak. Çünkü ona çıkışta onu alacağımızı söylemedik. ''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAKSİM - ( KİTAP OLDU )
AcţiuneYedi romandan oluşacak TAKSİM serisinin ilk romanı '' Okullar Açılıyor '' Erkan Yılmaz, İspanya'da açtığı romanı, sokakların ve dansın büyülü atmosferiyle harmanlayarak sürdürüyor. Gizemli bir gösteri ve o gösteriyi gerçekleştiren dünyaca ünlü kore...