Kelimeler. Gerçekten beyninin içindeki kuyuya bir daha oradan çıkmamak koşuluyla hapis olmuşlardı şu an için.
Saatlerdir burada yalnızdı. Kendi kendine konuşmak çok saçma geliyordu ve bunu yapmayacak kadar da yorgun hissediyordu kendini.
Kafasının içindeki Rose da kelimelerini şu an için tozlu raflarına kaldırmıştı.
Saat gece yarısını çoktan geçmişti, Erik evde yoktu ve yalnızdı. Uyuyamıyordu. Yıllardır süregelen bir alışkanlıktı bu. Bulunduğu yerde başka bir kişinin varlığını hissetmezse uyuyamıyordu. Sally varken bu daha rahattı. O daha önce evde oluyordu çünkü.
Elindeki telefonu komidinin üzerine koyarak, daha fazla gömüldü yatağa. Yüz üstü yatarak daha rahat bir pozisyon aldı. Belki böyece daha kolay uyuyabilirdi.
Bir kaç dakika sonra sessizliği bozan bir arabanın kapısının kapanırken çıkardığı sesti.
Gözlerini açtı Rose. Erik'in geldiğini anlamıştı.
Kapının açılma ve merdivenlerde ilerleyen bir kaç adım sesi... Erik'in odası hemen yan odadaydı ve Rose onun kendi odasına gideceğini düşünmüştü. Öyle olmadı.
Erik Rose'un odasının kapısını acıp sessiz adımlarla girerken içeri Rose gözünü kapattı. Zaten yatakta yüz üstü yatıyordu ve saçlarıda yüzünü kapatmıştı.
Erik neden bu odaya girmişti ki?
Sessiz adımlarla odaya girerek yatağa yaklaştı, yatağın çöktüğünü hissetmişti.
Uyuyor numarası yapmak onun için zor değildi. Yıllardır yapıyordu, yetimhanede geceleri kontrole gelen bakıcıları atlatmak için hep yaptığı şeydi.
Düzenli olarak alıp verdiği nefeslerinin arasından fire vermedi. Göz kapakları kımıldamıyordu da.
"Medusa gibisin."
Erik'in sesini duysada numarasına devam etti. Konuşacağını tahmin etmemişti. Dışarıdan bakan birisi onun numara yaptığını anlayamazdı. Erik'te anlamamıştı.
Bir baskı hissetti saçlarında. Erik saçlarını okşuyordu. Kaşlarını kaldırmamak için zor tuttu kendisini. Bu adamdan böyle hareketler beklemiyordu.
"Kaderiniz benziyor sizin. Ve ileride daha iyi anlayacaksın eminim." Derin ve sıkıntılı bir nefes vermişti.
Sesi bir fısıltıdan ibaretti sadece. Rose onu zor duyabiliyordu.
"İyi geceler Medusa." dedi Erik ve geldiği gibi sessiz adımlarla çıktı odadan. Kapının kapanmasıyla Gözlerinin açılması bir olmuştu. Medusaya benzetmişti onu. Ne dediğini tam anlayamasa da neden böyle bişey söyleme gereği duyduğunu tam olarak anlayamamıştı.
Tekrar gözlerini kapattı Rose. Ve kendini uykunun güvenli kollarına teslim etti.
....
Kahvaltıda ortam yine sessizdi. Sessizce yemeğimi yerken Erik kendi karnını doyurmuştu ve beni izliyordu.
Rahatsız oluyordum.
Bilerek yapıyordu.
O gri gözlerinin arkasında pusuya yatmış bir kaç cümle sisin arkasına saklanmış, açıklığa kavuşmayı bekliyordu sanki.
"Ne?" dedim sonunda çatalımı tabağıma koyarak. Bu işkenceye daha fazla dayanabileceğimi sanmıyorum.
O ise gözlerini üzerimden bir saniye bile ayırmayıp elindeki peceteyi sıkıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İTAATKAR #Wattys2018
Fiksi RemajaDominant köle ilişkisi ASLA yoktur. Kitap isminden öyle anlaşılabilir. Hepimizin içinde birer şeytan uyukluyor. Kimisininki uyanık, kimisinin ki de uyumaya devam ediyor. Şeytan gözlerini açtığı anda avuçlarına düşüyoruz, o avuçtan çıkmak için ona i...