Uyandığım zaman herkesi kaldırdım, alt kata indiğimiz zaman herkese teker teker baktım. "Dün gece kafamız çok yoğundu ama bugün daha iyi düşünebileceğimizi düşünüyorum."
"Yan odamızda ceset varken öylece uyumak..." Cüneyt gerçekten etkilenmişti. Burhan omuz silkti.
"Ne yapacaktık peki? Polisi arayamıyoruz bile."
"O şey her neyse peşimizde," derken sesimde ürkmüş bir hava vardı.
"Buradan kaçmalıyız." Şinda her zamankinin aksine Cüneyt'e sarılmıyordu ama yine dibindeydi.
"Melissa sen burayı daha iyi biliyorsun, dış dünya ile iletişime geçebileceğimiz bir nokta var mı?" dedi Merve bir yandan etrafı incelerken.
"Aslında... Burada eskiden bir sürü uçaklar geçerdi. Belki... Belki hala çalışıyordur ha?"
"Peki ne kadar uzakta?"
"Çok değil otuz dakika."
Cem burnundan bir hah sesi çıkardı. "Hiç değilmiş gerçekten."
"Daha iyi fikrin varsa söyle, önerilere açığız Cem," dedi Ada Cem'e dik dik bakarak.
Cüneyt dışarı doğru adımladı. "Kesin sesinizi de gidelim."
Yol için bir şeyler atıştırdık, hazırlandık ve yola koyulduk. Burhan sessizce yanıma geldi. "Şey... Bir şey sormam lazım sana Melissa."
"Sor tabii."
"Biliyorsun üç yıl önce ben yoktum."
"Evet?" Sesim olabileceği kadar düzdü.
"Merve anlatmadan önce kardeşlerin olduğunu bilmiyordum... Başın sağ olsun."
"Sağ ol..." Gözlerimi gökyüzüne diktim ve sanki birilerini görmek ister gibi baktım.
"Bilirsin aileni uçak kazasında kaybetmen sonra kardeşlerinin burada ölmesi... Korkunç."
"Öyle ama hayat bu." Daha fazla konuşmak istemiyordum.
"Dün teşekkür edemedim ama hayatımı kurtardın. Belki Aleyna'yı kurtaramadık ama... Teşekkür etmem lazım."
"Sorun değil o da öyle olsun isterdi." İkimiz de sustuk ve ben beynimi diğer tüm düşüncelere kapatarak geçmişimi düşündüm. Gökyüzüne bakarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümle 7 Gün #wattys2019
Tajemnica / ThrillerBir katilin hikayesine ne kadar güvenebilirsin?