Episode~30

32.8K 2.6K 8.1K
                                    

Hatalarım varsa affola. İyi okumalar~

---------

Sabah kahve almak için kafeteryaya inmiş Taeyeon bütün geceyi korku ve endişe içinde geçirmişti.

Chanyeol'ü yanına çağırması gerekiyordu ve Kyungsoo yüzünden bu planın önü tıkanmış gibiydi.

Onu her gün Baekhyun ile aynı evde bırakıyordu ve bir bakıma kendisi suçluydu.

Hangi aptal beyni ile Baekhyun'un Chanyeol'de kalmasını istemişti ki?

İçi sıkıntı dolu bir halde kendi ofisine gelmiş ve kapıyı açtığında karşısında Chanyeol'ü görmesiyle donup kalmıştı.

Onun burada ne işi vardı? Üstelik bu erken saatte.

"Chanyeol." Taeyeon şaşkınlığından kurtulup elini yakan kahveyi masasına bıraktı ve geri dönüp kapıyı kapattı. "Ne için geldin bu saatte?"

Chanyeol yaslandığı duvardan doğrulup omuz silkti. "Gelecek başka bir zamanım yok. Zaten bir daha gelmeyeceğim."

Taeyeon koltuğuna oturacakken Chanyeol'ün cümlesi ile duraksayıp yeniden kalkmak zorunda kalmıştı. "Bu ne demek oluyor? Gece gelebilirdin."

Chanyeol derin bir nefes verdi ve Taeyeon'un karşısına geçti. "Ben buraya aramızdaki anlaşmayı bitirmeye geldim."

Taeyeon'un nefesi boğazında kalırken kaşları çatıldı. "N-ne?"

"Duydun işte." Chanyeol ellerini üstüne kusursuz bir şekilde yapışmış takım elbisesinin cebine soktu. "Ayrılmak istiyorum. Tabi, eğer sevgili sayılırsak."

Taeyeon'un kalbi bin bir parçaya bölünürken dolan gözlerini saklamak gibi bir hissiyata girmemişti. "Neden? Her şey böyle iyiyken neden?"

Biliyordu, her şey iyi falan değildi. Chanyeol en son ona geldiğinde kavga etmişlerdi ve bütün geceyi mahvetmişti. Üstelik Baekhyun olayı da varken, ne iyi olabilirdi ki?

"Bak ne diyeceğim, artık kendini kandırmayı bırak ve düzgün birine aşık ol, tamam mı? Bu aptal anlaşmadan sıkıldım artık. Ben gidiyorum. Kendine iyi bak." Chanyeol son sözlerini söyleyip odadan çıkacakken Taeyeon onu kolundan tutup kendine çevirmiş ve dudaklarına yapışmıştı.

Chanyeol bu ani harekete bir süre şaşkınlıkla cevap verememiş, ardından ellerini Taeyeon'un omuzlarına koyup onu itmişti. "Ne yapıyorsun?" Chanyeol kızgınlıkla söyleyip Taeyeon'u kendinden uzaklaştırdığında Taeyeon ağlamaya başlamıştı. "Beni bırakamazsın! Hepsi o aptal çocuğun suçu."

Ağzından bir iki kelime kaçırdığında ağladığı ve çok üzgün olduğu için önemsememişti.

"Hangi çocuğun? Baekhyun'dan mı bahsediyorsun?" Chanyeol bir gariplik olduğunu fark edip önünde zavallı kızın ağlamasını önemsemezken Taeyeon konuştu. "Kimse kim! Onun için beni bırakıyorsun. Hiç mi aşık olmadın bana? Kalbin hiç mi çarpmadı?"

Taeyeon konuyu güzelce kıvırıp Chanyeol'ün gömleğine yapıştığında Chanyeol neden bunlarla uğraştığını düşünüyordu.

"Sana asla aşık olmadım Taeyeon. Bir anlaşma yaptık ve ona göre davrandım. İnsanların yanında seni sevdiğimi söylerken gerçekten inanmış mıydın?" Chanyeol Taeyeon'u yeniden kendinden uzaklaştırdığında kapıya doğru gitti. "Beni kendine aşık edemedin ve anlaşma da bitti. Bir daha karşıma çıkma."

Chanyeol odadan çıkıp gittiğinde bu sert sözlerin yüzünde bir iz bıraktığında emindi Taeyeon.

Fakat yüzünde iz bırakacak tek kişi Chanyeol değildi.

Wrongdoer || BaekyeolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin