Hatalarım varsa affola. İyi okumalar~
---------------
"Hey, çocuklar!"
Ben dün hakkındaki düşüncelerim arasında kaybolmuş, aslında uyuya kalmış, iken Luhan ofise bağırarak girdi.
Kafamı koyduğum masadan kaldırırken aynı işlemi Chanyeol'ün ve Kyungsoo'nun da yaptığını gördüm.
Hepimiz uyuyor muyduk?
"Tanrım, çok uykucusunuz! Kaldırın şu kafaları. Bu önemli bir olay." Luhan ben hariç uykulu görünen iki kişinin alnına vurup yerine oturdu. "Lütfen iki gün ömrünün kaldığını söyle." Kyungsoo mutsuz sesiyle konuştuğunda Luhan güldü. "İyi bir haber demedim Kyung. Aslında, hepimiz için kötü bir olay."
"Uzatmadan söylesene Luhan." Chanyeol kalın ve sinirli sesiyle konuştuğunda gözüm hemen ona döndü.
Çatık duran kaşlarım düzelirken dirseğimi masaya yaslayıp kafamı elimin üstüne koydum.
Yüzü ne kadar güzeldi böyle.
Onu izlemekten kendimi alamıyordum. Üstelik aklıma hemen dünkü sarılışı geliyordu ve bu ona daha derin bakmama sebep oluyordu.
Anın şoku ile hissedememiştim o hissi ama şu an, ne kadar güzel sarıldığını hissedebiliyordum.
Bana bir daha öyle sarılacak mıydı?
"Baekhyun, bu seni ilgilendiren bir konu. Yani biraz ilgi görmek isterdim senden." Luhan azarlayarak konuştuğunda irkilerek ona döndüm. "Ah, evet. Özür dilerim. Beni ilgilendiren ne?"
"Henüz söylemedi." Luhan yerine Chanyeol'ün cevap vermesi üzerine yeniden ona baktım ve gözümün çok fazla dalmasını engellemek için hemen geri döndüm. "Anlat, dinliyorum."
"Peki öyleyse, Bucheon'da biri ölmüş. Belki tanıyorsundur. Adı Im Chaengyoon. Kısaca Chaeng denirmiş kendisine."
Daha demin Chanyeol'e bakarken düzelen kaşlarım yeniden çatıldı. "Tanıyorum. Ölmüş mü?"
"Evet, hem de midesinde bir not bulunmuş. Size yakın geldi mi?" Ben şaşkınlık dalgası ile titrerken Kyungsoo arkasına yaslandı. "Tabii ki de tanıyoruz. Sapık katilimiz. Aramıza geri dönmüş demek."
Yine mi benim yüzünden biri ölmüştü? Yere yatıp vicdan azabı ile ölmek istiyordum.
"Katilin diğer hedefinin senin o nefret ettiğin çocuk olması gerekiyordu." Chanyeol mırıldandığında Kyungsoo araya girdi. "Bu çocuktan nefret ediyor musun?"
Hımladım. "Pek değil. Sadece kız kardeşinin çıkma teklifini kabul etmediğim için beni dövmüştü. Ben onu unutmuştum bile."
Luhan kıkırdadığında sinirli bakışlarımı ona çevirdim. "Komik mi be?"
"Gerçekten, Bucheon'daki herkesten dayak yemişsin gibi gelmeye başladı." Luhan kıkırdamaya devam ederken koluna vurdum. "Kapa çeneni Luhan."
Luhan kolunu tutarak sandalyesini benden uzaklaştırdı. "Özür dilerim çiçeğim."
"Önemli değil." Luhan şeker bir şekilde gülümsediğinde şeker olduğunu düşündüğüm bir gülümseme sundum.
"Bir dakika, bir dakika. Oraya bugün mü gidiyoruz?" Chanyeol garip bir endişeye kapılarak söylediğinde Luhan anlamsızca ona baktı. "Tabii ki de bugün gideceğiz. Ne zaman gidecektik?"
"Hayır. Hayır, hayır hayır." Chanyeol'ün eli saçına gitti ve sinirle elini saçından geçirdi.
Siyah olmasına rağmen, güneş gibi parlayan saçları gözümü alırken, o ayağa kalktı. Gözlerim ile onu izliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Wrongdoer || Baekyeol
FanfictionPark Chanyeol, Kore'nin gelmiş geçmiş en iyi Cinayet Masası Komiseriydi. Byun Baekhyun ise Park Chanyeol'e aşıktı.