Wrongdoer || Baekyeol

Episode~33

Hatalarım varsa affola. İyi okumalar~

------------

"Aptal!"

Büyük Öğretmen, Kahin'e sinirle vurduğunda Kahin yerde olan bedenine gelen darbe ile acıyla inlemişti. "Seni sadece bir kez dışarı çıkardım ve orada da kendini belli mi ettin?"

Kahin bu onların hala rüya olduğunu düşünüyordu. Böyle bir hata yaparak hayatını nasıl değiştirebildiğini anlamış değildi.

"B-ben özür dilerim." Kenarı patlamış dudağını zorla hareket ettirip konuştuğunda onu dinleyemeyecek kadar sinirli olan Öğretmen, sırtına tekme atmıştı. "Kapa çeneni ve cezanı çek!"

Şimdi ne olacaktı? Bilmiyordu.

O her zaman buradaydı ve Büyük Öğretmen'in izni ile sadece bir kez dışarıya çıkma hakkı olmuştu. Fakat dışarıda karşılaştığı hayat, kendi hayatının normal olmadığını fark ettirmişti ona.

İnsanlar birbirlerini seviyordu. Birbirleri ile konuşuyor fakat birbirlerine hipnoz yapmıyorlardı. Ya da kimse kimsenin beynini yıkamıyordu.

Fakat, bunun böyle olduğunu fark etmesi bir şey değiştirmemişti. Dışarı çıktığında bir kameraya görünmüştü ve Büyük Öğretmen bunun için onu yine işkence odasına götürmüştü.

Evet, dışarıda işkence odası da yoktu ama o bir daha dışarı çıkamayacağını biliyordu. Bunun için de o kadar mutsuz değildi.

"Bu yaptığın hata bizi bitirebilir, bunu biliyor musun?" Büyük Öğretmen onun önüne çöktü ve çenesini tutup sinirle konuştu. "O çok sevdiğin dışarıdaki insanlar seni buradan daha berbat bir yere götürmek için tetikte bekliyorlar ve senin bulunman, benim bulunmam demek."

Büyük Öğretmen yalan söylüyordu. Kimse ona kötü davranmayacaktı, bunu biliyordu. Çünkü dışarıda herkes birbirine iyi davranıyordu, neden ona da kötü davransınlardı ki?

Yine de, Büyük Öğretmen onun için farklıydı. Onun yanında olmayı, milyonlarca iyi insanın yanında olmaktan değişmezdi. O ve Büyük Öğretmen, beraber Tanrı'larına iyi işler yapıyorlardı. Fakat dışarıdaki insanlar yapmıyordu.

Bu yüzden, o da istemiyordu buradan çıkmayı. Büyük Öğretmen diğer insanları sevmiyordu ve onun için dışarıya gitmemeye razıydı.

"Öyleyse beni öldür." Boynunu bükmüş bir şekilde söylediğinde Büyük Öğretmen afallamıştı. "Böylece dışarıdaki insanlar benim yüzümden seni bulamaz."

Büyük Öğretmen, aklının ucundan dahi geçirmediği bu kötü fikre kaşlarını çattı. "Seni öldürmemi benden nasıl istersin?"

"Eğer öldürmezsen seni bulurlar. Sen diğer insanları sevmiyorsun ki." Dolmuş gözleri ile kafasını kaldırdığında sırtı sızlamıştı. "Hem cennete giderim, değil mi? Orada Tanrı ile rahatça konuşurum."

Büyük Öğretmen çatılmış kaşlarını düzeltti. "Ben başka bir yol bulacağım. Böyle bir şey olmayacak." Doğrulup dayak yediği için yerden kalkamayan Kahin'e baktı. "Bu gece ceza olarak burada yatacaksın."

"Peki." Hızla kabul eden Kahin'e dayanamadığını bildiği için hızla kapıya ilerledi. "Burası soğuk. Bana yorgan getirecek misin?"

Masumca soran Kahin sinirlerini tetiklerken kafasını olumsuz anlamda salladı. "Cezanı çek."

Ve Kahin, bu gece ceza çekmek yerine, sadece tek seferliğine dışarıya çıkmak istedi.

-----------