Medya; Kuzey Abay ve Bengü Demir
"Özür dilerim."
Sadece iki kelime bu kadar çıkmaza sokabilir mi bir insanı? Eğer bunu doğu söylüyorsa tabii sokar. Elimde ki çatalla tabağımda ki zeytinle oynuyordum. Sabah uyandığım da yanım da doğuyu görmeyince, dün gece söylediklerini rüyamda gördüğümü sanıyordum ama rüya olmayacak kadar da gerçekti.
Bunu doğuya sorsam asla cevaplamayacağı için kendimi yiyip bitiriyordum. Gerçek miydi rüya mıydı?
"Oynama, yemeğini ye." bakışlarımı tabağımdan kaldırıp doğuya çevirdim. Bana bakmadan çayını yudumluyordu. Sabah gelip beni mutfağa taşıdığı için, Kuzey ve nilayın şüpheli bakışları üzerimizde geziniyordu. Ediz uykulu olduğu için masaya kafasını koymuş uyukluyordu. Şimdi de hep beraber kahvaltı ediyorduk.
Ufak bir ekmek parçasını ağzıma atıp yavaşça çiğnemeye başladım. Nilaya baktığımda edizin pijamalarının içinde kaybolmuş haliyle kahvaltısını yapıyordu.
Bakışlarımı fark etmiş olacak ki bana bakıp doğuyu göstererek göz kırpmıştı. Yanaklarım hemen kızarırken kahvaltı tabağıma döndüm.
Doğu resmen tepeleme doldurmuştu. Yavaş yavaş yerken kuzeyin bağırmasıyla yerimde irkilmiştim.
"Ne bağırıyorsun lan?!" ediz uykuluyken biraz fazla sinirli olduğunu belli ediyordu.
"Hay ebesinin...yarın okul var oğlum ya." bakışlarım doğuya kayınca onunda bana baktığını fark ettim. Bakışları kuzeye kayıp kahvaltı tabağına döndü.
"Berva da seninle aynı okulda artık. Yarın beraber gidin." kuzeyin mutlu ve heyecanlı bakışları bana döndüğünde tebessüm ettim. Bengü şanslı bir kızdı.
"Ciddi misin lan?" kuzey doğunun omzuna kolunu koyup yakın arkadaşı gibi konuşması doğuyu sinirlendirmiş olacak ki, ilk omuzunda ki ele sonra kuzeye çevirdi bakışlarını. Kuzey hemen elini çekip masumca sırıtmaya başladı.
"Ciddisin ağabey." doğu kafasını olumsuz anlamda sallayıp tabağına dönünce, kuzey onun taklidini yapıp bana göz kırpmıştı. Kuzeye kıkırdayıp tabağıma döndüm. Her şekilde mutlu etmeyi biliyordu kuzey.
"Zaten son hafta, sömstr tatilinde ne yapmayı planlıyorsunuz?" nilay elindeki çay bardağını masaya bırakıp bizlere bakıyordu.
"Bengü ne isterse onu yapcağız biz." nilayın bakışları bana kayınca elimdeki çatalı tabağımın kenarına bıraktım. Masa da göz gezdirince doğu da cevabımı bekler gibi suratıma bakıyordu.
"Bilmem, birşey yapmayacağım." nilay kaşlarını çatmıştı.
"Ne demek birşey yapmayacağım."
Omuzu silkip tabağıma geri döndüm. Ne yapabilirdim ki? Gidecek bir evim bile yoktu. Zaten hiçbir tatilde birşey yaptığımı bilmem. Ya çalışırdım ya da evde oturup tülayın benimle uğraşmalarını çekerdim.
"Tatile çıkacağız." doğunun sözleri gülle gibi masaya düşünce hepimiz şaşkınlıkla ona baktık ediz hariç. Sanki daha önceden biliyormuş gibiydi.
"Tatile mi çıkcağız? Ağabey sen iyi misin? Her sene seni zorla götürürdük. Bu sene mi depreşti tatil sevdan?" doğu gözlerimin içine bakarak gülümsemişti.
"Bu sene ki tatil güzel geçecek." anlamsızca ona bakıyordum. Gözünü kırpıp masadan kalktığı gibi mutfaktan çıkmıştı. Nilayın ve kuzeyin şaşkın bakışları bana dönünce bende onlar gibi şaşkındım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berva
Teen Fiction"Yapma doğu! Lütfen yapma!" yalvarışlarımı duymuyordu, çünkü o benim doğum gibi davranmıyordu. Sanki bedenini birisi ele geçirmiş gibi hareket ediyordu. Keskin bakışları yüzümde gezinince alayla sırıttı. Bir anda silinen gülüşüyle acı çeker gibi bak...
