Bölüm-42

558 32 8
                                    

Spoiler veriyorum.

*Chiyone vampir oldukdan sonra istediği kadar göz rengini değişe bilicek. Kendi isteğiyle. Kırmızı haric ve yeşil haric. İsterse sarı, kahverengi hatda lacivert bile yapa bilicekdir. Ayrıca 5 ci konumun gelicekdeki kraliçeside o. Kırmızı ve yeşil gözler hep sahip olduğu göz rengi olucakdır. Vampirler konumları yüzünden bir insanı vampir yaparken düşünürler. Yani yaptıkları vampir onların konumuna bağlı. Mesela eğer KarlHeinz birini vampir yapsaydı onlar Karlın güçlerine sahib olucakdı. Bir ata insanı vampir yaparsa o soylu oluyor. Ama bir soylu insanı vampir yaparsa o gereksiz bir vampir oluyor. Yani aslında Mukamilerde soylu. Ama Chiyone ata. Chiyonenin kendi özel güçleri, duruşu, zerafeti ve yürümesi olucakdır.

~~2 gün sonra~~

Dişlerimin acısından uyuyamıyorum. Bilmiyorum ama çoçukken dişlerim döküldüğünde yenisi çıkardı ya bak işde o zaman ki gibi acıyor. Ondan beter acıyor. Kendimi 1 kavanoz çikolata yermiş gibi his ediyorum. En iyisi bahçeye inmek. Dolapımı açdığım anda gözüme gotik tarzı elbiseler göründü. Çok güzeller. Ama daha böyle büyük biri gibi gösteriyor. Her neyse mavi bir elbiseyi aldım ve üzerime giydim. Havalar biraz ısınmış gibiydi. O yüzden ceket meket almıyorum. Kapım vuruldu ve içeri Ayato geldi.

-A merhaba Ayato nasılsın?

Ayato cevap bile vermeden üzerime geldi. Kollarımdan tutdu ve yatağa itdi. Kollarımı yatağa sabitledi ve boğazıma eğildi.

-Abi ne yapıyorsun?

Boğazımı ısırdığında nefesim tutuldu. Anlıyorum bu günlerde daha çok ihtiyac duyuyorlar. Ama çok kötü ısırıyor. Nerdeyse boğazımı delicek gibi. Tamam delmişde ama çok farklı acı. Çeşitli yerlerini ısırıyordu. Tüm boynumu ısırdı. Omzumuda. Bitirdiğinde başını kaldırdı. Dudaklarından kan süzülmüşdü. Ellerimi çok yavaş bırakdı. Ve bana bakmaya başladı. Bende ona bakıyordum.

-Şimdi çok iyiyim.

Yüzüne dokundum ve kanı sildim. Sırıtdı ve kalkdı.

-Ayato neden haber vermeden yapdın?

Yatakdan kalkdım ve oturdum. Boynum ve omzum acıyordu. Elimi boynuma dokundurdum. Acıyordu.

-Kusura bakma. Ama kendimi tutamadım. Acıtdımmı?

-Acıdı. Ama söz verdim intikamımı alıcam görürsün. Ayato!

-Hı?

-Bahçeye çıkalımmı? Biraz gezelim.

-Tamam.

Aşağı indik ve bahçede dolaşmaya başladık. Aniden Ayato önüme geçdi.

-Ayato noldu?

-Richter burda. Kanın onu çeke bilir. Ama iyiki ısırıklar var.

-Ah Ayato halamı bana Richter diyorsun? Amca sözünü unutdunmu?

-Tıh. Richter ne istiyorsun?

-Cordelianın süresine çok az kaldı. O kızı bıraksan iyi olucak. Çünkü birazdan o kız benim Cordeliama dönüşücek.

-Ayato o ne diyor?

-Onu görmiyceksin Richter.

-A....Ayato. Kalbim acıyor....

-İşde Cordeliam iş başında.

-Ayato...yardım...ET!!

-Chiyone!!

-Chiyonemi? Kayıp prenses? Zaten Cordelia çokdan ele geçirdi.

Kalbime acılar giriyordu. Nefesimi kesicek kadar. Tüm bedenim boyu hareket ediyordu acılar. Sonunda Cordelianın ellerini açarak beni kucaklamasıyla kendimi kayıp etdim...(Cordelia içine girdi).

DİABOLİK LOVERS KAYIP SAKAMAKİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin