DİABOLİK LOVERS KAYIP SAKAMAKİ

Bölüm-63

Nasılsınız? Ben çok kötü oldum ya. Geçen bölümde inanmaya bilirsiniz ama ağladım. O gif bir şeyi açıklıtor yb de. Anlarsınız umarım.Her neyse. Geçelim.

~~Ayatodan~~

-Merhaba. Chiyonenin öğretmeni sizmisiniz?

-A evet. Siz kimsiniz?

-Abisi. Kendim biraz kötü oldumda. Onu göre bilirmiyim?

-Kendisi şu an çadırlardan birinde. Bir dakika onu çağırayım.

Oh. Bende çok kötü olmuşdum. İçimde kötü bir his vardı. Onun başında kötü bir şey olduğunu düşünüyordum. Öğretmen yaklaşınca telaşlı olduğunu gördüm. Onu görmek için son hız gelmişdim.

-Ben sizden çok özür dilerim. Ama Chiyone, Kei, Ayame, Naomi, Hoshi, Shiko, Ryouchi ve Yasuo yok. Hiç biri çadırlarında yok. Belkide ormana gitmişler. Size yalvarırım. Onları aramaya bana yardım edin. Yoksa öldürücekler beni.

-Ne? Siz nereye bakıyorsunuz peki? Eh be. Açılın başımdan.

Kaçarak ormana gitdim. Kokusunu alıyordum. Onun hep vurduğu parfümün kokusunu alıyordum. Hatırlıyorum hep. Benle uyuduğunda kokusunu alırdım. Koku beni yeni sönmüş bir evin karşısına getirdi. Bu ne? Yanmış bir evden geliyor kokusu. Kapısı da yanmışdı. Ama bağlıydı. Kapıya dokunduğum gibi döküldü. Ve gördüğüm şeyle şok oldum. Bir kız...bu...koku...bu saçlar...CHİYONE!! Belinde bir kılıç vardı. Elini kapıya uzatarak kalmışdı. Yakınlaşdım ve kılıçı çıkardım. Bu..gerçekden o. Olamaz. Bunu kim yapdı ona? Omzundan tutarak sırtı üstüne yatırdığımda kafamdan aşağı cehennem kadar sıcak su dökdüler. Ona..ne oldu ona..neden gözleri yok? Neden gözlerinden kan akmış? Neden göğsünde büyük bir boşluk var? Neden? Neden???? Chiyone. Kalk. Küçük kız kardeşim kalkda yine dır dırınla kafamı uçur. Lütfen. Chiyone. "Ayato ne kadar kötüsün" de. Yeşil gözlerini özledim. Kalk. Sesini....bu da ne? Bu iyrencliyi kim yapdı? Ağzında...kalbinden bir parça var. Ve ayrıca...o şirin dilini kesmişler. Bunu yapanları bulursam. Onların bir yerlerini keserek yedirmessem. Benim kız kardeşime bunu yapmaya kim cüret etdi? Chi..ben seni böğledemi görücekdim?

-Yine kesin şaka yapıyorsun diğilmi küçük kız kardeşim? Yeter artık. Kalk. Nereye sakladın kalbini? Ya gözlerin? Neden çıkardın onları? Açıkla!!

-Ayato.....

O konuşmuyordu. Peki bu sesde ne? Beni onun sesiyle kim çağırıyor? Yavaşca arkaya döndüğümde onu gördüm. Ama o. Şu an burdaydı. Ve zaten duruyor. O zaman bu kim? Ve neden aynı onun gibi gözleri yok?

-Ayato? Noldu?

-Sende kimsin? Ne istiyorsun lan ondan?

-Abi..ne diyorsun sen?

-O burda. Sen kimsin?

-Ayato...neden gelmedin?

-Nereye?

-Seni çağırdığımda, bana gerekdiğinde neden gelmedin? Neden ölmeyimi bekledin? Cevap ver bana!!!!!

Sinirli bir şekilde adımlayarak bana geliyordu. Farklı bir tarzdaydı. Ayağa kalkdım ve bakmaya devam etdim.

-Sana söylüyorum Ayato!! Neden yokdun cevap ver bana. Şimdi burda gereksiz şeylerine ihtiyacım yok. Ya o kalbini vericeksin. Ya da ölüceksin.

-Ne diyorsun sen Chi?

-Senin yüzünden öldüm. Biraz daha çabuk gelseydin yaşıyor olucakdım. Şimdi o kalbine ihtiyacım var. Ayato...uslu dur ve çıkarmama izin ver.

-Sen Chi diğilsin. O hiç bir zaman böğle yapmazdı. Kesinlikle kendi ölse bile bencillik yaparak böğle söylemezdi.

-Sende bencillik yapdın. Evde rahatına bakarken ben burda acı çekiyordum. O bir yerini kaldırarak gelmedin. Şimdi...bana bir kalbini vermiycekmisin Oni-san?