S*2 B*4

349 21 23
                                    

Şimdi size Chiyone hakkında bilmediğiniz şok edici bir şey söylemek istiyorum. Hani dolunayda vampirler sapıklaşıyorlar ya, bak o dolunaylardan birinde Chiyone...anlıycağınız O ve Abileri masum diğil lan. Bunlar masum diğiller. Gidin ne shipi düşünüyorsanız düşünün lan. Çünkü gerçekden ne ship düşünseniz gerçek. Benim en sevdiyim ship Ayato x Chi ve Laito x Chi. Hala anlamadınızmı? Ya iyice düşünün. (Şok olanlar?).

~Karl Heinzdan~~

Hala taşlarla konuşuyor ve beni üzüyor. Neler konuşduğunu duysanız...

-A öğle deme sen çok güzelsin. Ay gerçekdenmi? Teşekkür ederim sende. Baba bak güzel diğilmi?

-Chiyone kendine gel. Sen deli olamassın.

-Ne delisi? Ben deli diğilim ki! Ben psikopatım!! Ahahhaa.

Köprüde oturmuş olmayan arkadaşıyla gülüyor. Ve her tarafı kanlı. Ellerinden damlayan kana önem bile vermiyor.

-Sevgilin varmı? Sevindim! Benimmi? Hayır benim yok. Biri vardı ama babam öldürdü. Evet ölerken yapdığı suratı çok tatlıydı.

Artık yeter. Sakamaki neslinin prensesi bir şizofren olamaz. Onun kalbini saklamam gerek. Villada yer altı odasında kafesde saklamam gerek. O yeri yalnızca ben biliyorum. Hiç kimsenin haberi yok. Sinirle ona taraf gitdim ve omuzlarından tutarak silkeledim.

-Kendine gel. Bir Sakamaki çoçuk gibi davranamaz.

-Sen kimsin?

-Nasıl yani? Baban!

-Peki ben kimim?

-Chiyone!!!

-Chiyone kim?

-Kendine gel. Hafızanı silmemi isteme benden.

-Amca lütfen kötü olma. Ben sana yardım ederim Chiyoneyi bulmaya. Dur önce bu taşın altına bakalım.

Köprüden indi ve küçücük taşın altına bakdı.

-Burda diğil. Nasıl bir şey? Gökküşağı saçları olan pembe bir karıncamı?

-Saçmalama!!

-Neden sinirleniyorsun? Eh be. Yardım etmiyorum. Kendin bul. Gel Lucy biz kendimiz oyun..

Gitmek isterken kolundan tutdum ve sert bir tokat geçirdim. Tokatın etkisinden sarsılmışdı.

~~Chiyoneden~~

Yüzüme gelen tokatla şok olmuşdum. Ben ben diğilmişim sanki sabahdan beri. Bu tokat kesinlikle Ayatonun tokatından daha çok acıtmışdı.

-Baba...neden...

-Prensesim. Döndün. Az önce bir şizofren gibi davranıyordun. Kalbini çıkarmışsın.

-Benmi? Hadi canım ne şizofreni?

-Lucy isimli hayali biriyle konuşuyordun.

-Lucy? İlk okuldan arkadaşım Lucy mi yoksa? O öldü ama. Dur bu ne?

Yerde olan kanlı şeyi götürdüm.

-Bu ne?

-Kalbin.

-Woah!!

Nasıl tiksindiğsem Kalbim elimden uçu vermişdi. Köprüden aşağı düşdü.

-Ben şimdi getiriyorum.

Köprüden aşağı atladım ama babam bir şey demişdi.

-Dur Chiyone o köprünün altında...söyleyemedim ama kanalizasyon var.

DİABOLİK LOVERS KAYIP SAKAMAKİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin