Merhaba Minna!! Güneşden yanan yazarın dramı. Şu an gerçek anlamda kızarmış tavuklara benizyorum. Eşşeklik yapdım ve cezamı alıyorum. Lütfen sizde benim gibi mallık yapmayın. Ve denizde güneşin altında çok kalmayın. Dikkat yb de kanlı resimler var.
İçimde ve sırtımda garip bir acı vardı. Sanki bir yere çapmışım gibi. Menae de ne kadar elbise göndermiş. Yok lan sırtım ciddi ciddi acıyor. Düşünüyorumda acaba çokmu sert davrandım? Hayır doğru yapdım. Ne kadar ben affedicem ya? Bir kerede onlar sürünsünler ve sonunda bakarım. Bu sırtım çıldırtıyor. Ben aşağı ineyim ve biraz konuşuyor gibi yapayım. Ama üzerimi değişeyim önce. Tanrım sırtım beni öldürüyor. Üzerimi değişirken sırtımı kaşıdım. Ve tişörtümü giyindim. Eteklede işimi bitirdim ve indim. İçimde bir his var. Ama her neyse artık. Bahçeye indim ve Rekse bakdım. Köpek için yemek bile dökmemişdi Shuu efendi. Biraz yemek dökdüm ve hemende yemeye başladı. Oyş bebeğim acıkmış. Eve kalkdım ve sofra kurulduğunu gördüm. Yerime oturdum ve her kesi bekledim. Eminim benimle hiç kimse konuşmuycak. Keşke hemende özür dileseler. İşde hepsi toplandı. Çok soğuk şekilde yemek yiyordular. Kahretsin sırtımın acısı da artdı. Şu an bir şey deliyormuş gibi.
-Hey. Sırtın kanıyor.
-Aaaa!! Biliyorum.
Bağırarak biliyorum söyledim. Çünkü şu an gerçekden sırtımdan damla damla kan akıyor. Ve bir şey sırtımdan çıkıyor sanki. Yemeği bırakdım ve ayağa kalkdım. Her kesin bana bakdığını anladım. Odama kalkdım ve acı çekmeye başladım. Bu şey her neyse çok kötü acıtıyor. Ve sırtımı deliyor. Artık acı çekerek küçük çığlıklar atıyordum. Acıdan gömleğimi bir çırpıda yırtdım ve sütyenle odamda dolaşmaya, bağırmaya devam etdim. Kafamı tutmuş acıdan bağırıyordum. Artık dayanamıyordum. Ellerimle sırtımı kaşımaya parçalamaya başladım. Ama bu kahrolası şey bitmiyor oğlum.
-Böyle ne oluyor sana?
-Sen ne yapıyorsun?
Reiji odamda bana bakıyordu. Ve gözleri büyümüşdü. Ne oluyorduki bana? Şu an sırtımda büyük çiziklerin oluşduğunu ve büyüdüğünü düşünüyorum. Bana batan bir bıçak var ama görünmez gibi. Odaya Shuu da geldi.
-Onun omzunda neden yaralar var?
Yaralarmı? Ne yarası? Durduk yerde yaralar nerden çıkdı? Atdığım tiz bir çığlıkla her kes toplandı. Tanrım ölüyorum. Sırtımdan bir şeylerin çıkdığını his etdiyim an bağırmam tüm evi sardı.
-Aaaa!!!!!! Yardım edin!! O şeyi içimden çıkarın!!
-Kanatmı?
Ellerimi sırtıma atdım ve bir şeyler kopardım. Elime bakdığımda bunun siyah renklerde kuş tüyü olduğunu anladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DİABOLİK LOVERS KAYIP SAKAMAKİ
VampiriO kadar karmakarışık bir hikayem varki, burda yazılanlar sana hiç bir şey anlatamaz....