İlk yumruk herkesin de beklediği gibi Fear'ın gözdesi Ekin'den gelmişti. Pamir sadece geri adım atmış yumruğun havada savrulmasını sağlamıştı. Daha sonra kendisi öne atılıp peş peşe rastgele yumruk atmaya başladı. Ekin hemen hemen hepsini bloklarken son yumrukta karnından yemiş öne eğilmişti. Pamir anında el bileklerinden tutmuş Ekin'in sırt üstü yere düşmesini sağlamıştı.
Fear takımındakilerin Ekin'e destek bağırışları daha da artarken Rol'de geri kalmamış Pamir'i kutluyorlardı.
Ekin bileklerini Pamir'den kurtarmaya çalışıyordu ama pek kolay olacağa benzemiyordu. Pamir, Ekin'in bileklerini kafasının üzerinde birleştirmiş elleri ile yer arasında sıkıştırmıştı. Ekin olduğu yerde yuvarlanmaya çalışınca Pamir dizini Ekin'in göbek kısmına bastırıp engelledi. Tamamen haraket alanı kapanmış gibi görünüyordu.
Gözlerim istemsizce Emirhan'a kaydığında telaşlı görünüyordu. Ekin'in yanında Emirhan'ı hiç görmemiştim. Saygı duyduğu bir dövüşcü olduğu için mi bu kadar ilgileniyordu yoksa arkadaşlar mıydı emin değildim. Maçın başlarında nerede olduğunu fark ettiğim Deniz'e baktığımda ise Emirhan'dan pek bir farkı olmayıp işaret parmağının ikinci eklemini dişlerinin arasına almış olduğunu gördüm. Neydi bu samimiyet?
Görkem'i hâla görememiştim. Normalde en önde seyrediyor olması gerekirdi. Ekin'in maçlarını asla kaçırmazdı.
Geri ringe baktığımda hâla aynı pozisyondalardı tek fark Pamir, Ekin'in kulağına eğilmiş bir şeyler söylüyordu. Fear'dan bağırışmalar artmıştı ve yarısından çoğu Pamir'in bu yaklaşımından rahatsız olduklarını uzaklaşması gerektiğini söylüyorlardı.
Ekin'in yüzünde ki duygu değişimlerini çok net görmüştüm ve şuan baya sinirli gözüküyordu. Pamir'e beklemediği bir anda tekme atıp geri savrulmasını sağladı. İşte şimdi başlıyordu gerçek Ekin Özkaya.
Ekin kalktığı gibi Pamir'in üstüne çıkmış yüzünü yumruklamaya başlamıştı. Pamir ise elleriyle engel olmaya çalışıyordu. Fear'dan sesler artarken Rol tepkiliydi. Kazandığı maçı verdiğini söylüyorlardı. Haklıydılar da!
Camiyada maç esnasında Ekin'i sinirlendirmek "Kesin yenilgi" olarak nam salmıştı.Ekin kendini kaybetmişcesine yumruklarını duraksamadan atarken Pamir güçten düşmüş engelleyememeye başlamıştı. Bu sefer bizim takımda ki sesler artmış Pamir'e kendine gelmesini söylüyorlardı. Tekrar Emirhan'a baktığımda ise bu sefer daha keyifli görünüyordu.
Sesler üzerine Pamir haraketlenmeye başlamış Ekin'i üstünden atmaya çalışıyordu ama çokça yara almıştı. Oradan kurtulsa bile kazanması zor bir ihtimaldi. Sol eliyle Ekin'in sağ elini tutmuş kendi sağ eliyle de Ekin'in yüzüne yumruk atmıştı. Darbeyle Ekin geri savrulmuş ikisi de ayrı taraflarda kalmışlardı.
Pamir anî bir hızla Ekin'e yaklaşmış karnına sert bir tekme atmasıyla Ekin'in nefesi kesilmişti. Hakem anında maçı durdurup ondan geriye saymaya başladı.
Sesler kesilmiş herkes maçı izlemeye odaklanmıştı. Sonucu sürekli değişen bir maç oluyordu. Hâla Görkem'i görmediğim aklıma gelirken telefonuma bakma gereği duymuştum mesaj atmış mı diye ama bildirim yoktu.
Hakemin tuttuğu on saniye bitmiş Ekin ayağa kalkmıştı. Yavaşça Pamir'e doğru ilerlemeye başlamıştı ama bir sıkıntısı olduğu belliydi. Asla önce ki maçları gibi değildi bu maç. Şuana kadar çoktan Pamir'i almış olurdu ama çekiniyordu. Şuana kadar bütün maçlarını izledim desem yeriydi ve haraketlerini tanıyordum.
Ekin Pamir'e yaklasmaya baslayınca Pamir sağ elini kaldırmış "Pes ediyorum!" dedikten sonra ringden çıkması bir olmuştu. Kimsenin beklemediği olay karşında mekan birkaç saniyelik sessizliğe büründü. Olayın gerçekliğini kavramaya çalısıyordu herkes. Ekin'de olduğu yerde kalakalmış şaşkınlıkla Pamir'in gözden kaybolduğu yere bakıyordu.
Babamın haşimle kalktığı sandaliyesinin düşme sesi getirmişti herkesi kendine. Mekanda uğultular artarken babam hiç görmediğin kadar sinirliydi. Çok büyük para kaybetmiştik.
Babam mekanı terk etmiş büyük ihtimal Pamir'i bulmaya gitmişti. Polat ise ringe çıkmış Ekin'e sarıldıktan sonra yere oturmuşlardı. Yanında getirdiği kremleri Ekin'in yüzüne ve yumruk yediği bazı bölgelere sürmeye başladı. Polat'a her zaman saygı duyardım. Takımında ki her bir üyeye çok değer veriyordu.
Mekan boşalmaya başlamıştı ama Emirhan biraz bile oynamamıştı yerinden. Dikkatle Ekin'e bakıyordu. Deniz, Emirhan'ın yanına vardığında o da Ekin'i izlemeye başlamıştı.
Ekin üzerinde ki bakışları fark etmiş olacak ki Emirhan ve Deniz'e bakıp gülümsedikten sonra sol eliyle dört işareti yapmış Polat'a geri dönmüştü.
Deniz de gülümsemiş Emirhan'ı omuzlarından tutarak bana doğru çevirmiş ve yürümeye başlamışlardı. "Hadi gidelim!"
Kafamda dolu soru işaretleriyle bir şey dememiş peşlerinden takip etmekle yetinmiştim. Cavap almam gereken bir sürü konu birikmişti.