Ekin'in Deniz'in teklifini kabul etmesiyle beraber başka bir odaya geçmişlerdi. Emirhan ise duşa gireceğini söyleyip yanımdan ayrılmıştı. Yatakta tek başıma oturduğum dakikaların herbirinin farkında olarak beklemiştim haraketlilik olmasını.
O haraketlilik ise dostumdan, Görkem'den gelmişti. Kapının zili çalıyordu. Görkem'in varlığından güç almış olmalıydım ki hızlıca inmiştim merdivenleri. Kapıyı açıp ne ara ona sarıldım hatırlamıyordum bile.
"Neden ağlıyorsun kardeşim?"
Görkem'in de sesi titremişti konuşurken. Eminim onu çok korkutmuştum. Tahmin ettiğim gibi pijamalarını bile değiştirmeden gelmişti.
"İyi ki varsın kardeşim"
Daha sıkı sardı bedenimi sözlerimden sonra. Artık değil gözyaşlarımı hıçkırıklarımı bile tutamıyordum.
"Tamam sakin ol. Ne oldu anlat hadi bana?"
Oda ağlamaya başlamıştı. Yavaşça ondan ayrılıp ikimizide evden çıkardım. Soğuk, vücudumu ve nemli saçlarımı esir ederken titremelerimi de kontrol edemiyordum. Görkem üstündeki montu çıkartıp bedenime sardığında yeni yeni durdurabildiğim hıçkırıklarım tekrar günyüzüne çıkmıştı.
"Konuş benimle lütfen"
Kafamı gögüsüne yaslayıp dinlenmek istedim biraz. Oda sesini çıkartmayıp belime kollarını dolamıştı. Ne kadar süre orada öyle kaldık bilmiyorum ama Deniz'in endişeyle bizi kontrol etmeye gelmesinden sonra dışarıya tamamen tezat şekilde sımsıcak olan eve girmiştik.
Ekin ve Emirhan hâla yukarıda olmalıydılar ki görünmüyorlardı. Deniz ise mutfakta benim için kekik çayı yapacağını söylemişti. Bu soğukta nemli saçlarla dışarıya çıktığım içinde küçük bir azar işitmiştim ondan.
Ağlamak rahatlatmıştı ve şimdi Ekin'in anlatacaklarını daha rahat kaldırabilecekmişim gibi hissediyordum. Babamın attığı fotoğraftan sonra Ekin'in kanlı vücudunu görmek mahvetmişti beni. Birde Deniz ve Emirhan'ın üzerinde bulunan tehdit...
Görkem evi incelemeye almıştı gözleriyle sanırım bende konuşmadığımdan sıkılmıştı.
"Görkem seviyor musun bilmiyorum ama sanada yaptım."
Deniz elindeki tepsiyi dikkatlice taşıyıp sehpaya koyduktan sonra rahatça arkasındaki koltuğa yayılır biçimde oturmuş derin bir nefes çekmişti içine.
"Teşekkür ederim de ne oldu size?"
"Aslını sorarsan bende bilmiyorum."
Bu iki cümlenin sonunda sessizlik kaplamıştı odayı. Üçümüzünde gözleri farklı yerlere dalmış öylece bekliyorduk anlatılacakları.
Sonunda merdivenlerde haraketlilik hissedince o yöne bakma gereksinimi duymuştum. Emirhan önde Ekin arkada beraber inmişlerdi sessizce merdivenlerden. İkiside siyahlara bürünmüşlerdi. Tahminimce Emirhan kendi kıyafetlerinden vermişti Ekin'e. Az çok benzer beden ölçüleri vardı.
"Kusura bakmayın bekletmiş olduk biraz."
Ekin'in sesi odada duyulduğunda Görkem'in kekik çayına dalmış gözleri aniden Ekin'e ulaşmıştı. İki yana attığı ellerini baldırında birleştirmiş daha dik oturmuştu koltukta. Bu ayrıntı hafifçe gamzelerimin belirmesine sebep olmuştu.
"Sorun değil bekletmediniz yani işimiz yoktu başka. Gece gece ne işimiz olacak ki zaten asla gece hayatı olan insanlar değiliz."
Görkem'in saçmalaması Deniz ve Emirhan'ın da ilgisini çekmiş olacak ki manasızca Görkem'e bakıyorlardı. Ekin de durumdan çekinmiş olacak ki konuyu değiştirmişti.
