Emirhan arkasını dönüp bize sessizce "yukarıya çıkın" demesi üzerine Görkem ve Ekin ile yukarıya çıkmış olsakta merakımıza yenik düşüp merdivenlerin başında aşağı izlemek üzere konum almıştık.
Tehlikeli bir konumda duruyor olsakta haraketlilik fark ettiğimizde odaya rahat geçebileceğimiz şekilde oturmuştuk.
Gelen Sden'in başkanıydı. Kerem başkanın nasıl bir karaktere sahip olduğunun bilgisinde olmasamda Ekin'in gerginlikten tişörtümü sıkan eli sayesinde az çok tahmin edebiliyordum.
"İkinizde buradasınız şahane."
"Bir sorun yoktur umarım?" Deniz'in sahte gülümsemesiyle kahkaha atan adam hiçte gergin olan ortamı dağıtmıyordu.
"Aksine çok iyi bir haberle geldim. Emirhan eminim çok sevineceksin. İçeriye gelebilir miyim?"
Birkaç saniye süren sessizlikten sonra Emirhan kapının ardından biraz daha çekilmiş Kerem başkanın eve girebilmesi için fiziksel onay vermişti.
"Kapıda adamlarım dikilse sorun olmaz herhalde?" Kerem başkan koltuğa kurulurken kurduğu cümlesiyle beşimizinde gerilmesine sebep olmuştu.
"Sorun olmaz tabii. Sizi dinliyoruz." Deniz'in gergin olduğu sesinden bile belli olurken Kerem başkanın fark etmemesine olanak bile yoktu. Biraz daha sakin kalmalıydı. Emirhan'la birlikte diğer koltuğa oturduklarında kısa bir sessizlik kaplamıştı evi.
"Çay mı içiyordunuz diyeceğim ama soğumuş baya. Çayı unuttunuz herhalde artık ne yapıyorsanız? Ah siz gençler" yüksek bir kahkaha daha attığında Deniz ayıp olmasın diye samimiyetsizce gülümsemiş Emirhan ise gözlerini devirmişti.
"Yanlış bir zamanda geldim gerçektende sanırım Emirhan?" Başkanda Emirhan'ın mimiğini fark etmiş olacak ki alaylı sesiyle sormuştu sorusunu.
"Sizi dinliyoruz" Emirhan'ın bu tarz konuların dalgasını o adamla yapmasını beklemiyordum zaten ve beni yanıltmayıp kendisine yakışanı yapmıştı.
"Tamer'in yurt dışına eğitime gidecekler listesinde olduğu tamamen aklımdan çıkmış ve sizi aradığımdan sonra aklıma geldi ve şöyle ki hazırlıksız yakalandım. Tamer'in maçlarını nasıl ayarlamalıyım diye düşünürken dedim ki Emirhan zaten iyilişti ve neden takımına, eski konumuna geri gelmesin?"
Bu güzel bir teklifti aslında Emirhan için ama henüz iyiliştiğini düşünmüyordum. Ekin için yara bandı açarken ellerinin titrediğini ve tutukluk yaşadığını fark etmiştim. Aynı zamanda banyoya gideceği sırada kollarından destek alıp yataktan kalkacağı sırada zorluk yasadığı da gözümden kaçmamıştı.
Deniz'de benimle aynı düşüncelerde olmalıydı ki kaşlarını çatmış başkanlarına bakıyordu.
"Teklifiniz için teşekkür ederim ama kabul edemem." Emirhan'ın Sden'i gerçekten sevdiğini daha önce fark etmiştim ama o mantığını kullanmıştı. Hem tamamen iyileşemediğinin oda farkındaydı hem de yeni gelişen olaylarla daha da sıkıntıya sokardı kendinide bizide.
Aynı zamanda arkamda derin nefes verip başını sırtıma yaslayan Ekin'le gülümsemeden edememiştim bu ortama uyuşmayan haraketiyle. Tahmin ettiğimden de gergin olmalıydı.
"Hemen kestirip atmamalısın Emirhan. Bir düşün derim."
"Tamer telefonunu bırakıp niye yurt dışına çıkmış? Ciddi bir şey olmuş olmasın iyice haberleştiniz mi?" Emirhan ikinci kere başkanı umursamayıp konu değiştirmişti ve bahanesinin saçmalığına atıf yaptığı barizdi.
"Sebebini bilmiyorum ama konuştuğumuzda sesi iyi geliyordu. Onu boşver şimdi. Sden için yerin hazır."
"Teklifinizi kabul edemem üzgünüm." Emirhan üçüncü sınıf psikoloji ögrencisiydi ve eminim ki o sorunun cevabında birçok cevap almıştı. Yüz ifadesini göremediğimden merdiven başında pek yorum yapamasamda Ekin'in de anlattıklarıyla kesinlikle Tamer'i ortadan kaldırmışlardı.
