8

6.8K 295 17
                                    

  Yaklaşık on dakikadır okul kapısı önünde Görkem'in gelmesini bekliyordum. Dersi benden bir saat önce bitmişti ve bu bir saatte ne kadar uzaklaşmış olabileceğini düşünüyordum.

  Emirhan'da tüm ders boyunca uyuduğundan benimde tek yaptığım uyumak olmuştu. Dün gecenin yorgunluğunu iyice atmıştım üzerimden. Şimdi ise Görkem teşrif edebilirse eve gidip üstümü değiştirdikten sonra toplantıya katılıp günü bitirmek istiyordum.

  Önümden hızlı adımlarla Deniz'in geçtiğini fark ettiğimde seslenmeden edemedim. Arkasını dönüp baktığında gülümsemiş teklifimi sunmuştum. "Arabayla geçeceğiz gel istersen seni de bırakalım. Yolumuz aynı" arabası olup olmadığının bile bilgisinde değilidim ama içimden teklif etmek gelmişti.
 
  "Sağol ama üzerimi değiştireceğim daha. Orada görüşürüz" bizimle gelmesini istiyordum. "Senin evede uğrarız. Hem Görkem de yanımızda olacak" gözleri yoldaki bir noktaya dalmıştı. Büyük ihtimal Görkem'i hatırlamaya çalışıyordu. "Rol'de maç yapmışsınız daha önce" gözlerini yoldan çekip hatırladığını belirten yüz ifadesiyle "Hatırladım" demişti.

  Yanımızdan gelen korna sesiyle arabaya baktığımda Görkem'in arabasıydı. Ön kapıyı açtığımda gözlerim Deniz'i bulmuş arka kapıyı da açmıştım. İkilemde kaldığı belli olsada arabaya yaklaşıp arka koltuğa bindiğinde kaynaşmamızda bir adım ilerlediğimi hissetmiştim.

  "Hoş geldin Deniz" Görkem'in sesi heyecanlı çıkmıştı. "Hoş buldum
Uzun zaman olmuş" Görkem samimice gülümsemişti cevap olarak. Acaba ne zaman maç yapmışlardı veya kim kazanmıştı?

  Yola çıktığımız beş dakika boyunca müzik dinlemiş kısık sesle eşlik etmiştik.
 
  Sonunda Görkem sessizliği bozmuştu. "Noyan, Ekin gelecek mi?" Bunu niye bana soruyordu ki?
"Bilmiyorum ama büyük ihtimal gelir. Ne oldu?" Görkem boş konuşan bir insan değildi bir şey soruyorsa veya konuşuyorsa illa ki bir sebebi vardı.
 
  "Sordum sadece" sadece sormamıştı. "Senin nasıl geçti Ekin ile maçın Noyan?" Soru Deniz'den gelmişti. "Berabere. Benimde iki ay sonrasına kaldı. Görkem senin ne zaman Ekin ile maçın?" Yüzü düşmüştü ve sinirlendiğini hissetmiştim. "Normalde üç gün sonraydı. Pamir'e vermişler maçı" Görkem'in bu maçı haftalardır beklediğini biliyordum ve heyecanlıydı da adına üzülmüştüm.

  "İstersen babamla konuşabilirim?" Bunu yapardım. "Pamir'in puan durumu daha yüksek. Babanın risk almak isteyeceğini sanmıyorum. Kaldı ki Ekin bu kadar gelişmişken kaybedip benim yüzümden para kaybettirmek istemem" Para önemli değildi ki adalet daha önde gelmeliydi.

  Haftalarca bu maçı beklemişti ve son dakika değiştirilmişti. Yine de bunu Görkem'e anlatamayacağımı biliyordum. Babamın fikirlerini hep sorgusuz kabullenmişti şuana kadar.

  "Ekin ile konuşsan dostluk maçı gibi bir şey için kabul etmez mi?" Fikir Deniz'den gelmişti. Görkem'e baktığımda gözlerinin anlık parladığını görmüştüm. Ne oluyordu bu çocuğa?
"Bugün konuşalım" dediğimde Görkem derin bir nefes çekmişti içine.

  Deniz'in telefonunun zil sesi arabayı doldurduğunda çok bekletmeden açmıştı telefonu. "Efendim" İç dikiz aynasından Deniz'i izlerken yüz kaslarının gerildiğini görebiliyordum. "Yapmayacaksın" sesi sinirli çıkmıştı. Anında elim radyoya gitmiş müziği kapatmıştım. Belli ki ciddi bir konu vardı.

   "Beni oraya getirtme Emirhan. Çok ciddiyim." Emirhan'ın ismini duyduğumda ilgimi daha çok çekmiş bütün dikkatimi Deniz'in yüz ifadelerine vemiştim. Görkem'in de dikkatini çekmiş olacak ki oda arada iç dikiz aynasından Deniz'e bakıyordu.

  "Son uyarım" Bu kadar sinirlenmesinin altında yatan nedeni aşırı merak etmiştim şuan. "Biliyor musun ne hâlin varsa gör" Cevap beklemeden telefonu kapatmış koltuğa bırakmıştı. Yüz ifadesi hala aşırı sinirliyim diye bağırıyordu.

  "Ciddi bir sıkıntı mı var?" Görkem dayanmayıp sormuştu. "Kapasak mı konuyu sadece kafa dağıtmak istiyorum" İkimizde anlayışla kafa salladığımızda hafif gülümseyip teşekkür etmişti. İki dakikalık sessizlikten sonra evime varmıştık.

  Odama girip siyah kot pantalonumu ve beyaz bol tişortümü üzerime geçirip arabaya geri bindim. Yaklaşık üç dakikamı almış olan bir işlem olmuştu.

  "Hangi sokakta Deniz evin?"
Heyecanlamıştım. Evinin yerini öğrenecektim. "Buradan üç dört dakika ileride alt sokağa gir dümdüz ilerle solda göreceğiz" bu kadar yakın mıydı gerçekten.

  Üç dakikalık yoldan sonra beyaz müstakil bir evin önünde durmuştuk. "Burası, hemen geliyorum" deyip arabadan inmiş eve doğru yol almıştı.  
O sırada aynı evden çıkan Emirhan ile karşılaşmayı asla beklemiyordum.
Daha demin kavga etmelerine râmen ne Deniz onu görünce bir tepki göstermişti ne de Emirhan. Öylece birbirlerinin yanlarından geçmişlerdi.

  Emirhan ile gözgöze geldiğimizde tepkisiz suratıyla iki saniye bana bakmış daha sonra gözlerini Görkem'e çevirmiş ve yoluna devam etmişti.

   "Ne oldu acaba aralarında?" İnan bana bende çok merak ediyorum. "Onu geç aynı evde kalıyorlarmış" tepkim karşısında gülümseyip "Bekliyordum aslında. Sürekli beraberlerdi okulda da" Görkem bile fark etmişken ben dibimde ki sınıf arkadaşımı nasıl daha yeni fark edebiliyordum?

  Deniz arabaya bindiğinde üzerini süzmüştüm. Kot pantalon ve gri, baskılı, bol tişort giymişti. Yakışmışlardı. Gözlerim Görkem'e kaydığında geldiğimden beri üzerindekilere ilk defa baktığımı fark etmiştim. Bizim aksimize beyaz gömlek giymişti ve siyah kot pantolunuyla uyumlu gözüküyordu.

  Toplantı Rol'de olacaktı. Babam bu tarz etkinlere bayılırdı ve çoğu etkinliğin bizim salonumuzda olmasını teklif ederdi. Diğer takımlar kutlama sonrası temizliğe pek girişmek istemedikleri icin genelde babamın teklifleri kabul edilirdi.

  Evlerin sokağı Rol'e yakın olduğu için arabayla çok kısa bir vaktimizi almıştı. Arabayı park edip içeriye girdiğimizde gerçekten aşırı kalabalıktı. Kenar koltukların bir kısmında boşluk gördüğümde Görkem ve Deniz'in kolundan tutmuş o tarafa ilerletmeye başlamıştım. Oturduğumuzda derin nefes almış kafamı duvara yaslamıştım. Uzun bir gece olacaktı.

...

  Düşüncelerinizi merak ediyorum yorumlarınızı görmek benim için önemli ve vote atmayı unutmayın lütfenn

Zamanla | bxbxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin