Medya:Mehmet
HER ZAMAN EN KIRICI CÜMLELERİ BULUYORDU ZATEN
Cam kırıkları gibiydi cümleleri. Ağzımı açmama bile müsade etmeden konuşup gitmişti. Parçalanmıştım artık. Ben bu muydum? Hiç birşey söyleyemeyen, kendini ifade etmekten yoksun. Ne kadar da çok birikmişti içimdekiler.
"Keşke hayır diyebilseydim, keşke hayır diyebilseydim, mahvettim kendimi, artık bittim, tükendim."
İçimden kendi kendime söylediğim cümlelerimle gözlerim dolmuştu. Unutulmayacak bir gün olmuştu nişan günüm. Hafızama kazılı kalacak ve bir daha asla çıkmayacak olan. Hatırladıkça içimi acıtacak.
Kalbimin ortasına bir çizik atılmıştı bugün. Buna izin veren bendim. Belkide başıma gelenleri hakedende yine bendim. Madem evet demiştim, olur demiştim cezamada artık razı gelmeliydim. Belliki bundan sonra aldığım her nefes bana haramdı. Dediği gibiydi belkide. Bir maskede ben takmalıydım.
"Zeynep hanım; gelebilir miyiz? " dediklerinde geldiklerini anlamıştım.
Kapıyı açarak içeri davet ettiğimde
"Zeynep hanım, daha giyinmemişsiniz, elbisenizi giyinin, bize haber verin bekliyoruz biz koridorda."
"Tamam, kusura bakmayın, bekleteceğim sizi."
"Bekleriz biz Zeynep hanım sorun değil."
gülümseyerek çıkmışlardı.Onları bekletmek istemediğimden hızla elbiseyi giyinmiştim. Yengemin beğenisiyle aldığımız pembe elbise oldukça göz alıcıydı.
Elbise bakmaya gittiğimizde ben daha iddiasız bir elbise istesemde, buna müsade etmemiş, özel tasarım olan bu elbiseyi almıştı. Üzerine aynı renk kumaştan şal hazırlatmıştı.
Elbiseyi giyip aynanın karşısına geçtiğimde oldukça iddialı olan bu elbiseye bakakalmıştım. Bu kadar mutsuz olduğum bir günde böylesine güzel bir elbiseyle nişanımın olması... Aklım almıyordu. Düşündükçe ağlama noktasına geldiğimden kapıyı açarak içeri aldım beni bekleyenleri.
"Zeynep hanım harikasınız, bu elbise çok güzel, daha önce sizin kadar güzel bir genç hanım hiç görmemiştim. Dedikleri kadar varmışsınız.
Çok utanmıştım.
"Ben teşekkür ederim, sizler de çok güzelsiniz."
"Peki o zaman başlayalım, önce sizi şu sandalyeye oturtalım. Nasıl bir makyaj istersiniz, şalınızı nasıl yapalım? Gerçi yengeniz birşeyler söyledi."
"Hafif bir makyaj yapın lütfen, başımı yengemin istediği gibi yapabilirsiniz."
"Tamam o halde başlıyoruz, önce gözünüze bir damla damlatacağız. Gözleriniz daha parlak gözükecek."
****************************************
Tam olarak hazırlanmam iki saati bulmuştu. Arada Nermin teyze gelip bana bakıyor, aşağıya gelmeye başlayanların isimlerini aktarıyordu. Kapım çalındığında yengem ve onun geldiğini farketmiştim.
"Zeynebim, ne kadar güzel olmuşsun. Bir tanem benim, Allah nazarlardan saklasın seni. Mehmet ne güzel olmuş değil mi? Ama ben biliyordum zaten, bu elbisenin tam sana göre olduğunu anlamıştım. Allahım çok şükür bu günleride gördüm. "
"Anne, hadi, insanlar bekliyor."
"Tamam be oğlum, bekle az, Ayyyy bak unutuyordum nerdeyse."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HEPSİNDEN ACI
SpiritualitéDuyduğu şeyler yutkunmasına engel oluyordu. Yeterince acı yaşamamış mıydı? Onu kaybederse ne olacaktı. Boğazı düğüm düğümdü. Gözyaşları oluk oluk akmaya başlamıştı. Gözleri karardığında düşündüğü şey bu acının hepsinden acı olduğuydu.