Yazardan;
Deniz duyduklarının şoku ile olduğu yere çöker ve gözyaşlarını daha fazla tutamaz. Ağlarken bir yandan da ne yapacağını düşünür. Bir yanda daha ''Sevgilim'' bile diyemediği sevgilisi, bir yanda da zor zamanlarında onu hiç yalnız bırakmayan tek arkadaşı.
Bir süre öylece durduktan sonra zorlukla ayağa kalkar ve yürümeye başlar. Bir an önce eve gidip Min Hee ile konuşmalıdır. O adamın sesini tekrar tekrar kulaklarında hisseder ve her seferinde daha çok ağlamaya başlar. Tek yapabileceği yarın saat 21:00 a kadar başka bir yol bulmaktır çünkü ne sevgilisin ne de tek arkadaşını o adamlara vermeye niyeti yoktur. Eve geldiğinde anahtarlarını çıkartıp sessizce içeri girer. Direk Min Hee'nin odasına gider ve yavaşça kapıyı açıp içeri girer. Uyuduğunu görünce ses çıkartmamaya dikkat ederek kendi odasına gider. Yatağına oturur ve karanlıkta ne yapacağını düşünür. Hiçbir şey aklına gelmedikçe gözleri daha çok dolar ve tekrar gözyaşlarını tutamaz. Odada hıçkırık sesleri yankılanırken birden bildirim sesi gelir. Deniz telefonunu alıp zorlukla gelen mesaja bakar. Mesajın Jimin'den geldiğini görünce gözyaşlarını siler ve okumaya başlar.
'' Deniz, uyudun mu? Kalbim, kalbim çok ağrıyor. İçimde kötü bir his var. Sen iyi misin? ''
'' İyiyim Jimin ''
Nasıl söyleyebilirdi ki iyi olmadığını? Eğer her şeyi anlatırsa o adrese gideceğine adı gibi emindi o yüzden susmayı tercih etti. Susup yarın başka bir yol bulacaktı.
'' Sevgilim bana bir kere bile olsun '' Sevgilim '' demedin :( ''
'' Şimdi uyuyacağım Jimin, iyi geceler ''
'' Ah! Peki. İyi geceler sevgilim ^^ ''
Deniz telefonunu kapatıp yatağına uzandı ama biliyordu bugün de uyuyamayacaktı.
---Deniz---
Gözüme gelen güneşin ışığı ile gözlerimi zorlukla araladım. Bugüne uyanmak istemiyordum ama bir an önce Min Hee ile konuşmalıydım. Üzerimi giyindikten sonra mutfağa doğru ilerledim. Her zamanki gibi Min Hee gene kahvaltısını yapıyordu ama beni görmesiyle yemeyi bıraktı ve konuşmaya başladı.
(Min Hee)- Günaydın canım
(Deniz)- Günaydın
- Gel hadi kahvaltı yap sende
- Konuşmamız lazım Min Hee
- Tamam konuşalım
Bütün olanları Min Hee'ye anlattıktan sonra bir süre sessiz kaldım ve konuşmaya devam ettim.
- Ne yapacağım Min Hee? Jimin' e söylersem gideceğine eminim ama söylemezsem de-
- Dur! Dur bir dakika. Jimin'e sakın bir şey söyleme beni de merak etme başımın çaresine bakarım. Onları oyalayacak başka bir şey bulmamız lazım. Ne yapsak? Buldum! Seninle konuşan o adamı bulmalıyız. Eğer kim olduğunu öğrenirsek Jimin'i neden istediklerini de öğreniriz.
- Bugün okula gitmeyeceğim o adamı bulup tekrar konuşacağım.
- Olmaz! Okula gitmek zorundasın Jimin'i unutuyorsun galiba. Hem o adamın seni takip ettiğine eminim büyük ihtimalle okulun yakınlarında bir yerlerdedir.
- Okuldayken konuşamam Jimin ile birlikte oluyoruz hep.
- İşe giderken konuşursun.
- Ne konuşacağımı da bilmiyorum ki
- Jimin'in o saatte bir işi olduğunu, ne işi olduğunu da bilmediğini söyle. Kesinlikle gidemeyeceğini söylediğini söyle. Yarın verdiğiniz adrese gidecekmiş dersin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sensiz Yaşayamam
FanfictionGerçekleşmesini istediğim ama hiçbir zaman gerçekleşmeyeceğini bildiğim hayellerimi anlatan bir çalışma... Lütfen kitabımı okuyun. Bana, vote ve yorumlarınızla destek olun ^^ Kapak tasarımı için @AURORA-hera teşekkür ederim =) 10.02.2016 10.02.2017