Gerçekleşmesini istediğim ama hiçbir zaman gerçekleşmeyeceğini bildiğim hayellerimi anlatan bir çalışma...
Lütfen kitabımı okuyun. Bana, vote ve yorumlarınızla destek olun ^^
Kapak tasarımı için @AURORA-hera teşekkür ederim =)
10.02.2016
10.02.2017
Multi: Murat ^^ Müzik ile okursanız belki daha iyi olur. İyi okumalar :)
---Jimin---
Sonunda birinci ders bitmişti. Zil çalar çalmaz Deniz hemen Murat'ın sırasına gitti ve konuşmaya başladılar. Hem konuşuyor hem de gülüşüyorlardı ve ben çıldırmak üzereydim. Bütün teneffüs onun yanındaydı, bir kere bile olsun yüzüme bakmadı. Canım acıyordu ve çok sinirlenmiştim. Hoca sınıfa girince Deniz de yanıma geldi. Deniz'e bakmadan sinirli bir şekilde konuşmaya başladım;
- Sonunda teşrif edebildiniz Deniz hanım.
- Niye böyle söylüyorsun Jimin arkadaşım o benim.
- ( İçinden söyler ) Nasıl arkadaşsa!
Bütün günüm sinirlenmekle ve sinirimi yatıştırmaya çalışmakla geçti. Deniz'in günü ise her teneffüs Murat ile zaman geçirip onunla konuşup gülüşmesiyle geçti. Başımın ağrısı gittikçe artmaya başladı. Deniz'i evine bıraktıktan sonra hemen eve gidip uyuyacağım. Sabırsızlıkla beklediğim son zil de çalmıştı. Hemen eşyalarımı topladım ve Deniz'e doğru döndüm.
( Jimin )- Hazırsan gidelim Deniz.
( Deniz )- Bugün Murat ile gideceğim gelmene gerek yok Jimin, teşekkür ederim.
( Jimin )- Nasıl ya ? Olmaz, eve girdiğini göreceğim.
( Deniz )- Tamam Jimin niye kızıyorsun? Üçümüz gideriz.
( Deniz )- Evet Murat şey, Jimin de bizimle gelecek.
( Murat )- Neden?
( Jimin )- Ne neden ya? Asıl sen niye geliyorsun?
( Deniz )- Jimin lütfen!
( Murat )- Ne oluyor Deniz?
( Deniz )- Ben sana sonra anlatırım Murat hadi gidelim artık.
( Jimin )- Ne demek sonra anlatırım Deniz? Arkadaşına sevgili olduğumuzu neden şimdi söylemiyorsun?
( Murat )- Ne? Ne diyor bu çocuk Deniz?
( Jimin)- Ben anlatayım sana ( Deniz'in elini tutar ve konuşmaya başlar ) Biz SEVGİLİYİZ!
( Deniz )- ( Sinirle Jimin'in elini bırakır ve konuşmaya başlar ) Jimin oyun oynadığımızı unutuyorsun galiba.
Bugün yeterince sabretmiştim ama Deniz'in bu son söylediklerine dayanacak gücüm kalmamıştı. Hiçbir şey söylemeden sinirle kapıyı çarparak oradan uzaklaştım. Baş ağrım daha çok şiddetlendi. Hızlı adımlarla eve gittim ve hemen kendimi yatağa attım. Baş ağrımdan uyuyamıyordum sadece yatakta dönüp duruyordum. Sonunda uykuya dalmışım sabah hyungun çağırmasıyla uyandım.
( Jin )- Jimin kalk artık geç kalacağız.
( Jimin )- Bugün okula gelmeyeceğim hyung sen git.
- Neden? Ne oldu?
Hyunga bütün olanları anlattım.
( Jin )- Ne yapacaksın?
( Jimin )- Bilmiyorum hyung sadece yalnız kalmak istiyorum.
- Tamam sen kafanı toparla akşam konuşuruz.
- Peki hyung.
Hyung gittikten sonra ne yapacağımı düşündüm. Moralim bozuk olduğu zaman genelde kaykaya binmek beni rahatlattığı için kaykaya binmeye karar verdim. Canım hiçbir şey yapmak istemediği için kahvaltı yapmadan üzerimi değiştirdim ve kaykayımı alarak her zamanki yerime gitmeye başladım. Bir süre sonra her zamanki yerime değil de Deniz ile beraber geldiğimiz büyülü manzarası olan yere geldim. Belki burası daha iyi gelir. Oturdum ve manzarayı izlemeye başladım.
---Deniz---
Bugün Jimin mesaj atmamıştı. Ben de biraz kahvaltı yaptıktan sonra üzerimi değiştirip evden çıktım. Dün Jimin'in yaptıklarına bir türlü anlam veremiyorum. Murat benim için arkadaştan da öte birisi, kardeşim gibi. O benim Türkiye'deki tek arkadaşımdı ve ondan çok zor ayrılmıştım. Şimdi ise şans eseri karşılaştık. Dün baya konuşmuştuk, burada okumaya karar vermiş. Çok ama çok mutlu olmuştum. Bunları düşünürken okula gelmişim. Etrafıma baktım ama Jimin'i göremedim sınıfta olacağını düşündüm. Sınıfa girdiğimde herkes vardı ama Jimin yoktu. Birinci ders bitmişti ama Jimin hala yoktu. Merak ettiğim için Jin'e sormaya karar verdim ve onun yanına gitmeye başladım.
( Deniz )- Jin, Jimin neden gelmedi?
( Jin )- Bugün gelmeyecekmiş yalnız kalmak istediğini söyledi.
- Nerede peki?
- Bana bir şey söylemedi.
- Onu nerede bulabilirim, nereye gider?
- Evde olabilir orada yoksa ya kaykaya biniyordur, ya basketbol oynuyordur, ya da Han nehrine gitmiştir.
- Tamam teşekkür ederim.
- Deniz?
- Efendim?
- Jimin'i üzme.
Kafamı '' Tamam'' anlamında salladım ve hemen sınıfıma gidip eşyalarımı toplayıp okuldan ayrıldım. Jimin'i bir an önce bulmam lazım.
Üç saattir Jimin'i arıyorum ama Jin'in söylediği hiçbir yerde yok. Artık iyice endişelenmeye başladım. Düşün düşün başka nereye gidebilir? Aslında bakmadığım bir yer var. Hemen bir taksi buldum. Belki ikimizin gittiği yere gitmiş olabilir. Verdiğim adrese gelince parayı ödeyip taksiden indim ve yürümeye başladım. Arkası dönük birisinin oturduğunu gördüm. Biraz daha yaklaşınca bu kişinin Jimin olduğunu anladım. Yanına gidip oturdum ama beni fark etmedi. Ben de konuşmaya başladım.
( Deniz )- Jimin?
( Jimin )- ( Yüzüne bakmadan konuşmaya başlar ) Neden geldin? Okulda olman gerekiyordu.
- Seni merak ettim. Neden okula gelmedin?
- Neden merak ediyorsun ben senin neyin oluyorum ki?
- Jimin niye böyle davranıyorsun?
- ...
- Ne oldu Jimin?
- ( Sinirle ayağa kalkar. Deniz de kalkıp karşısına geçer ) Aşık oldum Deniz!
Sonra da arkasına bile bakmadan hızlıca oradan uzaklaşır.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu bölümün de sonuna geldik. Bir kişiye dün yayınlayacağımı söylemiştim ama yayınlayamadım kusura bakmasın lütfen. İnşallah bu bölümü de beğenmişsinizdir. Yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum.
