Sensiz Yaşayamam

37. Bölüm

---Min Hee---

Mesaj atar atmaz ardı arkasına sorular sıralanmıştı. Mesajlar gelmeye devam ederken 15 dakika içinde evde olacağımızı ve her şeyi o zaman en ince ayrıntısına kadar anlatacağımızı yazıp gönderdim ve telefonumu kapattım. Jimin'in eşyalarını toplarken Jimin'in annesi ve ağabeyi oturdukları yerden bize bakıyorlardı. Hazırladığım çantaları yere bırakarak onlara doğru döndüm ve konuşmaya başladım.

(Min Hee)- Uçak saatine daha iki saat var o zamana kadar Jimin ile durmak isterseniz bizimle gelebilirsiniz.

Bir süre birbirlerine baktıktan sonra dönüp montunu giyen Jimin'e bakmaya başladılar. Gülümseyerek konuşmaya başladım.

(Min Hee)- İşiniz yoksa bizimle gelmenizi isteriz çünkü evde 6 kişi olayı öğrenmek için sabırsızlıkla bekliyor onlara olayı anlatmada Jimin'e yardımcı olursunuz.

(Jimin)- Hey! Ben neden anlatıyormuşum? Mesaj atıp herkesi meraklandıran sensin o yüzden sen anlatacaksın.

(Min Hee)- Olmaz sen anlatacaksın! Ben eve gider gitmez valizleri hazırlayacağım.

(Jimin)- Türkiye'ye tatile gitmiyoruz Min Hee!

(Min Hee)- Tatil için gitmesek de illaki eşyaya ihtiyacımız olacak değil mi Jimin? Ama sen tabii ''Yok ben orada kokacağım'' diyorsan kendine eşya almayabilirsin!

(Jimin'in Ağabeyi)- Tamam tamam sakin olun. Biz annem ile anlatırız her şeyi, siz de o arada işlerinizi halledersiniz.

(Min Hee)- Süper. O zaman gidelim.

(Jimin)- Sonunda buradan kurtuluyorum.

(Min Hee)- Doktorun üzülecek senin gibi sorunlu bir hastasını kaybettiği için.

(Jimin)- Ne demezsin! Ama hemşire üzülebilir.

(Min Hee)- Niye ki?

(Jimin)- Nasıl niye? Hiç fark etmedin mi bana nasıl davrandığını? E tabii söz konusu ben olunca kızlar ayrı bir özen gösteriyor.

(Min Hee)- Öyle mi bay ego yığını? Deniz'i bir bulalı o zaman görürsün sen gününü!

Biz birbirimizle atışırken Jimin'in annesi ve ağabeyi gülerek bizi izliyorlardı. Bense Deniz'in ölmediği haberine ve Jimin'in eski haline dönmesine sevinmekle meşguldüm. Biz birbirimizle atışırken çoktan eve gelmiştik. Her zamanki gibi kapıyı benim meraklı sevgilim açmıştı.

(Jungkook)- Min Hee neler oluyor bize de anlatacak mısınız?

Gözleri arkamdaki Jimin'in annesi ve ağabeyine gidince hızla tekrar yüzüme bakarak sinirle konuşmaya başladı. 

(Jungkook)- Bu adamın ne işi var burada Min Hee?

(Min Hee)- Jungkook daha ne kadar kapının ağzında bekleteceksin bizi? Üşüdüm ben ya, içeri girelim her şeyi öğreneceksin. 

İçeri girdiğimizde Jungkook her an Jimin'in ağabeyine dalacakmış gibi duruyordu. Gülmemi zorlukla bastırdım ve meraklı gözleri üzerimde toplayan bir konuşma yapmaya başladım.

(Min Hee)- Beyler sizlere gruptan attığım mesajda da olduğu gibi Deniz ölmemiş, zorla Türkiye'ye gönderilmiş. 

(Jungkook)- Nasıl olmuş peki?

(Namjoon)- Önce misafirlerimizi tanıtsaydınız.

(Jimin)- Annem ve ağabeyim hyung. Ağabeyimi biliyorsun zaten.

(Jin)- Bize artık neler olduğunu anlatın.

(Min Hee)- Jimin anlatacak.

(Jimin)- Hayır! Benim işim var!