Bu aralar ne olacagıyla ilgili tahmin yürütmem kadar yanlıs bir sey yok.
Çünkü her sey aniden oluyor hayatımda. Kendi üzerimde pek sorumlulugum yok sanırım. Aynı evde annem ve babam yerine baska bir kisiyle yasıyordum. Bu kisi benim en sevdigim fakat benden bir cok seyi gizleyen adamdı.Bir ailemde olmustu kısa zaman icinde tanımlayamayacagım kadar mutlu hissediyordum kendimi. Bir de Okulun bitmesini diger sınavin gelmesini iple cekiyordum. Yoluna konmustu bir cok sey.
Havanın yagmasına karsılık üzerime siyah yagmurlugu ve semsiyeyi alıp evden cıktım. Uzun süredir annem ve babama ugramıyordum. Yeni tanıstıgım ailemle vakit gecirip semih hocanın yokluguyla kendimi avutuyordum. Gece ücte gelip sabah altıda cıkıyordu.
Bir kere sormaya calıstımsada düzgün cevap alamadim. Sanırım annesinin yanında kalıyordu. Burayada benim icin gelip gidiyordu. Sayko bile semih hocadan uzaklasmis her gün benle uyuyordu.
Yagmurlu yollardan yürüyüp mezarlıgın oldugu yere ulastım. Burdaki görevli beni sanırım tanıyordu. Ben girdigimde aval aval bakmak yerine ne isle ugrasıyorsa devam ediyordu. Annem ve babamin yanina gelip diz cöktüm. Özlemistim onları toprak kokusu vardı. Üzerimin camur olması umrumda degildi. Gözümden yaslar koyversede icimde huzur vardı. Uzun süre olmustu. Yokluguna alısmıstım bir nevi.
Bir süre ikisinin mezar tasına yaslandım. Ikisini de özlemistim.
Yagmurun tekrar yagmasına aldırmadım. Hem sıcaktı havada.
Annem ve babama aileleri anlatmistım. Onlarla konusmayı cevabını alamasamda seviyordum.
Babamla annemin iliskisini hala anlamıs degildim. Olanlar beynimi bulandırıyordu. Mete amca neden beni istemiyordu. Gözde teyzem neden mete amcanın konusunu kapatmıstı. Semih hoca neden annesiyle konustugunu gizliyordu.
Hic birine cözüm bulamıyordum.
Telefonun titremesiyle düsünceleri dagıtıp ıslanan elimi ovusturarak telefonu aldim. Yagmurun yagmaması icin gölgeleyerek gelen mesajı actım. Efsun abla mesaj atmıstı. Ailemde onu cok sevmistim. Diger kuzenlerime nazaran o daha iyiydi. Eve gelecegini söylemisti.
Mesajına karsılık verip annemle babama veda edip cıktım pantolonumun dizleri çamura bulanmıstı. Yolda yürürken yagmurun siddetlenmesiyle semsiyeyi actım. Yaz gelecek ya yagmurlarla sorunum bitmezdi.
Bir de aksamları simsek cakması vardı. Korkuyordum ama yapacak bir sey yoktu.
Eve geldigimde kapının önünde bekleyen ufukla efsun ablayı gördüm. Kızı eceyi sanırım ana sınıfına bırakmıs olmalıydı.
"Abla ne zaman geldiniz kusura bakmayın mezarlıktaydım."
Beni süzerken ufuk kucagıma atlamaya calıstı. Ama nafile üzerim ıslak ve camurdu.
"Yok canım yeni geldik. Sana noldu ne bu hal."
Elimde havayı isaret edip güldüm.
Kapıyı acıp iceriye davet ettim. Efsun ablanın ikinci gelisiydi eve.
Onlar iceri gecerken botları cıkarıp odama cıkıp pijamaları giyindim. Soguktan titriyordum. Ayagıma tavsanlı pandufları gecirip ıslanmıs sacımı topuz yapıp indim. Ufuga kocaman sarılıp efsun ablayla konusmaya basladim.
"Abla sen mete amcayı tanıyormusun"
Bu soruyu sormak kac zamandır aklımdan geciyordu.
"Evet"
Efsun abla cok iyi niyetliydi. Soylecegi ne varsa hepsini söylerdi.
"Nerden"
Saşırmıstım. Bir ben mi tanımıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Merhaba Ögretmenim (Tamamlandı. )
Ficção Geral"Kaybedecek bir aydınlığın yoksa karanlıktan korkmazsın..." dedi kadın sonrasında ise adama sıkıca sarıldı. Onunla nefes almak bile kadına bir ömür sürerdi.