63:part 3
Semih'ten
Hayat bana yine kücük bir kurtulus yolu vermisti. Belki de en son hissedecegim duygu simdi hissedebiliyordum. Onun elini tutmak yüzüne bakmak kendinden bir parcanın vucut bulması belki de cok garip bir duyguydu. Yasamadan asla ögrenilemeyecek bir duygu. Onun kokusu nefesi dokunusu her bir adımı bu dünyadaki en güzel anılardan en güzeliydi.
Milyonlarca yıldızın arasından kayan minik bir yıldızla gerceklesen bütün bir dilek gibiydi ona sahip olmak. Tam pes ettim dedigimde ögrendigim ögrendigim günden bu yana saskınlık ve hayretle izledigim bir görüntü. Ilk okulda fen dersinden ögrendigim fasulye büyütmede sevindigim kadar sevdigim bir seydi benim icin. Bir fotograf karesinde iki insanın vucudunu birlestirerek yeni yüz yaratma gibi bir seydi onun minicik elleri.
Her binlerce problemin icinde en hassas noktaydı gülüsü dokunusu. Onun varlıgı benim yoklugumda bir günes gibiydi benim minik haylazım !
Tuhaf bir sekilde ögrendigim bir mutluluk kaynagıydı. Minik eliyle avucuma daireler cizen yumurcak saranın dokunusu kadar huzur veren sakin kalmamı saglayan minik haylaz. Sara gibiydi bazı huyları bazı davranıslarıda murat gibiydi ama tuhaftı o benimdi benim kızım ve benden bir parca ne kadar saka gibi gelsede gercek olan buydu.
Dokunusuyla uyusturan bir ilactı o kafa yapan icki ve sigara degildi. Sorumluluk hissi gibiydi farkında olma ve farkında olmalık. Yeniden dogma gibi bir etkiydi acı günündeki tatlı bir dayanaktı benim minik kızım.
"... semihhhh? "
Sahranın dokunusundan cekip cevreye bakınca bir tek ceydanın olmasıyla sasırdım. Murat ve saranın gidisinden sonra sahraya kafam dalmıstı.
" efendim "
Sanırım ceydayla geldigim günden sonra hic konusmamıstım.
" sana soru sordum ? "
" ne sordun? "
Sahranın meyve suyunu icmesini saglarken birsüre söylemesini bekledim.
" sen neden burdasın yani yanlıs anlama basımın üzerinde yerin var da yani sey murat sarayla seni yani ne biliyim görünce iste anla sen."
" sara benim kızım murat niye bir sey desin ki."
Elinde bulanan böregini yere bırakıp öksürürken bilmedigini anlamalıydım. Minik kızımı dizimden kaldırıp su vermek icin uzandım. Elimdeki siseyi alıp icerken oksürügü biraz kesildi.
" yani sara seniinn kızın mı nasıl oluyor? "
Sahrayı örtüye oturttururken eline bir börek verip ceydanın verdigi tepkiye karsılık bir sey demedim.
" saka degil mi ? Yani sara ve murat evli yani ben öyle biliyorum öyle degil mi ? "
Kendiyle celisen ceydaya bir süre daha baktım. Hic muhabbetimiz yokken bu soruyu sorması hep meraktan olsa gerekti.
" evliler yani simdilik. "
En azından simdilik olmalı saraya bosan dedigimden beri benimle konusmamıstı. Aniden ögrenince onu istemem normaldi ama yani bu evlilik sadece sözdeydi. Sara muratı sevdigi icin düsünmüyordu aklım karmakarısık olmustu. Beni uyusturan sahranın varlıgıydı. Ardanın bana kulak misafiri olup anlattıklarıydı.
" nasıl siz onu sarayla ne ara...
Pardon yani sey of.
Ciddi misin? "
Söyledigini lafı toparlamaya calısırken daha cok dibe batıyordu.
" Evet ciddiyim."
Hem saranın askından süphe etmistim ama yine yanılmısım. Bu hayatta ihanet etmeyen arda ve sara olmustu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Merhaba Ögretmenim (Tamamlandı. )
Ficción General"Kaybedecek bir aydınlığın yoksa karanlıktan korkmazsın..." dedi kadın sonrasında ise adama sıkıca sarıldı. Onunla nefes almak bile kadına bir ömür sürerdi.
