Yazarınıza destek ve motivasyon için lütfen oy verip, yorum atmayı unutmayın.
Keyifli okumalar....Şimdi buradaydı. Yeni hayatının başlayacağı koca şehirde.
Havalimanından çıkışta bekleyen taksilerden birine bırakmış akıp giden yolu izlemişti. Taksiden indiğinde büyük şirket binasının önünde durup bakışlarını dev manzaraya çevirdi. Mutluydu burada bulunmaktan, kendinden emin adımlarını içeriye yönlendirdi.
Ayakkabılarından çıkan sesle birlikte tüm çalışanların bakışları üzerine çevrilmişti. Aldırmadı onu süzen bakışlara kendinden emin ve kararlı tavrıyla yürümeye devam etti. Özel çaba harcamasına gerek kalmazdı oysa güçlü duruşu için bu duruş çocukluğundan miras kalmıştı. Karşısında ki masada tüm sevecenliği ile kendisine gülümseyen kıza doğru adımlarını yönlendirmişti.
"Merhaba"
"Merhaba. Nasıl yardımcı olabilirim size.."
"Emir bey ile bir görüşmem vardı müsaitmi kendisi.."
"Leyla hanımdı değilmi. Emir bey haber vermişti geleceğinizi. Sizi bekliyor kendisi..."
"Evet ismim Leyla. Ofisi ne tarafta..."
"4.katta efendim asistanı size yardımcı olacaktır. Hemen haber veriyorum geldiğinizi.."
"Peki teşekkür ederim.."
Üzerindeki bakışlar adını öğrendikleri anda daha da yoğunlaşmıştı. Konuştuğu kız ona samimi olduğunu düşündüğü gülüşünü sunarken diğerlerinin bakışları farklıydı. Erkekler arsız bakışları ile kadınlar tam tersine kıskançlık dolu bakışlarla izliyorlardı. Önemsemedi, istedikleri gibi bakma özgürlüğü tanıdı onlara, nede olsa alışkındı bu tarz bakışlara herkes güzelliğini takdir etmez kendilerine rakip olarak görürlerdi. Kapanan asansör kapısı ile bakışlarda bir süreliğine son bulmuştu.
Aynadaki aksine baktı o sırada, yürüdükçe savrulan eteği ayrı bir hava katmıştı, asilliğine her zaman inandığı beyaz gömleği sayesinde kusursuz olan güzelliğini iyice kusursuzlaştırmıştı. Gömleğinin üzerine iri dalgalar halinde dökülen dalgalı saçları her adım atışında savruluyordu. Gerçekten de güzel kadındı. Adının anlamı gibi bir çöl dilberiydi adeta, efsanelere konu olmuş bir çöl ahusu.
Tüm düşünceleri açılan kapıyla son buldu. Karşısında gülümsemesi tüm yüzüne yayılmış diğer kızın bahsini geçirdiği asistan olarak düşündüğü kız belirivermişti. Gözlerinde saklayamadığı beğenisi açıkça okunuyordu. Adımlarını o yöne yönlendirdi. Büyük harfler ile Emir Tunalı yazılı kapının önünde nefeslendi bir süre. Asistanın kendisi için açmış olduğu kapıda beklerken içeriden gir diye seslenen tok sesi dinledi kıza ufak bir gülümseme sunup ardında bırakarak genç adamın tam karşında tüm asilliği ile duruyordu.
Bakışları masasının ardında geldiğini öğrendiği için ayakta bekleyen adamı buldu. Düşündüğü gibi güçlü kendinden emin bir duruşu vardı lâkin buna birde sempatik ve çapkın bir gülüş eklemişti genç adam. Adeta karşısında bir şirket patronu değil de ünlü bir heykeltıraşın en ünlü eserini bulmayı tabiki de hiç ummamıştı. Kavruk tenine tezat açık renk saçlara sahipti. Üzerindeki gömleği zorlayan kaslarından atletik bir vucuda sahip olduğu yadsınamaz bir gerçekti. Gözleri uzun uzun seyredilebilirdi derin ve anlamlıydı. Tek tezatlığı güçlü duruşunu değiştiren gülüşüydü. Otoriter bir patron beklerken bu şekilde bulmayı hiç planlamamıştı oysaki genç kadın. İncelemesine adamın kendinden emin sesiyle bir son verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Leyla Büyüsü
General FictionGözyaşlarıyla yıkanan ellerine baktı öylece evine gitmesine izin vermişti. Nerden bilebilirdi ondan çok uzaklara gideceğini. Leyla'sını son kez ağlarken gördüğünü. Büyük bir yıkımın orta yerinde sevdiğini bulamamıştı.... Gitme Leyla'm sensizlikle...