Herkes nihayet huzurla uyurken Alaz gözlerini açmadan hafif üzerinde yattığı Nefes'e sarıldığında Nefes yüzünü buruşturmadan edemedi. Alaz annesi diye tüm ağırlığını ona verirken ne olduğunu anlamaya çalışırcasına gözlerini açtığında üzerine tırmanan bir adet Alaz buldu.
"Alaz!"
Minik serzenişi etki etmezken Alaz biraz daha sokulmuştu, koluna vurunca gözleri acıyla ve hayretle açılırken Nefes'le yüz yüze geldiler.
"Alaz eziliyorum, çekil."
Alaz hala şaşkın şaşkın bakarken denileni yapmış minik bedenini yana atmıştı, Nefes o sıra rahat nefes alırken kötü kötü ona bakıyordu. Bir daha Alaz'ın yanında falan yatmayacaktı.
"Ben sana mı sarıldım?"
"Evet."
"Annem nerde?"
"Sen böyle ahtapot gibi sarılınca babamın yanına gitmiştir."
Nefes sevimli sevimli gülerken Alaz küskün küskün bakıyordu. Araf hiç umrunda değil gibi uyumaya devam ederken, Nefes'de ona arkasını dönünce oda da sadece annesinin değil Leyla'nın da olmadığını fark etti. Nefes'i dürtünce Nefes büzdüğü dudağıyla oflarken ona doğru dönmüştü.
"Ne oldu Alaz, babamın yanına gitmiş işte annem ne oldu yine?"
"Ee Leyla nerde, o da yok."
Nefes etrafına bakınınca o da fark etmişti, o sıra yataktan kalkan Alaz'ın peşine düştüğünde saçı karmakarışıktı, odaları tek tek ararlarken hepsine baktılar. Olmaz diyorlardı ama Nehir ve Tuna'nın uyuduğu odaya bile girdiler.
İkisi de uyuyordu, Nehir'in karnının üzerine minik ellerini koyup uyuyan Tuna'ya neşeyle bakarlarken öyle uyumak nasıl olurdu diye düşünmeden edemediler. Sonra bunu boşverip aramaya devam ettiler. Yakında nasılsa öğrenirlerdi.
"Annem babamın yanındaysa, Leyla nerde? Onların yanında mı dersin?"
Alaz eli saçlarında düşünürken omzunu silkmekle yetinse de o da aynını düşünüyordu.
"Hadi gel oraya da bakalım."
Paytak adımlarla merdivenleri çıkıp bir üst kata geldiklerinde yavaşça odanın kapısını açtıklarında, tıpkı Tuna gibi babası annesinin karnına sarılmış uyuyorlardı. Tabi iki minik afacan bunu yine anlamadılar, sessiz adımlarla yatağa tırmandılar. Leyla burda da yoktu, yavaşça annesine dokunurken merak etmiyor da değillerdi.
Leyla ve Bulut aynı anda gözlerini açtıklarında Bulut hınzırca gülümsediğinde Leyla yandan bir bakışla kocasına bakıp tekrar oğluna ve kızına dönmüştü.
"Oğlum babanla uyudum diye mi kızdın bu suratının hali ne?"
Nefes biraz daha normaldi, Alaz tam aksine tuhaftı. Nefes vakit kaybetmeden babasının kolları arasına girerken Alaz dizlerinin üzerinde yatakta oturmuştu.
"Anne sen burdasın ama Leyla nerde?"
Bu soru karşısında Leyla başta şaşırdı, oğlu ilk kez babasının yanında uyuduğu için söylenmiyordu. Bulut oğlunu da kendine çekerken artık büyüyorlar diye de seviniyordu.
"Baba dur, Leyla yok."
Kollarının arasından çıkmaya çalışırken Bulut buna engel oldu, kızı onun aksine sakince duruyordu.
"Gece bizde aradık kaçağı ama korkma bir yere gittiği yok."
Alaz hiçbir şey anlamamıştı babasının dediğinden, daha da tuhaf bakarken anlamadığı bir şey olduğunda yaptığı gibi saçlarını kaşıyordu. Leyla yanlarına uzanırken oğlunu kendine doğru çektiğinde bile hala aynı şekilde durmaya devam etmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Leyla Büyüsü
Ficción GeneralGözyaşlarıyla yıkanan ellerine baktı öylece evine gitmesine izin vermişti. Nerden bilebilirdi ondan çok uzaklara gideceğini. Leyla'sını son kez ağlarken gördüğünü. Büyük bir yıkımın orta yerinde sevdiğini bulamamıştı.... Gitme Leyla'm sensizlikle...