Yazarınıza destek ve motivasyon için lütfen oy verip, yorum atmayı unutmayın.
Keyifli okumalar....
Dinlenmiş olarak uyanmış kahvaltı dahi etmeden ofise geldiğinde masasında mavi güller bekliyordu buketin tam ortasında kan kırmızı tek bir gülle.. Gelen notlar her gün daha anlamlı olmaya başlamıştı."En çok sevdiğin çiçeği henüz bilmiyor olsam da en çok sana benzeyen çiçeği biliyorum..Bulut Hanzade"
Mavi güllerin tesadüf olduğuna öyle emindi ki okuduğu not aksini söylemiş şaşırmış aynı zamanda da tesadüf eseri gelişen olayla düşünce okuma gücünün varlığına inancı artmıştı. Toplantısı olmayışının verdiği rahatlık ile bu sabah ki teşekkürünü mesaj yoluyla değil bizzat ofisinde ziyaret ederek yapmaya karar vermiş yola konulmuştu.
Bulut'un şirketine geldiğinde devasa bina önünde tüm ihtişamıyla tıpkı sahibinin sarsılmazlığı gibi duruyordu..
Danışmaya doğru ilerleyip görmeyi umduğu adamın yanına biran evvel çıkmak için acele ediyordu. Son günlerde daha fazla görme isteği içerisine girmiş bu duruma dur demeye de pek niyetli değildi.
"Hoşgeldiniz, kiminle görüşmek için gelmiştiniz"
"Bulut beyle görüşmek istiyorum" şirketteki çalışanların neredeyse hepsi güzellik merkezinin daimi müşterileri gibilerdi, ilk bakışta mimarlık değil güzellik merkezine gelmiş hissi uyandırıyordu .
"Bulut beyin ofisi 10.katta efendim"
"Teşekkür ederim" direk asansöre yönelmişti biran evvel çıksa iyi olacaktı, alışkın olduğu bakışlar bu kez tam aksine rahatsızlık vericiydi.
Asansöre bindiğinde onunla birlikte 4 kişi daha vardı kabinde anladığı kadarıyla herkes daha alt katlarda inecekti ve tüm gözler 10.kat tuşuna bastığında kendine çevrilmişti. Merak ediyorlardı bu denli duru ama bir o kadar güzel kadının patronlarının ofisinde hiç görmemişlerdi, böyle bir kadının varlığından haberdar dahi olmamışlardı. Oysa şirkette dedikodu çok çabuk yayılırdı. Yakın zamanda öğreneceklerdi sadece biraz sabırlı olmaları gerekliydi.
Asansörden inmesiyle uzun koridorda ilerleyip en son kısımda bulunan sekreter masasına doğru ilerledi.
"Bulut bey müsait mi?" bu kızda güzellik merkezi mankeni edasıyla tepeden bakışlarla kendisini süzüyordu o da aynı şekilde karşılık vermişti o bakışlara..
"Bir görüşmesi var randevunuz var mıydı?" bu kızdan pek hoşlanmamıştı ama bozuntuya vermedi.
"Hayır yok geldiğimi haber verirseniz kabul edecektir görüşmeyi " edeceğini ve çokta memnun olacağına emindi.
"Rahatsız edilmek istemediğini belirttiler kendileri, haber vermem mümkün değil " demek değildi ha o halde bitene kadar burda beklerdi. Şimdi olaya müdahale yetkisine sahip değildi ama olduğunda ilk işi bu kızla ilgilenmek olacaktı.
"Bitene kadar beklerim vaktim bol nasılsa " çoktan koltuğa kurulmuştu, kendinden biliyordu bu saatlerde uzun uzadiye kimse birisiyle görüşmezdi.
Bulut o sırada son dakika çıkan bir görüşmedeydi son projenin mimari hatalı kısımlarla ilgili görüşmek istemiş projeye önem verdiğinden dolayı da kabul etmişti. Biten görüşmenin ardından mimarla birlikte diğer projelere göz atmak niyetindeydi lakin karşısında gördüğü kadınla tüm planları anında değişmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Leyla Büyüsü
General FictionGözyaşlarıyla yıkanan ellerine baktı öylece evine gitmesine izin vermişti. Nerden bilebilirdi ondan çok uzaklara gideceğini. Leyla'sını son kez ağlarken gördüğünü. Büyük bir yıkımın orta yerinde sevdiğini bulamamıştı.... Gitme Leyla'm sensizlikle...