(Multi'ye bakıp bakıp ağlayan ben. Bebişim ya!!!! Küçük afacanımız! <3)
Zor be zor geriye dönmek
maNga _ Zor
⭐
Faça'nın, Deniz'e geçmişini anlatmasının üstünden iki gün geçmiş ve Deniz'in cehennem çukuru diye adlandırdığı yerden ayrılmasına beş gün kalmıştı. Faça geçen bu iki günde Deniz'den herhangi bir şey yapmasını istememişti ama bu durumun Deniz'i rahatlattığı söylenemezdi. Tam tersine daha da fazla endişelendiriyordu. İtiraf etmeye korktuğu gerçek korkuyor olduğuydu. Faça o kadar kendinden emindi ki Deniz'in onu bırakmayıp burada kalacağından, bu özgüven Deniz'i tedirgin ediyor kendine olan güvenini sarsıyordu. Kaldıkları saray yavrusunun bahçesinde oturmuş bunu düşünüyordu. Hava çok soğuktu ama yine de kar örtünmüş bahçede kalmaya devam etti. Deniz kış ayını çok severdi. Üstelik yakında bahar gelecekti ve Deniz bu sene doyasıya bir kış bile yaşayamamıştı. Şubat ayı kısa olduğu yetmezmiş gibi hızlı da gidiyordu. Çoktan ayın on beşi olmuştu bile. Tarihi hatırlamasıyla birlikte duraksadı. Eli karnının üstünde gezindi. Ayın on beşi olduysa Selin'le geçen hafta olan randevusunu kaçırmış demekti. Bu durum Deniz'i istemsiz biçimde germişti. Bebeğini görmek istiyordu ama Faça'ya gidip kendisini kadın doğuma götür de diyemezdi. Ne yalan uydurucağını düşünürken arkasından tanıdık bir ses,
"Üşüyeceksin." dedi hafif endişeli bir tonla. Deniz arkasına dönüp Faça'ya gülümsedi.
"Biliyorum, ama kışı çok seviyorum." dedi mızmızlanarak. Faça onun bu çocuksu haline güldü.
"Senden bir şey rica edebilir miyim?" dedi Deniz nefesini tutarak. Bunu istemek zorundaydı. Eğer yavrusuna bir şey olursa kendini affedemezdi. Kendini cesaretlendirecek derin bir nefes aldı.
"Tabii ki." dedi meraklı bir ses tonuyla.
"Bugün bir doktor randevum vardı. Acaba beni oraya götürebilir misin?" dedi endişeyle dudağını kemirerek.
"Bir sorun mu var?" dedi endişeli bir sesle. 'Pekala kızım, şimdi yalan zamanı!' dedi Deniz içinden.
"Geçen hafta bayıldım. Toprak da endişelenip test yaptırmamı söyledi. Ben de gidip test sonuçlarımı almak istiyorum." dedi hızlı hızlı. Söyledikleri tam olarak yalan sayılmazdı çünkü, Selin ona kan testi yaptırmıştı.
"Adına herhangi bir kayıtta rastlamadım." dedi hafif şüpheli bir sesle.
"Senden saklanıyordum. Bu sebeple hastane kaydı yaptırmadım tabii. Neyse ki tanıdığım doktor bir arkadaşım vardı. Ondan rica ettim." dedi Deniz daha sakin bir şekilde. Faça'nın gözlerindeki şüphe bulutları dağılırken güldü.
"Akıllı kız!" dedi gülerek. Deniz de gülümsedi ve beklenti dolu bakışlarla Faça'nın gözlerine baktı.
"Peki, seni oraya götüreceğim. Ama ben de geleceğim." dedi Faça tam da Deniz'in beklediği gibi. Hemen kafasını eğip gözlerini kaçırdı. 'Hadi Deniz! Çok iyi rol yapmalısın! Sevgili solgun yanaklarım, lütfen Ege'nin hakim olduğu geceleri hatırlayıp kızarın!' dedi içinden kendini cesaretlendirerek. Yanaklarının ısındığını hissedince Faça'ya utangaç bakışlar yolladı.
"Ne oldu?" dedi Faça kaşlarını çatarak. Deniz rahatlamayla gizli bir nefes üfledi, Faça'nın aklını karıştırmayı başarmıştı.
"Arkadaşım bir kadın doğumcu. Senin orada olman biraz şey olur. Şey..." dedi Deniz hızla başını eğerek. Faça bir daha güldü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sekreterin Geçmişi
Gizem / GerilimSekreter Serisi'nin ikinci kitabıdır! "Kendi karanlık okyanusumdu beni boğan." Onu bırakmak bu hayatta yaptığım en zor şeydi. Ama gitmek kaçılmazdı. Ona bir şey olmasına asla izin veremezdim. Hayatı ile oynayamazdım. Benden nefret etmesine razıyım...