21.10.2017
**********
Gece kulübüne girdikten sonra Çağrının yerine oturduk. Her zamanki gibi fazla yüksek seste müzik ve tam bir insan yığını vardı. Bu kadar insanın geç saatlere kadar nasıl eğlendiğini gerçekten anlamıyorum. Hiçbiri mi çalışmıyor diye beni tekrar tekrar düşündürüyor.Buket, Arda ve ben aramızda sohbet ederken Çağrı her zamanki soğukluğuyla etrafı izliyordu. Ne olurdu sanki sen de bizim sohbetimize katılsan? Neden bu kadar soğuk olmak zorundasın?
Onu daha önce hiç dikkatli bir şekilde incelemediğimi fark ettim. Yüzü o kadar güzeldi ki, hiç bir leke yoktu. Burnu, dudakları, gözleri... Her şeyiyle güzeldi. Fazlasıyla yakışıklı bir adamdı. Vücudundan ve kaslarından bahsedemiyorum bile zaten. Bacakları neredeyse bir kadının sahip olmak istediği incelikteydi ama sıska durmuyordu.
Giydiği şeyler ona yakışıyordu. Şuan üzerinde basit bir kot ve lacivert bir tişört olmasına rağmen o kadar şıktı ki. Gerçekten giydiği kıyafete bile ayrı bir güzellik katıyormuş gibiydi. Gerçekten yakışıklıydı.
"Selam" diyerek düşüncelerimi bölen sesin sahibine baktım. Yüzünden düşmeyen gülümsemeyle ve normal üstü güzelliğiyle Alara gelmişti.
"Gel" dedi Çağrı yanında yer açarak. Alara oraya oturmadan önce Buketi ayağa kaldırıp sarıldı.
"Özlemişim" dedi ikisi de birbirlerine sarılırken. Önce Buket geri çekilip baştan aşağı süzdü Alarayı.
"Kızım şu güzelliğinin sırrını bir paylaşsan bizimle."
"Yeter süzdüğün" dedi Çağrı ters ters bakıp. Alara ayakta durdukça bu tarafa bakan insanlardan rahatsız oluyordu anlaşılan. Alara ve Buket gülerek birbirlerinden ayrıldılar. Dün gece olduğu gibi Çağrı ve benim arama oturdu ama bu sefer bana bakmaya başladı.
"Selam. Tanışamadık dün" dedi elini uzatıp. "Alara."
"Defne" dedim ben de elini sıkıp. Muhteşem gülümsemesiyle karşılık verip arkasına yaslandı. Kimdi bu kız? Neden kimse bir şey söylemiyor ya? Ah Buket, ah! Senin işin düşer bana. Sakin görünmeye çalışarak yerimden kalktım. "Ben bara geçeyim artık."
"Ne alaka ya?" dedi Buket kaşlarını çatıp bana bakarken.
"Burda çalışıyorum artık" dedim ve Çağrıya bakıp onay bekledim. Başıyla onaylayınca arkamı dönüp bara doğru yürüdüm. Bir kız, geldiğimi görünce arkadan bana önlük getirip verdi. Anlaşılan Çağrı haber vermişti geleceğimi. "Teşekkür ederim."
"Rica ederim" dedi gülümseyerek. "Sen sadece burda durup istenilenleri vereceksin. Dağıtma işlerini biz yapacağız."
"Tamam" dedim ve yerime geçtim.
"İçkilerin isimleri..."
"Daha önce alkol satılan yerde çalıştım. Biliyorum bir çoğunu."
"Harika. Kolay gelsin o zaman" dedi ve arkasına dönüp aralara karıştı. Önümdeki bardakları ve havluyu görünce kızın yaptığı kurulama işine devam ettim.
"Ne alaka burda çalışmak?" dedi Buket karşıma oturup. Kuruttuğum bardağı yerine koyup diğerini alırken ona ters ters baktım.
"Para kazanmam gerekiyor."
"Hayır, gerekmiyor."
"Buket, bu konu hakkında daha fazla konuşmak istemiyorum" dedim ve bakışlarımı bizimkilerin oturduğu masaya çevirdim. Alara gene gülerek bir şeyler anlatıyordu ve Çağrı da onu dinliyordu.