25. Bölüm: Yakışıklı Pezevenk

2.2K 125 2
                                    

08.02.2018
**********
"Uslu durun, evden çıkmayın, çıkacaksanız da benim haberim olsun."

"Tamam, Çağrı" dedik ikimiz de belki yüzüncü kez. Çıkacağım diye ayaklandığı neredeyse bir saat olmuştu ama hazırlanmaya giderken başladığı emirleri hala bitmemişti.

"İyi" diye mırıldandı sonunda. "Erken gelmeye çalışacağım. Sen gidersen bile Ardaya söyle ben gelene kadar kalsın."

"Tamam" dedi Buket aynı zamanda başını sallayıp. Başka bir şey söylemeden son kez bana bakıp arkasını dönüp gitti. "Çabuk dökül! Çatlayacağım artık."

"Biz... Çağrıyla birlikte olduk."

"Ne?" dedi kaşlarını çatıp bana bakarken. Tam olarak idrak edememişti anlaşılan. Yoksa böyle hafif bir tepki vermezdi hayatta. "Ne! Ne yaptık dedin? Siz? Çağrıyla sen? Birlikte oldunuz? Hani şu bildiğimiz birliktelik? Seviş..."

"Evet Buket" dedim daha fazla devam etmesine izin vermeden.

"Ya sen nasıl yaparsın böyle bir şeyi?" dedi sertçe elime vurup. Ne yani? Sevinmemiş miydi? Ben boynuma atlar diye bekliyordum. "Nasıldı anlatsana?" Anlaşılan arkadaşımın devreleri yandı. "Defne sen böyle bir hatayı nasıl yaptın? Sonunda dileklerim kabul oldu. Evlenmeden nasıl olur böyle bir şey? Ay çok mutluyum."

"Buket, yeter!" diye bağırdım sonunda. "Dün gece bardan geldikten sonra beni odasına götürdü. Kahve yapacaktı bana ama istemedim. Sarhoşluğun da verdiği etkiyle beni öpmesini istedim."

"Bunu gerçekten sen söylemiş olamazsın" dedi şaşkınlıkla.

"Söyledim" diye mırıldandım omuz silkip. "O an sadece beni öpmesini istedim. İlk kabul etmedi ama ısrar edince beni öptü. Daha ilerisini de ben istedim. Nasılsa gideceğim, son isteğimi yerine getir dedim. Onu da yaptı."

"Defne..." diye mırıldandı arkadaşım burukça gülümseyip bana bakarak. "Sen bu şekilde..."

"Hayır hayır" dedim hemen. "Her şey çok güzeldi. Canımı yakmamak için elinden gelen her şeyi yaptı. Sanki sevdiği kadınla sevişiyormuş gibi davrandı. Ve bu sabah evden çıktıktan sonra gelip beni aldı."

"Nasıl? Dün geceden sonra bir de gittin mi?"

"Evet, söz verdiğim gibi. Ama geldi. Geldi ve beni geri buraya getirdi. Bana benimsin dedi. Bundan sonra gitmeme izin vermeyecekmiş."

"Ne değişmiş birden bire?" diye sordu anlamsızca bana bakıp.

"İlkim olduğunu bilmiyormuş."

"Ne sanıyordu seni acaba?" dedi sinirle. "Yanında taşıdığı kızlar gibi mi sanmıştı? Pislik herif. Neyse sen mutlusun değil mi?"

"Hiç olmadığım kadar" dedim gülerek. "Bana olan bakışı bile değişmiş gibi. Benimle konuşmaya bile tenezzül etmeyen adam benimle birlikte uyumak istiyor."

"Bulmuş senin gibi kızı tabi, bırakır mı?" dedi alayla sırıtıp. "Vay be bizim öküz Çağrı da yola geldiyse herkes gelir. Demek 'benimsin' dedi ha?"

"Bakalım bundan sonra ne olacak?"

"Her şey çok güzel olacak" dedi gülümseyerek. "Sen bunu çoktan hak etmiştin."

"Umarım" diye mırıldandım. Masanın üzerinde duran telefonum çalmaya başlayınca uzanıp aldım. "Hayırsızın yeni aklına geldim gene."

"Gökhan mı?"

"Evet" diye mırıldandım ve telefonu cevapladım. "Hayırdır?"

"Güzel kuzenim, tatlı kuşum, naber fıstığım?"

KURTARICIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin