27.02.2018
**********
Sonunda büyük gün gelip çatmıştı. Hepimiz heyecandan ne yapacağımızı şaşırmıştık. Bugün Çağrıyı hiç görmemiştim. Sabah kahvaltıda da yoktu. Daha sonra geldiğini duymuştum ama ben odadan çıkamamıştım.
Kuaför eve geleceği için dışarı çıkmamıza gerek kalmamıştı. Şimdi ise yatağıma uzanmış yüzümdeki kremin kurumasını bekliyordum. Buketin zoruyla bir cilt maskesi yapmıştım. Daha sonra da gelinliğimi giymeden vücuduma yumuşatıcı krem süreceğini söylemişti. Bu kız gerçekten tam bir arsızdı.
O gün gelinliğimi ararken o gelinlik bakmak yerine bana gecelik bakıyordu. Hatta birkaç tanesini çaktırmadan sipariş etmişti bile. Baktıkları da fazlasıyla müstehcendi. Onları ne zaman giyecektim acaba? Kocam bile olsa öyle şeyleri gitmek cesaret isterdi.
Gelinliğime gelirsek, Buket her ne kadar bakmamış olsa da ben internetten baktığım ilk sitede gördüğüm gelinliğe aşık olmuştum. Ve ondan sonra bakmaya da gerek duymamıştım. Ön dekoltesi çok fazla değildi ama sırtı tamamen açıktı. Çağrıya gösterdiğimde ilk karşı çıksa da bir kere giyeceğim için uzatmamıştı. Ama daha sonra bir daha görmek istemediğini de net bir şekilde dile getirmişti.
"Kurumuş bu, kalkabilirsin" diyen Buketin sesini duyunca gözlerimi açıp yataktan kalktım. "Birazdan kuaför de gelir zaten."
"Tamam" dedim üzerimdeki sabahlığın gevşeyen kemerini sıktım. Banyoya girip soğuk suyla yüzümü yıkadıktan sonra kurulayıp tekrar odaya girdim. "Çağrı nerde?"
"Damat tıraşı olmaya gittiler" dedi sırıtarak. Aşağıdan kapı sesi gelince anlamsızca ona baktım. Bildiğim kadarıyla herkes evdeydi. "Alara ya da kuaför gelmiştir."
"Tamam" dedim ve tekrardan yatağıma uzandım. Kuaför gelene kadar zamanımız vardı. Buket içeriye Alara, Melisa ve tanımadığım iki kadınla girince ayağa kalktım. "Hoş geldiniz."
"Hoş bulduk" dedi Alara bana sarılıp. Eğilip Melisayı da öptükten sonra onu yatağıma oturttum.
"Yengecim, benim saçımı da senin saçını yapan kuaför yapabilir mi?"
"Tabiki, meleğim. İstediğin kişi yapabilir" dedim gülümseyerek. O da sırıtarak ellerini çırptı ve yatağıma uzandı.
"Ama önce seninkini yapsın. Sonuçta sen gelinsin."
"Teşekkür ederim, prenses" dedim anlayışına gülümserken.
"Buyrun, Defne hanım. Önce manikür pedikür yapalım" deyince sandalyeye oturdum.
"Tatlım, Melisayı seninle bırakıyoruz o zaman" dedi Buket. "Çünkü biz de yan odada hazırlanacağız malum. Kolay gelsin."
"Tamam, görüşürüz" dedim odadan çıkarlarken.
"Yengecim, gelinliğini görebilir miyim?" dedi başını yana yatırıp bana bakarken.
"Üstümde görsen daha güzel olmaz mı?"
"Olur."
"O zaman biraz beklemelisin" dedim gülümseyerek.
"Peki" dedi ve gelip yanımdaki küçük sandalyeye oturdu. "Bana da manikür yapar mısınız?"
"Tabiki yaparım" dedi kadın gülümseyerek. "Ama senin için daha erken, bozulmaması için biraz daha geç yaparız, olur mu?"
"Olur" dedi gülümseyerek ve yerinden kalktı. "O zaman ben aşağı tonton ninemin yanına gidiyorum."
"Tamam, güzelim, dikkatli ol."
"Tamam" dedi ve odadan çıktı. Birisi manikürümü yaparken diğeri saçlarımı yapmaya başladı.
