On İki / Douze

3.1K 208 8
                                    

Adrien
-Gel buraya! Prensesime bulaşmak ne demekmiş göstereyim sana!
Robot güldü.
-Yaptığım hesaplamalara göre sistemin çökmek üzere!
Birden bir ip robotun ayaklarını bağladı.
-Asıl sen çökeceksin robot!
Uğur Böceği, robotu yere yıktı. Yanıma geldi.
-Vay vay Böcek Hanım! Pek görünmüyordunuz ortalıkta! Ben de beni sevdiğinizi sanırdım, dedim iğneleyici bir tonda.
-Bak, özür dilerim. Ben başkasını sevdiğini bilmiyordum. Beni aşağılayıp durma.
-Tamam tamam!
-Bu robot Paris Mega Strike 3 Version Super Fight'taki en güçlü robotlardan biri. Hem de son seviyede!
Robot ayağa dikildi ve bizi stadyuma kadar kovaladı. Ona silahlarımızı fırlattık. Ama geri sekti.
-Kara Kedi! Robota Kediclysm gücünle saldır!
Kediclysm!
Robot yok oldu. İçinden bir süper kötü çıktı. Bu sanırım Max'ti.
-Teslim ol Oyuncu!
El çakıştık.
-Yok et onu Kara Kedi!
-Kara Kedi tarzı bu ya!
Oyuncu ayağa kalktı.
-Kuralları unutuyorsunuz. Son bölümü kaydetmiştim.
Gözlüğünde bir düğmeye bastı ve robot tekrar oluştu.
-Ahh, hadi ama! Yeni baştan yükleme numarası mı yani!?
Birden kırmızı bir küre yanımıza indi.
-Bu da ne?
-Aksiyon Puanı!
Uğur Böceği küreye dokundu ve robotumuz oluştu.
-Hah! Bizim de son seviye bir robotumuz var artık!
Robota bindik. Kesin emri verdim.
-Ben oyalarım, sen de vur.
-Sen ne zamandan beri karar veriyorsun?
-Sen ne zamandan beri sevdiğine karşı çıkıyorsun?
Robot sarsak sarsak yürüdü. Ve Oyuncu'nun robotunun bir yumruğuyla yere yıkıldı.
-Tamam. Sen oyala, ben vurayım.
-Aklını çelmesine izin verme!
Hemen kontrollerin başına oturdu.
-Kanca vuruşu! Uğur bombası! Uğur sarmalı! Kedi tekmesi! Uğur Böceği tarzı!
Durum berabereydi şu an ve bir ilerleme de yoktu. Uğur Böceği hareketlendi.
-Kontrolleri al Kara Kedi, şimdi gelirim.
-Şimdi gelir misin? Nereye gidiyorsun?
Uğur Böceği robotun dışına çıktı.
-Artık ikimiz kaldık Oyuncu.

Marinette
Gözlüğünde bastığı düğmeyi elbette görmüştüm, akuma orada olmalıydı.
-Zavallı Max. Sanırım turnuvaya katılmayı her şeyden çok istiyordu.
Şanslı Tılsım!
Bir şişe sprey boya çıktı.
-Sprey boya mı? Bingo!
Oyuncu'nun robotuna atladım. Sprey boyayla onun penceresini boyadım ve robotun tepesine çıktım. Pencere açıldı ve Oyuncu'nun kafası göründü. Ben de gözlüğü alıp kırdım.
-Oyun bitti Oyuncu!
Artık kötülük yapmak yok küçük akuma.
İyileştirme zamanı!
Yakaladım!
Güle güle küçük kelebek!
Mucizevi Uğur Böceği!
Çak bakalım!

-Turnuvada-
-Nasıl yani? O kadar oynadın, şimdi de "Katılamam." mı diyorsun!?
-Alya, bu başından beri Max'in hakkıydı...
Max bana hüzünlü bir bakış atıp arkasını döndü. Ona doğru yürüyordum ki Alya beni omzumdan tutup durdurdu.
-Doğru olanı yapıyorsun. Ama böyle bir şansı kimse kolay kolay geri tepemez.
Max'in yanına gittim.
-Max?
Bana baktı, sonra tekrar arkasını döndü.
-Bence...bu turnuvada sen oynamalısın.
-Sahi mi?
-Beni yanlış anlama, oynamayı seviyorum. Ama...o kadar da önemsemiyorum. Senin için önemli. Bu turnuva senin Max.
Nino yanımıza geldi.
-Çocuklar artık bir karar verir misiniz, bizi bekliyorlar!
Oyun kumandasını Max'e uzattım.
-Israr ediyorum.
Kumandayı aldı.
-Sana nasıl teşekkür edebilirim?
O sırada Adrien yanıma geldi.
-Ha burada mısın Marinette? Hadi turnuvaya gidelim.
-Ben hakkımı Max'e verdim.
-O zaman benim hakkımı sen al.
Kumandayı elime tutuşturdu.
-Sen oyna Marinette. Benden yüz bin kat daha iyisin. Ve bu takıma aitsin.
Donakalmıştım. Diğerleri beni turnuva alanına doğru sürükledi.
-Adrien...ama ben...seninle...
Max bana baktı.
-Hadi onları yenelim ortak!
Kararsız bakışımın yerini özgüvenli bir bakış aldı. Merdivenleri çıktık. Ve Paris Mega Strike 3 Version Super Fight turnuvasını biz kazandık.

Gülünç Değil MucizeviHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin