Yirmi Sekiz / Vingt-huit

2.1K 154 40
                                    

Adrien
-Nino, buna inanabiliyor musun!? Marinette ile aynı fotoğrafta çıkacağım!
-Hı-hı, evet. Çünkü bu bir tasarım sınıfı fotoğrafı ve sen de onunla...aynı sınıftasın!
-Evet, biliyorum! Ne kadar harika, değil mi?

Marinette
Bugün fotoğraf çekimi vardı. Alya'nın yanına gittim. Yanında Rose ve Juleka da vardı.
-Hayır Juleka, lanetli değilsin, diyordu Rose.
-Affedersiniz bu "lanet" olayı da neyin nesi, diye sordum.
-Küçüklüğümden beri ne zaman fotoğraf çektirsem, bir şeyler ters gidiyor maalesef, dedi Juleka.
-Ama bu yalnızca bir batıl inanç. Merak etme, ben bu laneti yenmene yardım ederim. Sadece, gülümsemeyi unutma!
Juleka gülümsedi. O sırada bizim sınıfı çağırdılar. Bizim sınıftan birkaç çocuk, ön sıraya oturdu. Chloé onlara seslendi.
-Bak Sabrina şu küçüklere. Hadi ufaklıklar, parmağınızı emmeyi de sakın unutmayın!
Hepsi haklı olarak ona kızdı tabii. Fotoğrafçı birkaç kişiyi ve Chloé'yi gösterdi.
-Sen, sen, sen ve sen arka sıraya! Geriye kalanlar ortaya geçsin.
Chloé itiraz etti.
-Kusura bakmayın ama benim Adrien'ın yanında olmam gerekiyor. Tercihen tam ortada. Bakın, boylarımız bile aynı!
-Hayır, itiraz istemiyorum. Yerine geç.
-Sen...sen babamın kim olduğunu biliyor musun?
-O da fotoğrafçı mı?
-Ne!? Hayır!
-Ne kadar üzücü. Biraz yardım fena olmazdı. Şimdi hemen yerine geç, yoksa seni küçüklerle ön sıraya oturttururum.
Chloé homurdanarak yerine geçti. Adrien onu teselli etti.
-Merak etme Chloé, sonuçta aynı fotoğrafta olacağız.
Ben orta sıraya geçerken Adrien bileğimden tuttu. Şaşırdım.
-Marinette...fotoğraf çekiminde yan yana durabilir miyiz?
-Ah... Elbette!
Yanıma geçti. Fotoğraf tam çekilecekken fotoğrafçıya elimle durmasını söyledim.
-Durun bayım, Juleka'yı unuttunuz!
Juleka kenarda dikiliyordu.
-Ah, evet, kusura bakma. Sen de şuraya geç, şu sarışın çocuğun yanına.
Juleka yerine geçerken ona:
-Fotoğrafta tam ortada olacaksın. Bütün gözler senin üzerinde olacak, dedim. Chloé, kıskanıp onu kenara itmeye çalıştı. Juleka izin vermedi.
-Aferin Juleka! İşte böyle, seni kenara itmesine izin verme!
-Sen sus böcek kafa, diye tersledi beni Chloé.
-Bayan Bourgais, rahat durun, dedi Bay Damocles.
-Beden eğitimi dersinde değiliz Chloé, dedi Adrien.
Chloé, pes edip yerine geçti.
-Tamam. Şimdi herkes "Spagetti!" desin.
Hepimiz:
-Spagetti, dedik. Juleka da dahil.
Sonra birden fotoğraf makinesinin pili bitti.
-Ah, kahretsin, pili bitti. Üzgünüm çocuklar, gidip başka batarya almam lazım.
Batarya almaya gitti. Juleka, Bayan Bustier'e fısıldadı, sonra tuvalete gitti. Sonra Chloé ile Sabrina'nın fısıldaştıklarını duydum. Sabrina da tuvalet için izin aldı. Bu bana pek tekin gelmemişti. Çünkü geri döndüğünde Chloé'ye:
-Hallettim, dediğini duydum.
Chloé, Juleka'nın yerine geçti.
-Hey, yerine geçer misin? Juleka nerede?
-Kimin umurunda? Sonunda doğru yerdeyim.
Fotoğrafçıya durmasını söyleyecekken Adrien beni durdurdu.
-Marinette, sadece fotoğrafı çekilelim. Juleka olmasa da olur.
-Ama Adrien...o benim arkadaşım...
Zoraki bir şekilde gülümseyip fotoğrafı çekilmek zorunda kaldım. Çekildikten sonra hemen Bay Damocles'in yanına gittim.
-Efendim, Juleka fotoğrafta yoktu. Tekrar çekilmeliyiz!
-Jule-kim?
-Juleka! Hani şu perçemi uzun olan kız, dedim elimle onun perçemini taklit ederek.
-O zaman o arkadaşınızı bulun, tekrar çekilelim.
-Efendim artık bizi teneffüse çıkarmanız gerekmiyor mu? Ve fotoğrafçıya her saat başı para vermiyor musunuz, dedi Chloé.
-E-elbette! Haklısın Chloé. Yeniden çekime gerek yok!
Bütün herkes dağıldı. Adrien yanıma geldi.
-Bu da neydi şimdi? Hepsi fotoğrafta bulunamayan bir kız için mi yani?
-Bak Adrien, dedim ona dönerek. Artık katlanamıyordum. Sözlerime devam ettim.
-Juleka benim arkadaşım ve ona yardım edeceğime söz verdim. Senin bu umursamaz tavırlarını da hiç mi hiç onaylamıyorum!
Sinirle kızların bulunduğu yere gittim. Bazen bu Adrien'ı hiç anlamıyorum, zenginliği sanki ona biraz şımarıklık katmış. Kara Kedi olsa beni anlardı...

Gülünç Değil MucizeviHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin