Gülünç Değil Mucizevi

Yirmi Dört / Vingt Quatre

Marinette
Gülü aldım.
-Tamam. Geleceğim.
Yoyomu bir çatıya atıp uzaklaştım.

Adrien
Leydimin arkasından el salladım.
-Seni bekleyeceğim...

-Beklerken-
Eyfel Kulesi'nin üstünde beklerken bir uğur böceği burnuma kondu.
-Uğur Böceği-
Birden uğur böceği, leydime dönüştü.
-Leydim!
Gülüyor, sevinçli kahkahalar atıyordu. Ona sarıldım.
-Leydim!
-Canım benim...özledin mi beni?
-Hem de nasıl...
Bir süre birbirimize sarıldık. Sonra Eyfel'e oturdu. Arkasına geçtim. Elini ve belini tuttum.
-Hareket etme.
Şaşkınlıkla beklerken boynuna öpücükler kondurmaya başladım. Güldü. Çenemi onun başına dayayıp mırladım. Sonra onu ayağa kaldırdım. Ona hayranlıkla bakarken birden beni öpmeye başladı. Şaşırdım, afalladım ama sonra ben de onu öpmeye başladım. Elimi çenesine koydum. Beni öpmeyi bıraktı ve bana baktı.
-Leydim? Artık barıştık, değil mi?
-Asıl sen beni affettin mi onu söyle sen.
-Ben sana küsmedim ki Leydim.
-Tamam o zaman. Barıştık.
-Sen neden 6 ay boyunca hep benden saklandın?
-Çünkü...
İç çekti.
-Çünkü ben Uğur Böceği'yken sana aşkımı itiraf etmiştim. Benim Marinette olduğumu öğrendikten sonra benim sana âşık olduğumu anladın.
-Evet. Ama bu kötü bir şey değil ki. Ben de seni seviyorum.
-Ama beni reddettin! Ben de beni sevmediğini sandım. O yüzden kimliğimin öğrenilmesini istemedim. Çünkü bu Marinette formumdayken de seninle vakit geçirmeme engel olacaktı.
Ellerini tuttum.
-Marinette...seni Uğur Böceği hâlindeyken reddetmemin sebebi seni sevmemdi. Senin Uğur Böceği olduğunu bilmiyordum. O yüzden sen Uğur Böceği'yken sevgine cevap vermedim.
-Ama kimliğimi neden açığa çıkardın?
-Sana karşı bir yakınlık hissediyordum. Sonuçta Uğur Böceği maskesinin altındaki kız, benim sevdiğim kızdı. Sen olma olasılığın vardı ama ben yine de ona çok kötü sözler söyledim. Bu haksızlığı durdurmak için...yani söylediğim kötü sözleri kim duyuyor, merak ettim. Ama ben tam bir şapşal gibi davrandım. Ben seni tüm kalbimle sevmeye devam edeceğim ama sen bu aptal kediyi sevmezsen seni anlarım, sonuçta haklısın.
Birden yanağıma bir öpücük kondurdu.
-Ben bu şapşal kediyi her hâliyle seviyorum.
-G-gerçekten mi?
-Evet.
-Teşekkür ederim Leydim. Sevgine layık olmaya çalışacağım.
Yoyosunu bir çatıya attı.
-Görüşürüz Kara Kedi! Seni seviyorum!