Marinette
Tikki ateşe basmış gibi oldu.
-Bu imkânsız! Sence biliyor mu?
-Sanmıyorum, Alya pek araştırmadan direkt sonuca dalıyor. Ama yine de emin olmak için onu aramak en iyisi.
Numarasını çevirdim. Ama ulaşamadım.
-Ahh, kahretsin, sinyal yok!
Telefonu dışarıya çıkarıp sinyal almaya çalıştım.
-Boşuna uğraşmayın hanımefendi, bütün mahalle iptal! Bir saat boyunca sinyal yok, dedi çatıdaki bir modem tamircisi.
Odama döndüm.
-Boş ver Marinette. Hadi biz ödevine geri dönelim.
Bütün gece ödevimi yaptım.Adrien
Tabletimin ekranında bir not vardı.
"Beni arayın, Uğur Böceği'nin kim olduğunu biliyorum."
Telefon numarasını çevirdim. Ama sinyal yoktu.
-Terslikler beni bulur zaten. Neyse, yarın ararım.
-Bu kimlik mevzusu çok uzadı. Uğur Böceği kimse bizi parmak uçlarımızda oynatıyor, dedi Plagg.
Güldüm.
-Ama senin parmağın yok ki!Marinette
-Sabah-
Uyandım. Tikki gerinerek kalktı.
-Saat kaç?
-Tasarım kulübüne gitmeme...
Saate bakınca şok oldum.
-Bir saat geçmiş!@soul_alexandra
Alya, Nino ile beraber Chloé'yi seyrediyordu.
-Merhaba, bugün çok güzelsin, benim kadar olamasa da! Sana demedim cadaloz kafa! Hey, sen oradaki! Ne diye bu kadar zevksiz giyindin? Cadılar Bayramı'na daha aylar var!
Nino, Alya'ya döndü:
-O Uğur Böceği olamaz, eğer o Uğur Böceği'yse ben de Hawkmoth'um!
-Sana o diyorum!
Tasarım kulübüne girdiler. Alya, Nino'ya:
-Onunla konuş. Sakın aptalca hareketler yapma, dedi ve onu Chloé'nin yanına, dolaplara doğru fırlattı. Nino dolaplara çarptı.
-Hey bak, Uğur Böceği, dedi Nino, parmağıyla pencereyi göstererek.
Chloé oraya doğru baktı.
-Ne bu, bir şaka mı?
-Demek istediğim...Uğur Böceği dün ne kadar harikaydı, görmedin mi? Acaba o gerçekte kim?
Son cümleyi Chloé'ye çok yaklaşarak söylemişti. Chloé onu itti.
-Sabah kahvaltıda portakal suyu yerine ne içiyorsun Nino? Pek dengeli davranmıyorsun.
O sırada Alya, Chloé'nin dolabının fotoğrafını çekti. Sabrina bunu gördü ve hemen yetiştirdi.
-Chloé! Alya dolabının fotoğrafını çekti!
-N-ne!? Hiç de bile! Seni pis yalancı!
Kim, Alya'nın telefonunu kapıp Chloé'ye verdi. Chloé, fotoğrafı Alya'ya tuttu.
-Şimdi kimmiş pis yalancı?-Tasarım Kulübünün Müdürü olan Bay Damocles'in Ofisinde-
-O özel hayatın gizliliğini bozdu! Kanıtım var!
-Chloé, özel hayatın gizliliği konusunda bir politikamız yok.
-O zaman...zorla girmekten tutuklayın!
-Onun dolabını zorlamadım, zaten açıktı!
Chloè yalandan ağlamaya başladı. Kim'e sarıldı.
-Bir saat cezalısın Alya.
Chloé hemen ağlamayı kesti.
-Kulaklarım yanlış mı duydu? Ağır bir suça sadece bir saatçik mi ceza veriyorsunuz? Sabrina!
Sabrina elindeki dosyayı okumaya başladı.
-Gabriel's Tasarın Kulübü kurallarına göre kulübe kayıtlı bir öğrenci, başka bir öğrencinin herhangi bir eşyasını çalarsa kulüpten bir hafta uzaklaştırılır.
-Ev-evet, bu kuralı Bay Agreste koydu ama o hiçbir şey çalmamış ki!
-Sadece dolabının fotoğrafını çektim.
-Yani hiçbir şey çalınmadı mı?
-Sadece ruhum çalındı Müdür Bey! Dolabım benim gizli bahçemdir! Oraya izinsiz giren, varlığımı ve yaşam enerjimi çalmış olur benden!
-Chloé, böyle önemsiz bir şey için bu kıza ceza veremem.
Chloé telefonunu aldı.
-Babamın aynı fikri paylaşacağını sanmıyorum sizinle!
-Eee...şey, Chloé, küçük bir dolap meselesi için babanı, yani belediye başkanımızı rahatsız etmek iyi bir fikir mi sence?
Chloé aldırmadı. Babasını aradı.
-Demek istediğim: Bir hafta uzaklaştırıldın Alya!
Chloé şeytanca gülümseyerek telefonu kapattı.
-Ne!? Bu haksızlık! Uğur Blogu'nda bunu protesto edeceğim bir kere!
Chloé elindeki telefonu salladı. Müdür üzüntüyle:
-Uzaklaştırma süresince blogun kapalı olacak, dedi.
Alya donakalmıştı. Ondan en çok değer verdiği iki şeyi de almışlardı: Tasarım yapmayı ve Uğur Blogu'nu.
-O süper kadın kahraman değil. O bir süper psikopat!
Sinirle müdürün ofisinden çıktı.~~~
-Haksız yere suçlanan ve hor görülen bir öğrenci...bunu sevdim işte!
Hawkmoth, avucundaki beyaz kelebeği akumaya çevirdi.
-Uç küçük akumam ve onun kalbini karart!~~~
Alya, tasarım kulübünün kapısına doğru koşarken, Marinette de sınıfa doğru koşuyordu. Ama birbirlerini görmediler. Alya, üzüntüyle bir duvar dibine oturdu. Marinette'i aradı ama telefonu kapalıydı.
-Ben Marinette, mesaj bırakın! Biip! Ehehe!
Alya, üzüntüyle orada otururken akuma geldi ve telefonuna kondu.
-Lady Wifi, ben Hawkmoth. Maskeli bir Uğur Böceği aradığınızı duydum. Onun kimliğini ifşa etmende sana yardımcı olabilirim ama sen de karşılığında bana Uğur Böceği ile Kara Kedi'nin mucizelerini getireceksin.
-Gerçeği saklayan herkesin yalanını ortaya çıkaracağım! Bağlantıda kal!
Ayağa kalktı. Kara akuma dumanı her yerini kapladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gülünç Değil Mucizevi
FanficAdrien, Paris'teki tüm kızların aynı olduğunu düşünmektedir: Küstah ve Adrien hayranı. Bu yüzden babasının açtığı tasarım kulübüne gelmek istemez fakat Marinette'le tanışınca fikrini değiştirir. --- Genç Yetişkin (13-17 yaş arası) Dikkat: Kendine za...